Gıda Katkı Maddesi Nedir? Helal midir? Zararlı mıdır?

Gıda katkı maddesi çok eski zamanlardan beridir kullanılıyor. En basit örneğiyle tuz yüzyıllardır hem lezzet artırıcı hem de koruyucu olarak kullandığımız bir katkı maddesi.

Günümüzde belki sayamayacağımız kadar gıda katkı maddesi mevcut. Bunların bir kısmı sağlık açısından çok büyük riskler taşıdığı için Avrupa ülkelerinde yasaklanmış durumda. Bir kısmı da henüz sağlık açısından herhangi bir risk tespit edilmediği için kullanılıyor. Tespit edilmediği için diyoruz çünkü her sene yeni araştırmalarla, gözlemlerle ve hasta takipleriyle bazı gıda katkı maddeleri yasaklanıyor. O yüzden şu an sağlıklı dediğimize yarın zararlı diyebiliriz.

Vera uygulaması

Gıda Katkı Maddesi nedir?

Gıda olarak tek başına kullanılamayan, gıdanın doğrudan bir bileşeni olsun veya olmasın; renklendirmek, stabilize etmek, homojen hale getirmek, raf ömrünü uzatmak, tat kaybını önlemek, aromasını artırmak için gıdalara katılan maddelere gıda katkı maddesi denir. Gıda katkı maddelerinden bazılarının besleyici değeri vardır bazılarınınsa yoktur. Gıda üretiminin her aşamasında kullanılabilirler. Örneğin cipsler, içecekler paketlenirken koruyucu gazlarla paketlenir. Katkı maddeleri ayrıca ilaç, hayvancılık, tarım sektörlerinde de aktif olarak kullanılır.

Besleyici değeri olsun veya olmasın, tek başına gıda olarak tüketilmeyen ve gıdanın karakteristik bileşeni olarak kullanılmayan, teknolojik bir amaç doğrultusunda üretim, muamele, işleme, hazırlama, ambalajlama, taşıma veya depolama aşamalarında gıdaya ilave edilmesi sonucu kendisinin ya da yan ürünlerinin, doğrudan ya da dolaylı olarak o gıdanın bileşeni olması beklenen maddeler.

TÜRK GIDA KODEKSİ GIDA KATKI MADDELERİ YÖNETMELİĞİ

Gıda Katkı Maddeleri Ne Amaçla Kullanılır?

Gıdaların bozulmasını önlemek, renginin, kokusunun ve aromasının daha iyi olmasını sağlamak, kıvamını artırmak, stabilize etmek, tatlandırmak için kullanılır. Örneğin, emülgatörler yağ ve su gibi birbirine homojen şekilde karışmayan bileşenleri homojen hale getirir. Riboflavin, sarı rengini vermek için ve B12 takviyesi olarak gıdalara eklenir. Özellikle hızlı makarnalarda çok sık rastlarsınız. Sodyum benzoat, gıdaların raf ömrünü uzatmak için koruyucu olarak kullanılır. MSG halk arasında bilinen ismiyle Çin Tuzu da gıdaların aromasını artırmak için kullanılır.

Gıda Katkı Maddesi Zararlı Mıdır?

Gıda katkı maddelerinin zararları konusu oldukça tartışmalıdır. Birçok katkı maddesi, güvenlik testlerinden geçirilerek kullanıma sunulsa da bu testlerin yeterliliği hala sorgulanmaktadır. Katkı maddelerinin zararlarının belirlenmesinde genellikle fareler üzerinde yapılan deneyler kullanılır. Ancak bu deneylerin insan sağlığı üzerindeki etkilerini tam olarak yansıtmayabileceği uzmanlar tarafından sıklıkla dile getirilir.

  • Tek Madde Testi: Deneylerde sadece bir katkı maddesi üzerinde çalışılır. Ancak insanlar günlük yaşamda birçok katkı maddesini bir arada tüketir. Bu, sonuçların insan sağlığı üzerindeki etkisini değerlendirmeyi zorlaştırır.
  • Örneklem Sorunu: Deneylerde genç ve sağlıklı fareler kullanılır. Oysa insanlar arasında yaşlı, çocuk ya da kronik hastalıkları olan bireyler bulunur. Bu durum, deneylerin genellenebilirliğini sınırlar.

Sonuç olarak, katkı maddelerinin zararları tam anlamıyla tespit edilemediği için birçok madde, yıllarca kullanıldıktan sonra yasaklanabilmektedir. Örneğin, MSG’nin bağımlılık yapıcı etkileri ve sinir sistemi üzerindeki olumsuz etkileri tespit edilmesine rağmen hala birçok üründe kullanılmaktadır. Yani bu aşamada insanlar da bir nevi denek olmaktan kaçamaz.

E Kodu Nedir? Ne işe Yarar?

Marketlerdeki ürünlerin içerik kısmında “E” harfi ile başlayan kodlar görmüşsünüzdür. Bu kodlar, katkı maddelerini uluslararası bir standart ile sınıflandırmak için kullanılır. Avrupa Birliği tarafından belirlenen bu kodlar, dünya genelinde aynıdır.

  • Örneğin:
    • E330: Sitrik asit (asitlik düzenleyici)
    • E621: Mono Sodyum Glutamat (aroma artırıcı)
    • E471: Yağ Asitlerinin Mono ve Digliseritleri

Aroma vericilerin sayısı çok fazla olduğu için E kodu verilmemiştir. Ancak diğer katkı maddeleri için bu kodlar, ürünlerin içeriklerini anlamamızda yardımcı olabilir.

E kodlu gıda katkı maddeleri
Gıda Katkı Maddeleri çok zararlı olabilir!

Gıda Katkı Maddeleri Hangi Kaynaklardan Üretilir?

Gıda katkı maddeleri; hayvansal, bitkisel veya sentetik olmak üzere üç farklı kaynaktan üretilmektedir. Teknolojinin gelişmesiyle ve bilimin ilerlemesiyle birçok katkı maddesini laboratuvar ortamında üretiliyor. Bu sayede vişne kullanmadan vişneli, muz kullanmadan muzlu, çilek kullanmadan da çilekli tatlar elde edebiliyoruz.

Maalesef şöyle bir durum var ki gıda katkı maddelerine belirli oranda ihtiyacımız var. Çünkü günümüzün şartları gereği birçok gıdayı, temizlik ürününü, hayvan yemini veya tarım ilaçlarını hazır olarak elde ediyoruz. Birçoğunu kendi başımıza yapamıyoruz. Mecbur satın alıyoruz. Eğer katkı maddeleri kullanılmasaydı birçok gıdaya, ilaca, hayvan yemine ulaşamayacaktık. Fakat burada akla bir soru gelmeli, “Bütün bu gıdalara gerçekten ihtiyacımız var mı?”.

Sağlık Açısından Değerlendirilmesi

Gıdaların daha iyi gözükmesi, daha tatlı olması, daha lezzetli olması, daha kıvamlı olması kısaca daha iyi olması için katılan her bir katkı maddesi sağlığımız için tehdit oluşturuyor. Yediklerimizi güzelleştirelim derken kendimizi daha müşkül bir hale sokuyoruz. Tabi her katkı maddesi zararlıdır diyemeyiz fakat zararlı değildir de diyemeyiz. Yukarıda da belirttiğimiz gibi katkı maddelerinin insan kullanımı için uygun olmasına fareler üzerinden karar veriliyor. Eğer araştırmalar yeterli olsaydı yıllardır kullandığımız ama bu sene yasaklanan katkı maddeleri nasıl olurdu?

Günümüzde zararlı olduğu tespit edilen, riskli olarak nitelendirilen birçok katkı maddesi kullanılmaya devam ediyor. Örneğin, lezzet artırıcı olarak kullanılan MSG’nin bağımlılık yapıcı özelliği olduğu, sinir sistemi, yağ dokusu, karaciğer ve üreme üzerinde olumsuz etkileri olduğu tespit edilmiş. Ayrıca MSG’li ürünleri tüketen insanların daha hızlı acıktığı tespit edilmiş. Fakat bununla ilgili bir yaptırım uygulanmıyor. Sakkarin, Assülfam-K, Aspartam gibi paketli gıdalarda sıklıkla kullanılan yapay tatlandırıcıların bağırsak mikrobiyotasına zarar vererek kanser tehlikesine yol açabildiği biliniyor. Ayrıca yetişkinlerle yapılan bir araştırmada günlük Aspartam tüketiminin kronik baş ağrısıyla bir ilişkisinin olduğu tespit edilmiş. Fakat bunda da herhangi bir yaptırım göremezsiniz.

Bir başka örnekse Tartrazin için verilebilir. Tartrazin, hiperaktif çocukların davranış ve duygularında bozulmalara neden olduğu tespit edilmiş. Emülgatörlerin ise bağırsaktaki sıkı bağlantılı yapıyı bozarak bariyer fonksiyonunu bozduğu tespit edildi. Koruyucu olarak kullanılan Sülfitler, mide bulantısı, baş dönmesi, anaflaktik şok, karın ağrısı, ishal , astım atakları gibi 250’den fazla hastalık ile ilişkilendiriliyor. Bütün bunlara rağmen gıdalarda kullanıldığına şahit oluyoruz.

Buraya kadar saydıklarımızın dışında birçok hastalıkla ilişkilendirilen, insan sağlığına son derece zararlı olup, Avrupa ülkelerinin birçoğunda kullanımı yasak olan fakat ülkemizde kullanımına izin verilen yüzlerce gıda katkı maddesi mevcut.

Atıştırmalık ürünlerde zarralı gıda katkı maddesi bulunabilir
Birçok gıda katkı maddesiyle harmanlanmış atıştırmalıklar

Gıda Katkı Maddesi Helal Midir?

Bir gıda maddesinin helal kabul edilebilmesi için hammaddesi, işleme yöntemi ve içerdiği katkı maddelerinin helal şartlarına uygun olması gerekir. Ancak günümüzde ambalajlı ürünlerin üzerindeki bilgiler genellikle bu konuda yeterli değildir. Çünkü katkı maddelerinin veya hammaddedin elde edildiği kaynak genellikle belirtilmez. Hangi yöntemle, nasıl elde edildiği paket üzerinde yazmaz. Hangi durultma ajanı kullanıldığı, hangi çözücünün kullanıldığı, hangi bantta hangi ürünle aynı yerde üretim yapıldığı paketin üzerinde yazmaz. Yönetmeliğe göre yazma zorunlulukları da yoktur.

Bu bilinmezlik durumu gıda katkı maddeleri için de geçerlidir. Bitkisel ve hayvansal kaynaklardan üretilebilen birçok katkı maddesi mevcuttur. Eğer tüketici hangi kaynaktan ürettiğini söylemezse, bu konuda bilgi sahibi olmamız çok zor olur. Bu durumda birçok katkı maddesinin şüpheli olmasına sebep oluyor. Örneğin, “yağ asitlerinin mono ve digliseritleri” birçok gıdada kullanılır. Fakat başında bitkisel yazmıyorsa bitkisel mi hayvansal mı olduğunu bilemeyiz. Bu durumda şüpheli olarak nitelendiririz.

BAZI GIDA ve KOZMETİK ÜRÜNLERİİÇERDİĞİ OLASI KATKI MADDELERİ
BEBEK MAMASIE332, E333, E508, whey*(peynir altı suyu), sukroz, laktoz, kalsiyum pantotenat, taurin, inositol*, vitaminler*
BİSKÜVİE450a, E500, E471*, E481*, E482*, margarin*
CİPSLERE471*, E475*, E481*, E482*
ÇİKLETE101*, E102*, E120**, E141*, E296, E320*, E322*, E330, E420, E421, E422*, E464, E950, E951*, E965, fenilalinin, glukonatlar
ÇİKOLATA ŞEKERLEMEE322*, E432*, E433*, E471*, E472*, E476*, E491*, E492*, E493*, E494*, E495*, E434*, E435*, E436*
DİŞ MACUNUSodyum bikarbonat, gliserin*, Hidratlanmış slikat, sorbitol, tetrasodyum pirofosfat, PEG-6, PEG-32, Sodyum laurilsülfat, Aroma*, selüloz gum, Sodyum florid, Sodyum sakkarin, cl77891, Cl58000, Titanium dioxid, kalsiyom glukonat, formaldehit, tri sodyum fosfat, dikalsiyum fosfat dihidrat, mono floro fosfat
DONDURMAE441**, E471*, E481*
EKMEKE170*, E282, E300, E432*, E433*, E434*, E435*, E436*, E471*, E472*e, enzim karışımı*,
GAZOZE202, E211*, E290, E300, E330
HAMUR KABARTMA TOZUE450a, E500
HAZIR ÇORBAE100*, E150, E330, E412, E621*, malto dekstrin, peynir altı suyu*
HAZIR KEKE450a, E500, E471*, E481*, E482*, margarin*
JÖLEE100*, E162*, E297, E331, E441**
KAHVE KREMASIE341*,E469, E471*, E472*
KETÇAPE202, E211*, E300, E412
KOLAE150, E338, kafein
KREM ŞANTİE160*, E339*, E340, E407*, E433*, E435*, E471*, E472*, E475*, E932
LOKUME102*, E110*, E124*, E132*
MARGARİNE160a*, E202, E270*, E322*, E330, E432*, E433*, E434*, E435*, E436*, E472b*, E472c*, E475, E476, E477, vitaminler*
MAYONEZE432*, E433*, E434*, E435*, E436*, E472c*, E472*e
MISIR GEVREĞİE101*, E170*, E321*, E339, E341*, E375, folakin (folik asit), pantotenik asit, tiamin
NEKTAR (MEYVE SUYU)E300, E330
PASTAE432*, E433*, E434*, E435*, E436*, E441*,E450*, E471*, E472*, E475*, E477*, margarin*, E500
PUDİNGE102*, E110*, E160a*, E407*
TON BALIĞIE410, E412, E415
TOZ MEYVE İÇECEKLERİE101*, E102*, E110*, E129*, E171, E330, E331, E341*, E375, E414, E415, E440, E466, E500, E551, E950, E951*, E954, maltodekstrin, folakin (folik asit)
TUZE514, E554, potasyum iyodid
YOĞURTE441**
BAZI GIDA VE KOZMETİK ÜRÜNLERİNİN İÇERDİĞİ GIDA KATKI MADDELERİ1

“*” = hayvansal veya bitkisel kaynaklı olabilir ayrıca alkolle muamele görmüş olabilir. Bu yüzden şüphelidir.

“**” = hayvansal kaynaklıdır. Yüksek oranda şüphelidir.

Gıda Katkı Maddelerine Örnekler

Soya lesitini, emülgatör olarak çoğu gıdada kullanılır. Örneğin, bisküvi, çikolata, şekerleme, cips, toz içeceklerde görebilirsiniz. Soya dünyada GDO’lu bitki üretiminin %99’unu kapsayan 4 bitkiden birisi. Diğerleri mısır, pamuk ve kozaladır. Hal böyle olunca çok sık kullanılan soya lesitini hakkında şüpheler oluşmaya başlıyor. GDO’lu soyanın yasak olmasının yanında ülkemizde çok yaygın olmamasına karşın buğday ve pirinçte GDO’lu ürünler tespit edilmişti. Bu yüzden tüketicilerin soya lesitini içeren gıdaları tüketmekten kaçınmalarını tavsiye ediyoruz.

Poligliserol polirisinoleat, yağ asitlerinin mono ve digliseritleri ve bunların tuzları, sodyum stearol-2-laktilat gibi emülgatörler hayvansal kaynaklı olabilir. Bisküvi, çikolata, şekerleme, cips, ekmek, toz kahve, toz içecek, sürülebilir çikolata ve ezmeler, helva, reçel ve daha birçoklarında kullanılırlar. Bu yüzden bir ürün alırken içeriğine bakıp, hayvansal kaynaklı olma ihtimalini göz önünde bulundurmalıyız.

Mono Sodyum Glutamat (MSG), Disodyum 5′-ribonukleotid katkı maddeleri aroma artırıcı olarak kullanılan katkı maddelerine örnektir. İki madde de hayvansal kaynaklı olma ihtimaline karşılık dikkatli tüketilmelidir.

L-sistein, un işleme aracı olarak pofuduk ekmeklerde, lavaşlarda, sandviç ve hamburger ekmeklerinde kullanılan katkı maddesidir. Çoğunlukla insan saçı ve domuz kılından üretilir. Genellikle yufkalık unlarda bulunur. Hazır yufkalarda, tüm pizzalarda çok sık kullanılır. Hatta bu yüzden videolarda gördüğümüz pizzacılar hamura havada atıp tutarken hamura bir şey olmaz.

Sodyum stearol-2-laktilat, çoğu sandviç ve hamburger ekmeğinde, paketli ekmeklerde, paketli poğaçalarda, paketli lavaşlarda çok sık kullanılır. Paketlenmiş unlu mamul alırken içindekiler kısmına bakmak bu yüzden çok önemli.

Aspartam, Assülfam-K (potasyum) yapay tatlandırıcıdır. Aspartam alkol ile işlenebildiği için şüphelidir. Fakat iki tatlandırıcı da yukarıda belirttiğimiz gibi çok ciddi sağlık riskleri barındırdığı için tüketilmemelidir.

Gliserol ve gliserin gıdalarda nem verici olarak kullanılır. Hayvansal kaynaklı olma ihtimali olduğu için helal olmayabilir. Gliserol ihtiva eden gıdaları tüketmekten kaçınmak gerekir.

Jelatin, hayvanların bağ dokusundan elde edilen bir tür kıvam artırıcıdır. Özellikle kremalı bisküvi, marshmallow ve marshmallow içeren bisküvi ve çikolatalar, meyveli yoğurt, sade yoğurt (yönetmeliğe göre yasak), jöle, sakız, dondurma, meyve suları gibi gıdalarda kullanılır. İçindekiler kısmına baktığınızda her zaman göremezsiniz. Çünkü yönetmeliğe göre jelatin gıda katkı maddesi olarak geçmez, gıda maddesi olarak geçer. Bu yüzden içindekiler kısmına yazılma zorunluluğu yoktur. Mümkün mertebe bu tarz ürünleri tüketmemek gerekir.

Son Söz

Buraya kadar bahsettiklerimiz gıda katkı maddelerinin sadece küçük bir kısmıdır. Özetle, günümüzde çeşitli amaçlarla gıda katkı maddelerini kullanmak zorunda kalıyoruz. Katkı maddelerinin her biri aynı olmadığı için aralarında bir ayrım yapmak ve ona göre kullanmak sağlık ve helallik açısından önemli. Bu yüzden ne yediğimizi bilelim ve ona göre yiyelim. Bir ürün alacağımız zaman içindekiler kısmına baktığımızda ne olduğunu anlayalım ve ona göre kullanalım. Bu konuda referans olması için aşağıdaki tabloları kullanabilirsiniz cihazınıza indirerek alışveriş yaparken de faydalanabilirsiniz. Umarız faydası dokunur.

Kaynaklar

  1. http://www.gidaraporu.com/urunlerde-kullanilan-katki-maddeleri_g.htm
  2. Işıl ÖZGEN-Eda HAZARHUN, “Gıda Etiketlerinde E-Kodlu Katkı Maddelerinin Helal Gıda Kapsamında İncelenmesi”, Balıkesir Üniversitesi Sosyal Bilimler Enstitüsü Dergisi 22/41 (Haziran 2019): 481-502.
  3. Selman TÜRKER, “HELAL VE GÜVENİLİR GIDA”, Helal ve Etik Araştırmalar Dergisi (2020): 85-97.
  4. Büşra DEMİRER, Mehmet ÖZDEMİR, “Helâl Gıda ve Gıda Etiketi”, Journal of Halal Life Style (2020); 102-108.
  5. Ayfer KÖRKOCA, Şeydanur BAHŞİ, “Gıda Katkı Maddeleri ve Sağlık”, Muş Alparslan Üniversitesi Sağlık Bilimleri Dergisi, 2021 Temmuz-Aralık 1(1):26-32.

Katkı Maddeleri Listesi

Helallik Durumu:
İşlev Grubu:

İsim: Kurkumin

Ekod: E 100

İşlev: Renklendirici, antioksidan

Kaynak: Bitkisel (Zerdeçal bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Hardal, turşu, peynir, ketçap, mayonez, içecekler, tatlılar

Sağlık: Kurkuminin anti-inflamatuar, antioksidan ve anti-kanser özelliklere sahip olduğu gösterilmiştir. Ancak, yüksek dozların mide bulantısı, ishale ve karın ağrısına neden olabileceği bildirilmiştir. Karaciğer yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, gıda katkı maddesi olarak kullanımı için belirli bir ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmemiştir, ancak genellikle düşük seviyelerde tüketilmektedir ve bu seviyelerde risk sınırlı görünmektedir. Yüksek dozların uzun süreli etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Kurkumin genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz, ancak nadir durumlarda alerjik reaksiyonlar görülebilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişme olabilir.

Detaylar: Kurkumin, zerdeçal bitkisinin (Curcuma longa) rizomlarından elde edilen bir polifenol pigmentidir. Ana bileşenleri kurkumin, demetoksikurkumin ve bisdemetoksikurkumindir. Zerdeçalın sarı renginden sorumludur ve güçlü antioksidan ve anti-inflamatuar özelliklere sahiptir. Gıda endüstrisinde doğal bir renklendirici ve antioksidan olarak kullanılır. Ekstraksiyon yöntemleri arasında çözücü ekstraksiyonu ve süperkritik CO2 ekstraksiyonu bulunur.

İsim: Riboflavinler

Ekod: E 101

İşlev: Renklendirici. Besinlerde sarı-turuncu renk vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilebilir veya mikroorganizmalar (örneğin, Aspergillus veya Ashbya türleri) tarafından fermente edilerek elde edilebilir. Ayrıca, bazı bitkilerde ve hayvansal ürünlerde doğal olarak bulunur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (yoğurt, peynir), tahıl ürünleri (mısır gevreği), unlu mamüller, içecekler (enerji içecekleri), marmelatlar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda alındığında, idrarın sarı renklenmesine neden olabilir. Ancak, aşırı dozda alınması halinde yan etkiler nadirdir. Riboflavin, vücut tarafından fazla alındığında dışarı atılır. Fazla alımından kaynaklı bir risk sınırı belirlenmemiştir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüleri, kaşıntı veya mide bulantısı gibi semptomlar gösterir. Ancak ciddi alerjik reaksiyonlar çok nadirdir.

Detaylar: Riboflavin, B2 vitamini olarak da bilinen bir vitamindir. Sentetik olarak üretildiğinde, genellikle bakteri veya maya fermantasyonu yoluyla üretilir. Gıda ürünlerinde renklendirici olarak kullanılmasının yanı sıra, takviye edici bir vitamin olarak da kullanılır. Vücutta metabolik işlemler için gereklidir. Riboflavin, ışığa ve ısıya duyarlıdır ve bu yüzden gıda uygulamalarında korunması önemlidir. Doğal kaynakları arasında süt, yumurta, yeşil yapraklı sebzeler ve kuru baklagiller bulunur.

İsim: Tartrazin

Ekod: E 102

İşlev: Yapay bir azo boyasıdır. Gıdalara sarı renk vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, soslar, dondurulmuş tatlılar, bazı unlu mamüller.

Sağlık: Tartrazin, bazı bireylerde hiperaktivite, alerjik reaksiyonlar (astım, ürtiker, anjiyoödem gibi) ve intolerans belirtilerine neden olabilir. Avrupa Birliği ve ABD gibi bazı ülkelerde ürün etiketlerinde belirtilmesi zorunludur. Yüksek dozda tüketimi, bazı kişilerde gastrointestinal sorunlara yol açabilir. Güvenli kullanım limitleri, gıda katkı maddeleri düzenlemeleri tarafından belirlenir ve ülkeden ülkeye farklılık gösterebilir. Hamileler ve emziren kadınlar, özellikle dikkatli olmalıdır.

Alerji: Tartrazin, en yaygın gıda alerjenlerinden biri değildir, ancak bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. En sık görülen semptomlar; ürtiker, kaşıntı, ödem, solunum sorunları (astım dahil) ve anafilaksi (hayat için tehlikeli bir alerjik reaksiyon) şeklindedir. Alerjik reaksiyon riski olan kişiler, tartrazin içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Tartrazin, sentetik bir azo boyasıdır. Kimyasal adı trisodium 1-(4-sülfonatofenil)-4-(4-sülfonatofenil)az-3-hidroksinaftalin-2,7-disülfonattır. Su, propilen glikol gibi çeşitli solventlerde çözünebilir. Gıdalara yoğun, parlak sarı renk verir. Üretimi, çeşitli kimyasal reaksiyonlar ile gerçekleştirilir. Bazı ülkelerde, gıda ve içeceklerde kullanımına dair düzenlemeler ve sınırlamalar mevcuttur.

İsim: Kinolin Sarısı

Ekod: E 104

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, turşular, bazı tatlılar

Sağlık: Kinolin sarısının bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara, hiperaktiviteye ve hatta astım ataklarına yol açabileceği bildirilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA), kabul edilebilir günlük alım miktarı belirlemiş olmakla birlikte, uzun süreli ve yüksek dozda tüketiminin sağlık üzerindeki etkileri tam olarak bilinmemektedir. Özellikle çocuklar ve hassas bireyler için tüketimine dikkat edilmelidir. Bazı çalışmalarda kanserojen etki gösterdiğine dair iddialar olsa da kesinleşmiş bir bulgu yoktur. Daha fazla araştırma gerekmektedir.

Alerji: Kinolin sarısı, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara, özellikle de deri döküntülerine, kaşıntıya, kurdeşen gibi belirtilere neden olabilir. Nadiren daha ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) da görülebilir.

Detaylar: Kinolin sarısı, sentetik bir azo boyadır. 8-hidroksikinolin'den türetilir. Parlak sarı bir renk vermesi için kullanılır. Gıda endüstrisinde renklendirici olarak kullanılır ve çeşitli yiyecek ve içeceklere parlak sarı bir renk katmak için kullanılır. Üretimi karmaşık kimyasal reaksiyonlar içerir ve yüksek saflıkta olması gerekmektedir. Bazı ülkelerde kullanımı yasaklanmış veya sınırlandırılmıştır. Sağlık endişeleri nedeniyle kullanımı giderek azaltılmaktadır.

İsim: Sunset Yellow FCF/Orange Yellow S

Ekod: E 110

İşlev: Yapay bir azo boyarmaddesi olarak renklendirici olarak kullanılır. Gıdalara sarı-turuncu bir renk verir.

Kaynak: Sentetik olarak üretilmektedir. Petrol türevlerinden elde edilen hammaddeler kullanılarak sentezlenir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, soslar, turşular, hazır çorbalar

Sağlık: Bazı kişilerde hiperaktiviteye neden olabileceği iddia edilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA), güvenli kullanım limitleri belirlemiştir ve bu limitler altında tüketildiğinde sağlık üzerinde önemli bir risk oluşturmadığı düşünülmektedir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketimi bazı bireylerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Bazı araştırmalar, E110'un alerjik reaksiyonlara ve astım semptomlarının şiddetlenmesine katkıda bulunabileceğini göstermektedir. Hassas bireyler dikkatli olmalıdır.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara (ürtiker, kızarıklık, kaşıntı, şişme) neden olabilir. Azo boyar maddelere karşı alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyonlar görülebilir. Nadiren daha ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) da bildirilmiştir.

Detaylar: Sunset Yellow FCF (veya Orange Yellow S), bir azo boyar maddesi türüdür. Sentetik olarak üretilen bu madde, çeşitli kimyasal reaksiyonlar yoluyla petrol türevlerinden elde edilen hammaddelerden sentezlenir. Gıdalara parlak sarı-turuncu bir renk kazandırmak için kullanılır. Birçok ülkede gıda katkı maddesi olarak kullanımı onaylanmıştır ancak kullanımına ilişkin düzenlemeler ve sınırlamalar ülkeden ülkeye değişebilir. Bazı ülkelerde, özellikle çocukların tüketimine yönelik gıdalarda kullanımı kısıtlanmış veya yasaklanmıştır. Bu kısıtlamalar, hiperaktivite ile olası bağlantısına dair endişeler nedeniyle uygulanmaktadır.

İsim: Karminik asit, Karmin

Ekod: E 120

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Hayvansal; Dactylopius coccus adlı bir böceğin kurutulmuş dişilerinden elde edilir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: İçecekler (meyve suları, alkolsüz içecekler), şekerlemeler, yoğurt, et ürünleri, kozmetik ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Yüksek miktarlarda tüketiminin uzun süreli etkileri hakkında yeterli bilimsel veri bulunmamaktadır. Astım hastalarında daha büyük bir alerjik reaksiyon riski vardır. Amerika Birleşik Devletleri'nde FDA tarafından güvenli olarak kabul edilmektedir, ancak Avrupa Birliği'nde etiketleme zorunluluğu vardır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar kızarıklık, kaşıntı, nefes darlığı ve anafilaksi gibi belirtilerle ortaya çıkabilir. Karmin alerjisi, özellikle böcekler ve kabuklu deniz ürünlerine alerjisi olan kişilerde daha yaygındır. Etiketleme, karmin alerjisi olan kişiler için önemlidir.

Detaylar: Karmin, Cochineal böceğinin kurutulmuş dişilerinden elde edilen bir doğal kırmızı renklendirici pigmentidir. Böcekler toplanır, kurutulur ve daha sonra işlenir. Bu işlem, karminik asit adı verilen bir pigment içeren bir özüt elde edilmesini sağlar. Karmin, genellikle alüminyum tuzlarıyla birleştirilerek gıdalarda daha stabil hale getirilir. Çok yüksek miktarda karmin kullanımının güvenliliği konusunda sınırlı araştırma yapılmıştır, bu nedenle dikkatli kullanılması önerilir. Birçok farklı renk tonu üretmek için karmin kullanılmaktadır ve bunun sonucunda gıdalara canlı renkler kazandırılmaktadır.

İsim: Azorubin, Karmosin

Ekod: E 122

İşlev: Yapay bir azo boyasıdır. Gıdalara kırmızı bir renk verir.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen bir azo boyasıdır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, jöleler, reçeller, soslar, turşular, et ürünlerinde renklendirici olarak kullanılır.

Sağlık: Az miktarda tüketildiğinde genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketilmesi bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara, hiperaktiviteye ve mide-bağırsak sorunlarına yol açabilir. Avrupa Birliği'nde günlük alım limiti belirlenmiştir. Bazı çalışmalar azorubinin kanserojen olabileceğini öne sürse de, bu konuda kesin bir kanıt bulunmamaktadır. Araştırmalar devam etmektedir.

Alerji: Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar; kızarıklık, kaşıntı, nefes darlığı, şişme ve anafilaksi gibi belirtiler gösterebilir. Özellikle aspirin alerjisi olan kişilerde risk daha yüksek olabilir.

Detaylar: Azorubin (Karmosin) sentetik olarak üretilen bir azo boyasıdır. Kimyasal adı trisodium 6-hidroksi-5-(2-sülfo-4-fenilazo) -2-naftoat'tır. Üretiminde çeşitli kimyasal reaksiyonlar kullanılır. Gıdalara parlak kırmızı bir renk kazandırmak amacıyla kullanılır ve birçok ülkede gıda katkı maddesi olarak onaylanmıştır. Ancak, bazı ülkelerde kullanımına sınırlamalar getirilmiştir veya tamamen yasaklanmıştır. Azo boyalarının bazı insanlarda hiperaktiviteye ve alerjik reaksiyonlara yol açabileceği konusunda endişeler bulunmaktadır.

İsim: Amarant

Ekod: E123

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik olarak üretilebilir, ancak doğal olarak da bazı bitkilerde bulunur (örneğin Amaranthus türleri). Ticari üretim genellikle sentetik yoldan yapılır.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: İçecekler (meşrubatlar, meyve suları), şekerlemeler, dondurulmuş meyveler, jöleler, reçeller

Sağlık: Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından 1976 yılında yasaklanmıştır. Bazı araştırmalar, amaranta maruz kalmanın hiperaktivite ve alerjik reaksiyonlarla ilişkilendirildiğini göstermektedir. Özellikle astım ve diğer solunum yolu rahatsızlıkları olan kişilerde risk daha yüksek olabilir. Avrupa Birliği'nde ise sınırlı miktarlarda kullanılmasına izin verilir, ancak kullanım miktarına ilişkin düzenlemeler vardır. Yüksek dozda tüketiminin böbrek ve karaciğer üzerinde olumsuz etkileri olabileceğine dair endişeler bulunmaktadır. Uzun süreli ve yüksek doz etkileri hakkında daha fazla araştırma gereklidir.

Alerji: Amarant, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, solunum güçlüğü ve anafilaksi gibi ciddi semptomlarla kendini gösterebilir. Amarant alerjisi olan kişilerin bu katkı maddesini içeren gıdalardan kaçınması önemlidir.

Detaylar: Amarant, kırmızı-mor bir azo boyasıdır. Kimyasal adı trisodium 2-[(4-sulfonato-1-naftil)azo]-1,8-dihidroksi-3,6-naftalendisülfonattır. Doğal olarak bazı Amaranthus türlerinde bulunur, ancak ticari olarak çoğunlukla sentetik olarak üretilir. FDA tarafından yasaklanmasının sebebi, bazı çalışmaların amaranta maruz kalmanın hiperaktiviteyle ilişkilendirildiğini göstermesidir. Avrupa Birliği'nde ise belirli sınırlamalarla kullanımı izin verilir ancak bu sınırlar ülkeden ülkeye değişebilir.

İsim: Ponzo 4R, Koşineal Red A

Ekod: E 124

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik. Bazı kaynaklar doğal koşineal böceğinden elde edilen karmin pigmenti ile benzer kimyasal yapıya sahip olsa da, E124 sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, reçeller, dondurmalar

Sağlık: E124'ün bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabileceği bilinmektedir. Ayrıca, yüksek dozda tüketiminin hiperaktiviteye yol açabileceğiyle ilgili bazı araştırmalar bulunmaktadır. Avrupa Birliği gibi birçok bölgede kullanımına izin verilmekle birlikte, güvenli kullanım limitleri düzenlenmiştir ve bu limitlerin aşılmaması önemlidir. Hamileler ve emziren anneler tarafından dikkatli kullanılması önerilir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişlik yer alabilir. Astım hastalarında daha ciddi reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: Ponzo 4R (E124) sentetik bir azo boyarmaddesidir. Kimyasal adı Kırmızı 40'tır. Koşineal böceğinden elde edilen doğal karmin boyası ile benzer bir renge sahip olmasına rağmen, kimyasal yapısı farklıdır ve doğal bir kaynak değildir. Çeşitli kimyasal reaksiyonlar ile sentetik olarak üretilir. Gıdalara kırmızı bir renk vermekte kullanılır. Bazı ülkelerde kullanımına kısıtlamalar getirilebilir veya tamamen yasaklanmış olabilir.

İsim: Eritrosin

Ekod: E 127

İşlev: Renklendirici. Özellikle kırmızı renk tonu vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Asetik asit ve diğer kimyasalların reaksiyonuyla üretilir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik üretim yöntemleri ve bazı üretim süreçlerinde alkol kullanımı ihtimali nedeniyle helallik şüphelidir.

Kullanıldığı Gıdalar:

  • Çilek aromalı şekerlemeler
  • Bazı dondurulmuş tatlılar
  • İçecekler (örneğin, bazı meyve suları veya gazlı içecekler)
  • Tatlı soslar ve reçeller (kullanımı gittikçe azalmaktadır)

Sağlık: Eritrosin, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Yüksek dozda tüketildiğinde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Bazı araştırmalar, hiperaktivite ve dikkat eksikliği ile bağlantı kurmuş olsa da, bu ilişki kesin olarak kanıtlanmamıştır. Avrupa Birliği ve ABD gibi birçok ülkede kullanımı kısıtlanmış veya tamamen yasaklanmıştır. Güvenli kullanım limitleri, ülkelere ve gıda türüne göre değişiklik gösterir ve genellikle oldukça düşük seviyelerde tutulur.

Alerji: Eritrosin, bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı, şişme ve anafilaksi gibi semptomlar gösterebilir. Eritrosin alerjisi olan kişilerde, üründe Eritrosin belirtilmiş olsa dahi, çapraz reaksiyonlar nedeniyle diğer azo boyaları da alerjik reaksiyona neden olabilir.

Detaylar: Eritrosin (kırmızı FD&C No. 3 olarak da bilinir), sentetik bir azo boyasıdır. 1- (2,4-dihidroksi-1-naftil azo)-2-naftol'ün sodyum tuzudur. Asetik asit ve diğer kimyasalların birleşmesiyle üretilir. Parlak kırmızı bir renk verir ve gıdalarda renklendirme amacıyla kullanılır. Ancak, sağlığa potansiyel zararlı etkileri ve alerjik reaksiyon potansiyeli nedeniyle birçok ülkede kullanımı kısıtlanmış veya yasaklanmıştır. Eritrosin'in bazı araştırmalar tarafından dikkat eksikliği ve hiperaktivite ile ilişkilendirilmesi nedeniyle, kullanımı tartışmalıdır. Bazı ülkelerde kullanımına izin verilse bile, izin verilen miktarlar çok sıkı bir şekilde düzenlenir.

İsim: Allura Red AC

Ekod: E 129

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, soslar

Sağlık: Allura Red AC'nin güvenli kullanım limitleri, Avrupa Birliği ve diğer birçok ülke tarafından belirlenmiştir. Ancak, bazı araştırmalar, aşırı tüketiminin hiperaktivite, alerjik reaksiyonlar ve bazı bireylerde kansere katkıda bulunabileceğine dair endişeler dile getirmektedir. Bu endişelerin kesinliği konusunda bilimsel camiada tartışmalar devam etmektedir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değerleri mevcut olup, bu limitlerin altında tüketilmesi genellikle güvenli kabul edilir. Yine de, özellikle çocuklarda ve hassas bireylerde aşırı tüketimden kaçınılması önerilir.

Alerji: Allura Red AC'ye karşı alerjik reaksiyonlar nadir görülse de, bazı bireylerde deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Aspirin alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski daha yüksek olabilir.

Detaylar: Allura Red AC, sentetik bir azo boyasıdır. Kırmızı bir renk verici olarak kullanılır. Kimyasal adı 6-Hydroxy-5-((2-methoxy-5-methyl-4-sulfophenyl)azo)-2-naphthalenesulfonic acid'dir. Birçok ülkede gıda ürünlerinde kullanımına izin verilmektedir, ancak kullanım sınırlamaları ve güvenlik değerlendirmeleri ülkeden ülkeye değişebilir. Üretimi kimyasal sentez yöntemleri ile gerçekleştirilir.

İsim: Patent Blue V

Ekod: E 131

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, içecekler (çoğunlukla soda ve spor içecekleri), bazı peynir çeşitleri

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketildiğinde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kabul edilen günlük alım miktarı belirlenmiştir. Ancak, uzun süreli ve yüksek dozda tüketiminin uzun vadeli sağlık etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Hamile ve emziren kadınların, çocukların ve alerjik bünyeli bireylerin dikkatli tüketmesi önerilir.

Alerji: Patent Blue V'e karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir ancak bazı kişilerde kaşıntı, döküntü, nefes darlığı ve anafilaksi gibi belirtiler görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri gösteren kişilerin kullanımı bırakmalı ve tıbbi yardım almalıdır.

Detaylar: Patent Blue V, bir trifenilmetan boyasıdır. Sentetik olarak üretilen bu gıda boyası, genellikle çeşitli gıda ürünlerine mavi veya yeşil bir renk vermek için kullanılır. Kimyasal adı 4-[p-(N-etil-N-sülfobenzolamino)-benzil]-N-etil-N-sülfobenzilamin'dir. Suda çözünebilir bir tozdur. Üretimi sentetik yollarla gerçekleşir, hayvansal veya bitkisel kaynaklı değildir. Gıda endüstrisinde renklendirme amacıyla kullanılmasının yanında, bazı ilaçlarda ve kozmetik ürünlerinde de yer alabilir.

İsim: Indigotin, Indigo karmin

Ekod: E 132

İşlev: Renklendirici. Gıdalara mavi renk verir.

Kaynak: Sentetik olarak üretilebilir veya doğal indigo bitkisinden (Indigofera tinctoria) ekstrakte edilebilir. Sentetik üretimde, genellikle petrokimyasallar kullanılır. Doğal kaynaklı indigotin ise bitkiseldir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik üretimi petrokimyasallara dayalı olabilir ve üretim sürecinde helal olmayan maddeler kullanılmış olabilir. Doğal kaynaklı ise helaldir ancak sentetik kaynaklı olduğunun kesinleşmesi gerekir. Bazı ülkelerde, doğal ve sentetik üretim kaynakları karışabilir, bu da şüpheli duruma yol açar.

Kullanıldığı Gıdalar: Şekerlemeler, içecekler (özellikle gazlı içecekler), dondurulmuş tatlılar, bazı şekersiz sakızlar, meyve konserveleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve ishale yol açabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiştir ve bu değerin altında kalındığı sürece sağlık riski düşük kabul edilir. Bazı çalışmalar, sentetik indigotinin bazı kişilerde hiperaktiviteye neden olabileceğini öne sürmüştür, ancak bu bulgular tartışmalıdır. Hamile ve emziren kadınların ve çocukların dikkatli tüketmeleri önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü bulunabilir.

Detaylar: Indigotin, mavi bir renk verici olan bir azo boyadır. Doğal indigo bitkisinden elde edilebilirken, ticari olarak çoğunlukla sentetik olarak üretilir. Sentetik üretimde, genellikle 1,3-diphenyl-2-propanone (benzoylaseton) ve 2-amino-benzoyl-asetik asit türevleri kullanılır. Doğal indigotin, bitkiden fermantasyon ve ekstraksiyon yoluyla elde edilir. E 132 olarak kullanılan indigotin, genellikle sentetik yoldan elde edilen indigotindir. Bu nedenle, helal sertifikası bulunması önemlidir.

İsim: Brilliant Blue FCF

Ekod: E 133

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, jöleler

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketilmesi bazı bireylerde ishal veya kusmaya neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti (ADI) vardır. Uzun süreli ve yüksek doz etkileriyle ilgili sınırlı veri bulunmaktadır. Bazı araştırmalar, yüksek dozlarda bazı hayvanlarda karsinojenik etkiler olabileceğini göstermiştir ancak insanlarda bu etkilerin kanıtı yoktur.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde görülür. Astım ataklarını tetikleyebilir.

Detaylar: Brilliant Blue FCF, sentetik bir gıda boyasıdır. Kimyasal olarak triphenylmethane türevidir. Suda çözünür ve mavi bir renk verir. Sentetik olarak üretilen bir maddedir ve doğal kaynaklardan elde edilmez. Gıdalara parlak mavi renk kazandırmak için kullanılır.

İsim: Klorofiller ve klorofilinler

Ekod: E 140

İşlev: Renklendirici. Yeşil bir renk verici olarak kullanılır.

Kaynak: Bitkisel. Çeşitli yeşil bitkilerden (örneğin, yonca, ıspanak, ısırgan otu) ekstraksiyon yoluyla elde edilir. Bazı klorofiller kimyasal işlemle modifiye edilebilir (klorofilinler).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş gıdalar, şekerlemeler, içecekler, soslar, tatlılar, bazı yoğurt ve süt ürünlerinde renklendirici olarak kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde ishal gibi mide rahatsızlıklarına neden olabilir. Bazı kişilerde hafif fotosensitivite (ışığa duyarlılık) reaksiyonlarına neden olabilir. Kullanımının güvenli üst limiti belirlenmemiştir ancak, normal tüketim seviyelerinde sağlık riskleri düşük gözükmektedir.

Alerji: Klorofil alerjisi oldukça nadirdir. Alerjik reaksiyonlar nadiren gözlenmesine rağmen, bazı bireylerde ciltte döküntü veya kaşıntı gibi belirtiler gösterebilir.

Detaylar: Klorofiller, bitkilerin fotosentez yapmasını sağlayan yeşil pigmentlerdir. E 140 olarak kullanılan klorofiller ve klorofilinler, bitkilerden ekstraksiyon ve kimyasal işlem (bazı durumlarda) yoluyla elde edilir. Klorofilinler, klorofillerin kimyasal olarak modifiye edilmiş halleridir ve daha kararlıdırlar. Farklı klorofil türleri (a, b, vb.) bulunmaktadır ve bunların özellikleri birbirinden biraz farklılık gösterebilir. Çözücülerin kullanımı, ekstraksiyon sürecinde önemli bir rol oynar. Üretim sürecinde kullanılan çözücüler, helal sertifikalı olmalıdır.

İsim: Klorofillerin ve klorofilinlerin bakır kompleksleri

Ekod: E 141

İşlev: Renklendirici. Yeşil renk verici olarak kullanılır.

Kaynak: Bitkisel. Yeşil bitkilerden (örneğin, ıspanak, yonca, ısırgan otu) ekstraksiyonla elde edilir. Klorofil doğal olarak bitkilerde bulunur ve daha sonra bakırla kompleksleştirilir, bu işlem dayanıklılığını artırır ve renginin daha kararlı olmasını sağlar.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çorbalar, soslar, şekerlemeler, dondurulmuş gıdalar, içecekler ve çeşitli diğer gıda ürünlerine yeşil renk vermek için kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde hafif laksatif etkiye sahip olabilir. Ancak, güvenli kullanım limitleri içinde tüketildiğinde sağlık üzerinde zararlı bir etkisi bildirilmemiştir. Bakır, vücut için gerekli bir mineraldir ancak aşırı miktarda bakır toksik olabilir. E141'de bulunan bakır miktarı genellikle bu toksisite seviyesine ulaşmayacak kadar düşüktür.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Klorofile karşı alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski bulunabilir. Reaksiyonlar cilt döküntüsü, kaşıntı veya nefes darlığı şeklinde ortaya çıkabilir.

Detaylar: Klorofil, bitkilerin fotosentez yapmasını sağlayan yeşil pigmenttir. E141, klorofilin bakır kompleksleridir. Bakırla kompleksleştirme işlemi, klorofilin kararlılığını, ısıya ve ışığa karşı dayanıklılığını artırır ve renk solmasını önler. Bu işlem, gıdalarda daha uzun süre yeşil rengin korunmasını sağlar. Klorofil, çeşitli çözücüler kullanılarak bitkilerden ekstrakte edilir ve daha sonra saflaştırılır. Ardından, bakır iyonları ile reaksiyona sokulur ve bu reaksiyon sonucunda E141 elde edilir.

İsim: Green S

Ekod: E 142

İşlev: Yapay gıda boyası. Yeşil renk verir.

Kaynak: Sentetik.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, içecekler, bazı şekersiz içecekler

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı bireylerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen Günlük Kabul Edilebilir Alım Miktarı (ADI) değerlerine uyulduğu sürece genel olarak güvenli kabul edilir. ADI değeri, vücut ağırlığının kilogramı başına belirli bir miktardır ve bu miktarın üzerindeki tüketim riskli olabilir. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketilmesinin sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü yer alabilir. Ancak, Green S'e alerjisi olan kişilerin sayısı oldukça azdır.

Detaylar: E 142 (Green S), sentetik bir gıda boyasıdır. Triphenylmethane türevi bir azo boyası değildir. Kimyasal olarak, çeşitli yöntemlerle sentezlenebilir ve genellikle parlak yeşil bir renk verir. Gıda endüstrisinde, yiyeceklere yeşil renk vermek için kullanılır. Stabilite ve renk kalitesi açısından diğer yeşil boyalara göre avantajlar sunar. Ancak, yüksek konsantrasyonlarda toksik etkiler gösterebileceği için kullanım miktarının düzenlenmesi önemlidir.

İsim: Sade karamel

Ekod: E 150a

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik. Isıl işlem görmüş şekerler (sakkaroz, glikoz, laktoz) kullanılarak üretilir. Üretimde amonyak, sülfitler ve sülfatlar gibi kimyasallar kullanılmayabilir (E150a) veya kullanılabilir (E150b,c,d).

Helallik: Helal. Sade karamelin üretimi için kullanılan temel madde şeker olup, haram bir madde içermemektedir. Ancak, bazı üretim yöntemlerinde kullanılan yardımcı maddelerin helal olup olmadığına dikkat edilmelidir. E150a'nın üretim sürecinde genellikle katkı maddesi kullanılmadığından dolayı genel olarak helal kabul edilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Kola içecekleri, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler (ekmek, kek, kurabiye), soslar, turşular

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketilmesi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Ayrıca, bazı çalışmalar yüksek dozda karamel tüketiminin kanserojen potansiyele sahip olabileceğini göstermiştir, ancak bu ilişki henüz kesin olarak kanıtlanmamıştır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri dahilinde tüketildiğinde sağlık üzerinde zararlı bir etkisi beklenmemektedir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve nefes darlığı şeklinde ortaya çıkar. Çölyak hastaları için gluten içermez.

Detaylar: Sade karamel, şekerlerin ısıtılmasıyla oluşan bir renklendirici maddedir. Isıtma işlemi sırasında şekerler karamelize olur ve karakteristik kahverengi rengini alır. E150a, üretim sürecinde amonyak, sülfitler ve sülfatlar kullanılmadan elde edilen karameli ifade eder. Diğer karamel türleri (E150b, c, d) bu kimyasalları üretim sürecinde kullanır ve bunların helallik durumları daha detaylı araştırılmalıdır. Renk yoğunluğu, kullanılan şeker türüne ve ısıtma süresine bağlıdır.

İsim: Kostik sülfit karamel

Ekod: E 150b

İşlev: Renklendirici. Kahverengi bir renk verici olarak kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Şekerlerin (genellikle sakkaroz) alkali ve sülfitlerle ısıtılmasıyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kola içecekleri, şekerlemeler, soslar, fırınlanmış ürünler, alkollü ve alkolsüz içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı endişeler vardır. Bazı çalışmalar, E150b'nin potansiyel kanserojen 4-metilimidazol (4-MEI) içerebileceğini göstermiştir. Ancak, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA), mevcut veriler ışığında insan sağlığı için bir risk oluşturmadığını belirtmiştir. Yine de, tüketim miktarının mümkün olduğunca az tutulması önerilir. Özellikle yüksek miktarda tüketen kişilerde dikkatli olunmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, ülkeden ülkeye ve gıda türüne göre değişmektedir ve yasal düzenlemelerle belirlenir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı bulunabilir.

Detaylar: Kostik sülfit karamel, sakkarozun alkali (örneğin, sodyum hidroksit) ve sülfit (örneğin, sodyum sülfit) ile ısıtılmasıyla elde edilen bir karamel türüdür. Isıtma işlemi sırasında, şekerler karamelize olur ve karakteristik kahverengi rengini alır. Sülfitlerin eklenmesi, rengin daha koyu ve daha kararlı olmasını sağlar. Üretimde kullanılan alkali ve sülfitlerin miktarı, elde edilen karamelin rengini ve özelliklerini etkiler. 4-MEI içeriği, üretim koşullarına bağlıdır ve üreticiler bu içeriği mümkün olduğunca düşük tutmaya çalışırlar.

İsim: Amonyak Karamel

Ekod: E 150c

İşlev: Renklendirici. Gıdalara kahverengi bir renk verir.

Kaynak: Sentetik. Şekerlerin amonyak ile ısıtılmasıyla üretilir.

Helallik: Şüpheli. Üretim aşamasında kullanılan amonyak, bazı İslam alimleri tarafından helal olarak kabul edilirken, bazıları şüpheli görür. Ayrıca, amonyak kullanımı gıdalarda bazı şüpheleri beraberinde getirebilir. Özellikle, üretim sürecinde kullanılan amonyak'ın kaynağı ve saflaştırılma yöntemleri hakkında bilgi yetersizliği şüpheyi artırmaktadır.

Kullanıldığı Gıdalar: Kola içecekleri, soslar, tatlılar, fırın ürünleri (kurabiye, kek, vb.), alkollü ve alkolsüz içecekler.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketilmesi durumunda, 2-metil-imidazol (2-MEI) gibi potansiyel olarak kanserojen bileşikler içerebileceği endişesi bulunmaktadır. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) ve diğer kuruluşlar tarafından belirli miktarlarda güvenli olarak kabul edilmektedir, ancak uzun süreli ve yüksek dozda tüketim etkileri hala tam olarak anlaşılamamıştır. Hamileler ve emziren annelerin dikkatli olması önerilir.

Alerji: Amonyak karamele karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir ancak mümkündür. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişme gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: Amonyak karamel, şekerlerin (örneğin, sakkaroz, glikoz, dekstroz) amonyak ve ısı ile reaksiyona sokulmasıyla elde edilir. Bu işlem sırasında şekerler karamelize olur ve çeşitli renk tonları elde edilir. Amonyak, reaksiyonu hızlandırır ve renk oluşumunu etkiler. E 150c, diğer karamel renklendiricilerinden (E150a, E150b, E150d) farklı olarak amonyak içerir. Üretim koşullarına bağlı olarak, 2-metil-imidazol (2-MEI) gibi yan ürünler oluşabilir. Bu nedenle, E 150c'nin üretimi ve kullanımı, gıda güvenliği düzenlemeleri tarafından sıkı bir şekilde denetlenmektedir.

İsim: Amonyum sülfit karamel

Ekod: E 150d

İşlev: Renklendirici. Kahverengi tonlarında renk vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Sükroz (şeker) amonyum sülfat ve sülfür dioksit ile işlenerek elde edilir.

Helallik: Şüpheli. Üretim sürecinde kullanılan amonyum sülfatın kaynağı ve üretim yöntemindeki olası kirlenmeler nedeniyle helal sertifikası gerektirir. Bazı üretim metotlarında alkol kullanımı olabilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Kola içecekleri, soslar, fırınlanmış ürünler (kurabiye, kek), şekerlemeler.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketimi bazı bireylerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) yol açabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde reaksiyonlara neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiştir ve bu miktarın altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketimiyle ilgili kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara (solunum güçlüğü, cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme) neden olabilir. Bu alerji, astım hastalarında daha yaygındır.

Detaylar: Amonyum sülfit karamel, şeker (sükroz)in amonyum sülfat ve sülfür dioksit ile ısıtılmasıyla elde edilen karmaşık bir karamelizasyon ürünüdür. Bu işlem sırasında Maillard reaksiyonları ve karamelizasyon meydana gelir ve farklı moleküller oluşur. Renk, kullanılan amonyum sülfat ve sülfür dioksit miktarına ve ısıtma süresine bağlı olarak değişir. E 150d, diğer karamel renklendiricilerine (E150a, E150b, E150c) göre daha koyu bir renk verir. Üretim sürecinde kullanılan kimyasalların kalitesi ve saflığı son ürünün güvenliği için önemlidir.

İsim: Brilliant Black PN

Ekod: E 151

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar:

  • Şekerlemeler
  • İçecekler
  • Dondurulmuş tatlılar
  • Meyve suları

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimde bazı olumsuz etkilere yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kabul edilen günlük alım miktarı belirlenmiştir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı bireylerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Uzun süreli ve yüksek dozda kullanımının sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında yeterli veri bulunmamaktadır. Hamileler ve emziren anneler için gündelik kullanımın sınırlı olması önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle kaşıntı, döküntü veya nefes darlığı şeklinde ortaya çıkar. E 151'e karşı alerjisi olan kişilerin bu katkı maddesi içeren gıdalardan kaçınmaları önerilir.

Detaylar: Brilliant Black PN, bir azo boyasıdır. Sentetik olarak üretilir ve genellikle çeşitli gıdalara koyu siyah bir renk vermek için kullanılır. Kimyasal olarak, bir azo bileşiğidir. Üretim süreci, karmaşık kimyasal reaksiyonları içerir. Gıdalarda kullanılan miktarı, ilgili gıda mevzuatı ve yönetmelikleri tarafından düzenlenir.

İsim: Bitkisel Karbon

Ekod: E 153

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Bitkisel (genellikle odun, kabuk, meyve çekirdeği veya kemiklerden elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekerlemeler, tatlılar, ekmek, soslar, bazı içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketilmesi bağırsak sorunlarına yol açabilir. Fazla tüketimi, bazı kişilerde kabızlığa veya ishale neden olabilir. Karbonun kendisi zararlı değildir, ancak katkı maddesi olarak kullanıldığında bazı endüstriyel kirleticiler içerebilir. Bu nedenle, güvenilir kaynaklardan elde edilmiş ve güvenilir şekilde üretilmiş olanlar tercih edilmelidir. Özellikle sağlık sorunu yaşayan bireyler, yüksek miktarlarda tüketmeden önce doktora danışmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, gıda katkı maddesi yönetmelikleri ve ulusal kurumlar tarafından belirlenir.

Alerji: Bitkisel kökenli olmasına rağmen, nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri, deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı gibi çeşitli şekillerde kendini gösterebilir.

Detaylar: Bitkisel karbon, bitkisel maddelerin piroliz (oksijensiz ısıtma) ile karbonize edilmesiyle elde edilir. Bu işlem, bitkinin organik materyalinin karbon atomlarına dönüştürülmesini sağlar. Elde edilen karbon, ince bir toz halinde olur ve farklı renk tonlarında (siyah, koyu gri) olabilir. Renklendirme özelliğinden dolayı gıda sektöründe yaygın olarak kullanılır. Bitkisel karbonun kalitesi, ham madde kaynağına ve piroliz işleminin koşullarına bağlı olarak değişebilir. Saflaştırma işlemleriyle istenmeyen maddelerden arındırılabilir. Gıda kalitesindeki bitkisel karbon, kimyasal olarak oldukça inerttir ve vücut tarafından emilmez, bu nedenle genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek oranda işlenmiş ürünlerde bulunan diğer katkı maddeleri ile birlikte tüketildiğinde olumsuz etkileri artış gösterebilir.

İsim: Brown HT

Ekod: E 155

İşlev: Renklendirici. Kahverengi bir renk verici olarak kullanılır.

Kaynak: Sentetik. 2,2'-[1,2-etanediilbis(imino-)]-bis-(5-metilbenzen-1-ol) hidro klorüründen elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, soslar, fırınlanmış ürünler.

Sağlık: Yüksek dozlarda tüketildiğinde bazı kişilerde ishal ve mide bulantısına neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarının altında tüketildiğinde genel olarak güvenli kabul edilir. Uzun süreli etkileri ile ilgili yeterli araştırma bulunmamaktadır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişlik yer alabilir.

Detaylar: Brown HT, azo bir boya türüdür. Kimyasal olarak sentetik olarak üretilir. Belirli bir pH seviyesinde kararlıdır ve ısıya karşı dayanıklıdır. Gıdalara karakteristik kahverengi bir renk kazandırmak için kullanılır. Üretimi ve kullanımı, gıda güvenliği standartlarına uygun olarak sıkı bir şekilde düzenlenir.

İsim: Karotenler

Ekod: E 160a

İşlev: Renklendirici. Gıdalara sarı, turuncu ve kırmızı renk tonları verir.

Kaynak: Bitkisel, sentetik. Doğal olarak çeşitli sebze ve meyvelerde (havuç, kabak, domates, biber vb.) bulunur. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Margarin, süt ürünleri (peynir, yoğurt), içecekler (meyve suları, gazlı içecekler), unlu mamuller (kurabiye, kek), şekerlemeler

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde karotenemi (ciltte sarımsı renk değişimi) oluşturabilir. Ancak bu durum zararlı değildir ve karoten tüketimini azaltıldığında kendiliğinden geçer. Bazı araştırmalar, yüksek dozlarda karoten alımının bazı kanser türlerine karşı koruyucu etki gösterebileceğini öne sürse de, daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Doğal kaynaklardan alınan karotenlerin sentetik olanlara göre daha fazla biyo-uyumluluğa sahip olduğu belirtilmektedir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir. Ancak, karotenlere karşı alerji oldukça nadir görülür.

Detaylar: Karotenler, bitkilerde fotosentez sürecinde oluşan ve A vitamini öncüsü olan pigmentlerdir. Birkaç farklı tipte karoten vardır (alfa-karoten, beta-karoten, gama-karoten, likopen vb.) ve bunların her biri farklı renk tonları sağlar. Sentetik karotenler, doğal kaynaklardan elde edilen karotenlerin kimyasal olarak sentezlenmesiyle veya mikroorganizmalar kullanılarak üretilir. E 160a kodu altında farklı karoten türleri yer alabilir. Gıda endüstrisinde, renklendirme amacıyla genellikle beta-karoten kullanılır.

İsim: Annatto Biksin

Ekod: E 160b(i)

İşlev: Renklendirici. Sarı-kırmızı tonlarında renk verir.

Kaynak: Bitkisel. Bixa orellana bitkisinin tohumlarından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, tereyağı, margarin, yoğurt, tatlılar (özellikle kek ve kurabiye), içecekler (gazlı içecekler, meyve suları), bazı et ürünlerinde renklendirici olarak kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi sindirim sorunlarına (ishal, kusma) neden olabilir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Güvenli kullanım limitleri Avrupa Birliği ve diğer ülkeler tarafından belirlenmiştir ve bu limitlere uyulduğu sürece sağlık riski minimaldir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüleri, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı bulunabilir. Annatto'ya alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyonlar da gözlemlenebilir (örneğin, diğer bitkisel renklendiricilere karşı alerji).

Detaylar: Annatto Biksin, Bixa orellana bitkisinin tohumlarından elde edilen bir karotenoid pigmentidir. Tohumlar öğütülür ve biksin elde etmek için çeşitli yöntemler kullanılır. Bu yöntemler arasında çözücüler (örneğin, etanol) kullanılabilir, ancak helal sertifikalı üretimde helal çözücüler kullanılması gerekir. Annatto biksin, yağda çözünen bir pigmenttir ve gıdalara karakteristik sarı-kırmızı rengini verir. Isıya ve ışığa duyarlıdır, bu nedenle gıda ürünlerinde stabilitesini korumak için özel önlemler alınmalıdır.

İsim: Annatto norbiksin

Ekod: E 160b(ii)

İşlev: Renklendirici. Sarı-turuncu renk verir.

Kaynak: Bitkisel. Bixa orellana (annatto) bitkisinin tohumlarından elde edilir. Norbiksin, annatto özütünün ana renklendirici bileşenidir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, margarin, süt ürünleri, tatlılar, içecekler (örn. gazlı içecekler, meyve suları) ve bazı et ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlarda tüketilmesiyle ilgili bazı endişeler vardır. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketiminin etkileriyle ilgili daha fazla araştırma gereklidir. Gıda güvenliği otoriteleri tarafından belirlenen günlük alım limitlerine uyulduğu sürece sağlık riski düşük kabul edilir.

Alerji: Annatto'ya alerjik reaksiyonlar nadir görülür, ancak bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar cilt döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterebilir. Annatto alerjisi olan kişiler E160b(ii) içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Annatto norbiksin, annatto bitkisinin tohumlarından ekstraksiyon ve işlemeyle elde edilir. İlk olarak tohumlar öğütülür ve ardından su veya organik çözücüler kullanılarak ekstraksiyon yapılır. Daha sonra, saflaştırma işlemleriyle norbiksin elde edilir. Norbiksin, yağda çözünen bir karotenoid pigmentidir ve sarı-turuncu renk verir. Farklı işleme yöntemlerine bağlı olarak, farklı konsantrasyonlarda ve farklı özelliklerde norbiksin elde edilebilir.

İsim: Paprika ekstraktı, kapsantin, kapsorubin

Ekod: E 160c

İşlev: Renklendirici. Paprika ekstraktı, yiyeceklere sarıdan kırmızıya kadar değişen renkler kazandırmak için kullanılır. Kapsantin ve kapsorubin, bu ekstraktın ana renklendirici bileşenleridir.

Kaynak: Bitkisel. Tatlı kırmızı biber (Capsicum annuum) meyvelerinden ekstraksiyon yoluyla elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Sosis, peynir, soslar, yoğurt, balık ürünleri, baharat karışımları.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde mide rahatsızlığına neden olabilir. Ayrıca, bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir. Güvenli kullanım limitleri, gıda standartları ve düzenlemelerine göre belirlenir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri yer alabilir. Biber alerjisi olan kişilerde daha yüksek risk vardır.

Detaylar: E 160c, tatlı kırmızı biberlerden elde edilen bir karotenoid pigmentler karışımıdır. Ana bileşenleri kapsantin ve kapsorubin olan bu ekstrakt, biberin rengini ve aromatik özelliklerini içerir. Ekstraksiyon, genellikle süperkritik CO2 veya solvent ekstraksiyonu gibi yöntemlerle gerçekleştirilir. Solvent ekstraksiyonunda kullanılan solventin türü, helallik açısından önemlidir. Helal sertifikalı ürünler, helal sertifikalı solventler kullanılarak üretilmelidir. Üretim sürecinde, ekstraktın istenen renk yoğunluğuna ulaşılması için saflaştırma ve konsantrasyon işlemleri uygulanır. Farklı biber çeşitleri farklı renk yoğunluğunda ekstrakt sağlar.

İsim: Likopen

Ekod: E 160d

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Bitkisel (özellikle domates, greyfurt, pembe guava gibi meyvelerden ve bazı sebzelerden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Domates sosları, ketçap, salça, meyve suları, dondurulmuş ürünler, şekerlemeler, yoğurtlar

Sağlık: Likopen, güçlü bir antioksidan olup, serbest radikallerle savaşmaya yardımcı olur ve bazı kanser türleri, kalp hastalıkları ve diğer kronik hastalıklar riskini azaltmaya katkıda bulunabilir. Ancak, aşırı tüketiminin herhangi bir zararlı etkisi bildirilmemiştir. Güvenli kullanım limitleri henüz kesin olarak belirlenmemiş olsa da, doğal kaynaklardan elde edildiği için yüksek dozların bile zararlı etkileri beklenmemektedir. Yüksek dozlarda tüketiminin mide bulantısı veya ishale yol açabileceğine dair sınırlı raporlar mevcuttur.

Alerji: Likopen genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Nadir durumlarda, domatese alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyonlar görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri; kızarıklık, kaşıntı, şişme, nefes darlığı vb. olabilir.

Detaylar: Likopen, karotenoid pigment ailesine ait bir tetraterpenoiddir. Kırmızı, turuncu ve sarı renklerde meyve ve sebzelere rengini veren bir karotenoiddir. Domates, greyfurt, pembe guava gibi meyvelerden ve bazı sebzelerden ekstraksiyon yöntemleriyle elde edilir. Kimyasal sentezi de mümkündür ancak ticari olarak genellikle bitkisel kaynaklardan elde edilir. Isıya ve ışığa karşı hassastır, bu nedenle işleme sırasında korunması önemlidir.

İsim: Beta-apo-8'-karotenal (C 30)

Ekod: E 160e

İşlev: Renklendirici. Özellikle turuncu ve sarı tonları vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir veya bakteriyel fermantasyon ile elde edilebilir. Her iki durumda da genellikle beta-karotenden türetilir.

Helallik: Helal. Sentetik üretimde haram içerikli maddeler kullanılmadığı sürece helal kabul edilir. Bakteriyel fermantasyon yoluyla üretimi de helaldir.

Kullanıldığı Gıdalar: Yağda çözünen bir renklendirici olduğu için, margarinler, peynirler, içecekler (örneğin portakal suyu), şekerlemeler ve bazı unlu mamüllerde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, aşırı tüketimi ciltte sarımsı bir renklenmeye (karotenemi) neden olabilir. Yüksek dozlarda karaciğer üzerinde yük oluşturabileceği ile ilgili bazı endişeler vardır. Kabul edilebilir günlük alım miktarı belirlenmiştir ve bu miktarın altında tüketimi güvenlidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri, deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişmeyi içerebilir.

Detaylar: Beta-apo-8'-karotenal, karotenoid ailesine ait bir pigmenttir. Beta-karotenden elde edilir ve turuncu-sarı renk tonları sağlar. Sentetik üretimi, kimyasal sentez yöntemleri ile veya mikroorganizmalar (genellikle bakteriler) kullanılarak fermantasyon yoluyla gerçekleştirilebilir. Yağda çözünür bir maddedir ve genellikle gıdalara yağ veya yağ çözeltileri ile eklenir. Gıda endüstrisinde, doğal renklendirici olarak kullanılan diğer karotenoidlere bir alternatif olarak kullanılmaktadır.

İsim: Lutein

Ekod: E 161b

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla çiçeklerden, özellikle kadife çiçeği çiçeklerinden ekstrakte edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar, içecekler (özellikle meyve suları), şekerlemeler, süt ürünleri, margarinler

Sağlık: Lutein, göz sağlığı için önemli bir karotenoiddir. Gözdeki makula dejenerasyonunu önlemeye yardımcı olduğu düşünülmektedir. Ancak, aşırı tüketiminin herhangi bir olumsuz sağlık etkisi henüz bildirilmemiştir. Günlük alım için güvenli üst limit belirlenmemiştir, ancak genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde geçici olarak cildin sararmasına neden olabilir.

Alerji: Lutein alerjisi nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyete bağlı olarak hafif alerjik reaksiyonlar (mide bulantısı, cilt döküntüsü gibi) görülebilir.

Detaylar: Lutein, sarı ve turuncu renk veren bir karotenoid pigmentidir. Bitkilerde doğal olarak bulunur. Kadife çiçeği çiçeklerinden ekstraksiyon yoluyla elde edilir. Gıda endüstrisinde doğal bir renklendirici olarak kullanılır ve özellikle sarı ve turuncu tonları sağlamak için tercih edilir. Kimyasal sentez yoluyla üretilmez.

İsim: Kantaksantin

Ekod: E 161g

İşlev: Renklendirici. Gıdalara sarı-kırmızımsı bir renk verir.

Kaynak: Bitkisel, sentetik. Doğal olarak bazı bitkilerde, özellikle de bazı tür mantarlarda ve bazı deniz canlılarında (örneğin, bazı yosun türleri ve flamingoların tüylerinin renginden sorumludur) bulunur. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Somon, alabalık gibi balıkların renklendirilmesi, bazı peynirler, yağlar, içecekler (örn. meyve suları, sporcu içecekleri) ve şekerlemelerde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketilmesi bazı yan etkilere neden olabilir. Bunlar arasında ciltte sarımsı-turuncu bir renk değişikliği (kantaksantin dermatit), görme bozuklukları, karaciğer hasarı ve mide bulantısı yer alabilir. AB tarafından güvenli kullanım limiti belirlenmiştir ve günlük alım miktarı güvenli seviyelerde kalmalıdır. Hamile ve emziren kadınlar, karaciğer problemi olanlar ve bazı sağlık sorunları olan kişiler kantaksantin tüketimi konusunda dikkatli olmalıdır.

Alerji: Kantaksantine alerjik reaksiyonlar nadirdir ancak olasıdır. Alerjik reaksiyon semptomları cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı gibi reaksiyonlar olabilir. Herhangi bir alerjik reaksiyon yaşanması durumunda, tüketim durdurulmalı ve tıbbi yardım alınmalıdır.

Detaylar: Kantaksantin, karotenoid ailesine ait bir pigmenttir. Doğal kaynaklardan ekstraksiyon veya kimyasal sentez yoluyla elde edilir. Doğal kaynaklardan elde edilen kantaksantin, genellikle daha pahalıdır ve sentetik olanlardan farklı kimyasal bileşime sahip olabilir. Sentetik kantaksantin üretimi çeşitli kimyasal reaksiyonlar içerir. Gıda sektöründe kullanılan kantaksantin, genellikle yüksek saflık derecesindedir ve gıda güvenliği düzenlemelerine uygundur.

İsim: Pancar kökü kırmızısı, betanin

Ekod: E 162

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Bitkisel (Pancar kökü)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yoğurt, dondurma, şekerlemeler, içecekler (meyve suları, alkolsüz içecekler), turşular

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda hafif laksatif etkiye sahip olabilir. Bazı kişilerde hafif mide rahatsızlığına neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri Avrupa Birliği ve diğer düzenleyici kuruluşlar tarafından belirlenmiştir. Pancar kökü kırmızısı, betayanin pigmenti olarak doğal bir kaynak olduğundan, sentetik boyalara göre daha az sağlık riski taşır. Ancak, aşırı tüketiminin potansiyel etkileri hakkında daha fazla araştırma yapılabilir.

Alerji: Pancar alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı veya mide bulantısı gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Nadir durumlarda, daha ciddi alerjik reaksiyonlar da görülebilir.

Detaylar: E 162, pancar kökü (Beta vulgaris) 'nden elde edilen doğal bir pigment olan betanin'den oluşur. Pancar kökleri işlenir, betanin ekstrakte edilir ve daha sonra gıda ürünlerinde renklendirici olarak kullanılmak üzere saflaştırılır. Betanin, suda çözünen bir pigmenttir ve ısıya ve ışığa duyarlıdır. Bu nedenle, işleme ve depolama sırasında renk kaybını önlemek için özel önlemler alınmalıdır. Betanin'in antioksidan özelliklere sahip olduğu da gösterilmiştir.

İsim: Antosiyaninler

Ekod: E 163

İşlev: Renklendirici. Gıdalara kırmızı, mavi ve mor renkler verir.

Kaynak: Bitkisel. Çeşitli meyve ve sebzelerden (üzüm, böğürtlen, ahududu, yaban mersini, kırmızı lahana, mısır çiçeği vb.) ekstrakte edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, içecekler, yoğurtlar, reçeller

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlarda tüketildiğinde ishal veya mide bulantısına neden olabilir. Bazı bireylerde hafif alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Güvenli kullanım limiti, kullanılan spesifik antosiyanin türüne ve gıda ürününe bağlı olarak değişir ve ilgili düzenleyici kuruluşlar tarafından belirlenir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında kaşıntı, kızarıklık, nefes darlığı ve şişme yer alabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hassas bireylerde görülür.

Detaylar: Antosiyaninler, bitkilerin hücrelerinde bulunan doğal suda çözünen pigmentlerdir. Antioksidan özelliklere sahiptirler. Farklı bitki kaynaklarından elde edilen antosiyaninler, renk tonlarında farklılık gösterir. Ekstraksiyon yöntemleri, kullanılan bitki türüne ve istenen saflık derecesine bağlı olarak değişir. Genellikle su, alkol veya asitli çözeltiler kullanılarak ekstraksiyon yapılır. İşlem sonrasında saflaştırma ve konsantrasyon işlemleri uygulanır. E163 olarak gıda katkı maddesi olarak kullanılan antosiyaninler, genellikle standartlaştırılmış ve saflaştırılmış bir formda kullanılır.

İsim: Kalsiyum karbonat

Ekod: E 170

İşlev: Asit düzenleyici, beyazlaştırıcı ajan, taşıyıcı madde, nem tutucu

Kaynak: Doğal kaynaklardan (taş ocakları, deniz kabukları) elde edilir veya sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tuz, şeker, un, ekmek, peynir, toz içecekler, ilaçlar, diş macunları

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda alındığında mide rahatsızlığına yol açabilir. Kalsiyum ihtiyacını karşılamada yardımcı olabilir ancak tek başına yeterli değildir. Özellikle böbrek problemi olanlar için dikkatli kullanılmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, gıda türü ve ülke mevzuatına göre değişir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle kalsiyum kaynaklı değildir, ancak bazı bireylerde çapraz reaksiyonlar olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüleri, kaşıntı ve solunum problemleri olabilir.

Detaylar: Kalsiyum karbonat, kalsiyumun karbonik asit ile tuzudur. Doğada yaygın olarak bulunur. Gıda endüstrisinde asit düzenleyici, beyazlaştırıcı ajan, taşıyıcı madde ve nem tutucu olarak kullanılır. Sentetik olarak üretilen kalsiyum karbonat, doğal kaynaklardan elde edilene benzer özelliklere sahiptir. Tüm dünyada gıda ürünlerinde yaygın olarak kullanılır ve genellikle güvenli kabul edilir.

İsim: Kalsiyum karbonat

Ekod: E 170

İşlev: Asit düzenleyici, stabilizatör, taşıyıcı madde, anti-kaking maddesi (topaklanmayı önleyici)

Kaynak: Doğal kaynaklardan (taş ocaklarından) elde edilen mineral. Bazen sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Unlu mamuller (ekmek, kek, kurabiye), şekerlemeler, süt ürünleri, ilaçlar, diş macunları

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal veya kabızlığa neden olabilir. Böbrek sorunları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Günlük alım limiti belirlenmemiştir, çünkü doğal bir maddedir ve vücut tarafından sınırlı miktarda emilir. Fazlası vücuttan atılır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir, ancak yaygın bir alerjen değildir. Alerjik reaksiyonlar genellikle solunum yolu problemleri, deri döküntüleri veya mide rahatsızlıkları şeklinde görülür.

Detaylar: Kalsiyum karbonat, doğada yaygın olarak bulunan bir mineraldir. Kireçtaşı, mermer ve tebeşir gibi kaynaklardan elde edilir. Gıda sanayisinde asit düzenleyici, stabilizatör ve anti-kaking maddesi olarak kullanılır. Topaklanmayı önleyerek ürünlerin dokusunu ve raf ömrünü korur. Ayrıca, bazı gıdalara kalsiyum kaynağı olarak da eklenebilir. Sentetik olarak üretilen kalsiyum karbonat, genellikle yüksek saflıkta olur.

İsim: Demir oksitler ve hidroksitler

Ekod: E 172

İşlev: Renklendirici. Yiyeceklere sarı, turuncu, kırmızı, kahverengi ve siyah renkler kazandırmak için kullanılır.

Kaynak: Sentetik veya doğal kaynaklardan elde edilebilir. Doğal kaynaklar arasında mineraller bulunurken, sentetik üretim daha yaygındır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, şekerlemeler, soslar, konserve ürünler, et ürünleri (örneğin sosislerde renklendirme amacıyla).

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimde mide bulantısı, kusma gibi sorunlara neden olabilir. Günlük alım miktarı için Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenmiş güvenli sınırlar vardır. Demir eksikliği olan kişilerde faydalı olabilir ancak bu amaçla kullanılması doğru değildir, bir doktor tavsiyesi gereklidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde görülür.

Detaylar: Demir oksitler ve hidroksitler, demirin çeşitli oksit ve hidroksit formlarıdır (örneğin, demir(II,III) oksit (Fe3O4), demir(III) oksit (Fe2O3), demir(III) hidroksit (Fe(OH)3)). Sentetik üretimde demir tuzlarının çözeltileri ısıtılıp işlenir. Doğal kaynaklardan elde edildiğinde ise cevherlerden ayrıştırılır ve saflaştırılır. Farklı demir oksit ve hidroksit formları, farklı renk tonları sağlar. Gıda ürünlerinde renklendirme dışında besinsel bir değeri yoktur.

İsim: Demir oksitler ve hidroksitler

Ekod: E 172

İşlev: Renklendirici. Gıdalara sarı, kırmızı, kahverengi ve siyah renkler vermek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik veya doğal minerallerden elde edilir. Doğal kaynaklardan elde edildiğinde, genellikle hematit (kırmızı demir oksit), goethit (sarı demir oksit hidroksit) ve magnetit (siyah demir oksit) minerallerinden çıkarılır. Sentetik üretimde ise, demir tuzlarının kimyasal reaksiyonları kullanılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar (çikolata, şekerleme), soslar, baharatlar, et ve et ürünleri (sosis, salam), unlu mamuller (kurabiye, kek), içecekler (meyve suları, gazlı içecekler).

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda alınması durumunda mide bulantısı, kusma ve ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Ancak, gıda ürünlerinde kullanılan miktarlar, bu tür sağlık sorunlarına neden olmayacak kadar düşüktür. AB ve FDA tarafından belirlenmiş güvenli günlük alım limitleri vardır.

Alerji: Demir oksitler ve hidroksitler, nadiren alerjik reaksiyonlara neden olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişlik şeklinde ortaya çıkar. Ancak bu reaksiyonlar çok nadirdir.

Detaylar: Demir oksitler ve hidroksitler, demirin çeşitli oksit ve hidroksit formlarıdır. Bunlar, farklı renk tonlarında (sarı, kırmızı, kahverengi, siyah) görünürler ve bu renkler gıdalara eklenir. Doğal kaynaklardan elde edilebildikleri gibi, daha saf ve tutarlı renk elde etmek için sentetik olarak da üretilebilirler. Gıdalarda renklendirme amacıyla kullanılan bu maddeler, metalik bir tada sahip değildir ve gıdanın genel lezzetini etkilemez. Güvenilir üreticilerden temin edilen ürünler kalite ve saflık açısından kontrol edilir.

İsim: Alüminyum

Ekod: E 173

İşlev: Parlatıcı, renklendirici. Gıdalarda parlaklık ve ışıltı sağlamak için kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Doğada bulunan alüminyum cevherlerinden elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekerlemeler (çikolata kaplamaları, şekerlemeler), şekerli hamur işleri, bazı şekerleme ürünlerinde parlatıcı olarak kullanılır. Patates cipsi gibi bazı atıştırmalıkların üretiminde de alüminyum folyo kullanımı dolaylı olarak E173'ü içerebilir.

Sağlık: Alüminyumun gıdalardan alınan miktarlarının sağlık üzerinde zararlı bir etkisi gösterilmemiştir. Ancak, yüksek miktarlarda alüminyumun nörolojik sorunlarla ilişkilendirildiği bazı çalışmalar mevcuttur. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti, vücut ağırlığının kilogramı başına 1 miligramdır. Yüksek alüminyum alımı, özellikle böbrek yetmezliği olan kişilerde risk oluşturabilir. Gıda katkı maddesi olarak kullanılan miktarlar bu limitin çok altındadır.

Alerji: Alüminyum gıda katkı maddesi olarak kullanılan miktarlarda alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Nadir durumlarda, deri teması sonucu cilt reaksiyonları görülebilir.

Detaylar: E 173, ince bir toz veya pullar halinde kullanılan saf alüminyumdur. Genellikle gıdaların yüzeyine ince bir tabaka halinde uygulanarak parlak bir görünüm kazandırır. Alüminyum, doğada bol miktarda bulunan bir elementtir ve cevherlerden elektroliz yoluyla elde edilir. Gıdalarda kullanımı genellikle çok az miktarda olduğu için toksik etkileri ihmal edilebilir düzeydedir. Ancak, yüksek miktarlarda alüminyumun nörolojik sorunlara ve böbrek problemlerine yol açabileceğine dair çalışmalar vardır. Bu nedenle, alüminyumun gıdalardaki kullanımı sıkı bir şekilde düzenlenmektedir.

İsim: Gümüş

Ekod: E 174

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar:

  • Şekerlemeler (bazı şekerlemelerin parlak görünümü için)
  • Bazı içecekler (özellikle yüksek alkollü içecekler)
  • Süsleme amaçlı bazı yiyecekler (örneğin, pasta süslemelerinde)
  • Bazı ilaçlar (kaplama amacıyla)

Sağlık: Gümüşün insan vücudunda birikme potansiyeli vardır. Yüksek dozda alındığında argyria adı verilen bir durum ortaya çıkabilir. Bu durum cildin gri veya maviye dönmesine neden olur ve genellikle kalıcıdır. Avrupa Birliği gibi birçok ülkede izin verilen kullanım miktarları oldukça sınırlıdır ve kullanım alanları belirlidir. Gebe kadınlar ve emziren anneler için güvenilirlik konusunda daha fazla bilgiye ihtiyaç vardır. Uzun süreli, yüksek doz alımının etkileri tam olarak anlaşılmamıştır.

Alerji: Gümüşe alerjik reaksiyonlar nadirdir, ancak bazı kişilerde temas alerjisi gelişebilir. Belirtiler arasında kızarıklık, kaşıntı ve deri döküntüsü bulunur.

Detaylar: E 174 olarak bilinen gıda katkı maddesi, gümüş parçacıklarından oluşur. Yiyecek ve içeceklere parlaklık ve süsleme amacıyla eklenir. Gümüş, genellikle kolloidal gümüş olarak kullanılır, yani suda ince bir şekilde dağılmış gümüş parçacıkları halinde bulunur. Sentetik olarak üretilir. Kullanımı, özellikle Avrupa Birliği gibi ülkelerde, sıkı düzenlemelere tabidir ve izin verilen miktarlar son derece sınırlıdır çünkü vücutta birikme riski taşır.

İsim: Altın

Ekod: E 175

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik (saf altın)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Bazı içecekler, şekerlemeler (özellikle çikolata kaplamaları), likörler ve dekorasyon amaçlı bazı gıda ürünleri.

Sağlık: Altın, genel olarak toksik olmayan bir maddedir. İnsan vücudu tarafından emilmez ve atılır. Ancak, aşırı miktarlarda kullanımı sindirim sistemi problemlerine yol açabilir. Güvenli kullanım limitleri, gıda güvenliği kuruluşları tarafından belirlenir ve genellikle çok düşük miktarlarda kullanım ile sınırlıdır. Sağlık açısından riskler, çok yüksek miktarlarda tüketilmesi durumunda ortaya çıkabilir, bu da pratik olarak mümkün değildir.

Alerji: Altın, bilinen bir alerjen değildir. Alerjik reaksiyonlar nadirdir ve genellikle cilt teması ile ilişkilidir (örneğin, altın takılardan kaynaklanan dermatit).

Detaylar: E 175, saf altından (Au) elde edilen bir gıda renklendiricisidir. Gıda ürünlerine altın yaprakları veya toz şeklinde eklenir. Tamamen inert bir maddedir, yani kimyasal reaksiyonlara girmez ve gıdanın diğer bileşenleriyle etkileşime girmez. Dekoratif amaçlı kullanılır ve gıdaya tat, koku veya diğer özelliklerini eklemez.

İsim: Litolrubin BK

Ekod: E 180

İşlev: Renklendirici

Kaynak: Sentetik. Genellikle, petrokimyasal kaynaklı ara maddelerden sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Özellikle şekerlemelerde, bazı içeceklerde ve dondurmalarda kullanılır. Ayrıca bazı et ürünlerinde ve balık ürünlerinde renklendirici olarak görülebilir.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı insanlarda karaciğer sorunlarına yol açabileceği konusunda endişeler dile getirilmiştir. Ancak, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) gibi kuruluşlar tarafından belirlenen günlük alım miktarlarına uyulduğu sürece genellikle güvenli kabul edilir. Belirli bir güvenli kullanım limiti, ürünün türüne ve kullanım yoğunluğuna bağlı olarak değişir ve ilgili kuruluşlar tarafından düzenlenir.

Alerji: Litolrubin BK'nın alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir. Ancak, her bireyin alerjik tepki gösterme olasılığı farklı olduğundan, tüketim öncesinde dikkatli olunmalıdır.

Detaylar: Litolrubin BK, turuncu-kırmızı bir azo boyasıdır. Sentetik olarak üretilen bu renklendirici, gıdalara istenen rengi vermek için kullanılır. Üretim süreci, petrokimyasal kaynaklı ara maddelerden başlayarak, çeşitli kimyasal reaksiyonlar ile litolrubinin BK molekülünün sentezini içerir. Diğer azo boyalarda olduğu gibi, metabolizması sonucu oluşan bazı bileşikler vücut için zararlı olabilir, ancak bu durum, izin verilen kullanım miktarlarına uyulduğunda düşük risk oluşturmaktadır.

İsim: Sorbik asit

Ekod: E 200

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi, özellikle küf, maya ve bazı bakterilerin büyümesini önlemede etkilidir.

Kaynak: Hem sentetik olarak hem de doğal olarak üretilir. Doğal olarak bazı bitkilerde, özellikle de üvez ağacında bulunur. Sentetik üretimde genellikle krotonaldehit ve malonik asitten sentezlenir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, et ürünlerinde, meyve suları, şarap, ekmek, turşular, kuru meyveler ve marmelatlar gibi birçok gıda ürününde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlarda mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. AST ve ALT enzimlerinde yükselmelere sebep olabileceği rapor edilmiştir. Hassas bireylerde cilt reaksiyonlarına yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından kabul edilebilir günlük alım miktarı belirlenmiştir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle cilt döküntüsü, kaşıntı ve nefes darlığı şeklinde kendini gösterir.

Detaylar: Sorbik asit, kısa zincirli bir doymamış yağ asididir. Anti-mikrobiyal özelliği nedeniyle gıdalarda koruyucu olarak kullanılır. Gıdalarda küf, maya ve bazı bakterilerin büyümesini engeller ve böylece raf ömrünü uzatır. Sentetik olarak üretilmesinin yanı sıra bazı meyvelerden de elde edilebilir. Gıdalarda genellikle potasyum sorbat (E202) tuzu şeklinde kullanılır çünkü suda daha çözünür.

İsim: Potasyum sorbat

Ekod: E 202

İşlev: Koruyucu. Besin bozulmasını önlemek için kullanılır, özellikle küf ve maya gelişimini engeller.

Kaynak: Sentetik. Sorbik asitten türetilir. Sorbik asit, bazı meyvelerde doğal olarak bulunur ancak endüstriyel üretimde genellikle kimyasal sentez kullanılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, şarap, marmelatlar, turşular, peynir, fırınlanmış ürünler ve et ürünleri gibi birçok işlenmiş gıda ürünü.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir ve bu limitlerin altında kullanımı sağlık için risk teşkil etmez. Ancak hamileler ve emziren anneler için güvenli kullanım sınırları konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonların belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı ve şişme olabilir. Potasyum sorbata karşı alerjisi olan kişiler, gıda ürünlerinin etiketlerini dikkatlice okumalıdır.

Detaylar: Potasyum sorbat, sorbik asidin potasyum tuzudur. Sorbik asit, bazı meyvelerde doğal olarak bulunan bir kısa zincirli doymamış yağ asididir. Ancak, gıda endüstrisinde kullanılan miktarda sorbik asit doğal kaynaklardan elde edilemez, bu yüzden sentetik olarak üretilir. Potasyum sorbatın koruyucu etkisi, küf ve mayaların hücre zarlarını bozarak çoğalmalarını engelleme yeteneğinden kaynaklanır. Suya çözünür bir maddedir ve gıdalara genellikle su çözeltisi olarak eklenir.

İsim: Benzoik asit

Ekod: E 210

İşlev: Koruyucu. Bakteri, küf ve maya gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Hem sentetik olarak üretilebilir hem de doğal olarak bazı bitkilerde (örneğin, yaban mersini, karanfil, tarçın) bulunur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, turşular, reçeller, meyve suları, soslar, marmelatlar, ekmek ve diğer fırın ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozda tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Aspirin alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksektir. Günde vücut ağırlığının kilogramı başına 5 mg'dan fazla tüketilmemesi önerilir. Bazı çalışmalarda, yüksek doz benzoik asitin hiperaktiviteye katkıda bulunabileceği öne sürülmüştür, ancak bu konu hala tartışmalıdır. Ayrıca, bazı kişilerde benzoik asit ve C vitamini bir araya geldiğinde, kanserojen özellik gösteren benzen oluşturabilir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. En sık görülen semptomlar arasında deri döküntüsü, kaşıntı ve nefes darlığı yer alır. Aspirin alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski daha yüksektir.

Detaylar: Benzoik asit, renksiz, kristal bir organik asittir. Sentetik olarak toluen oksidasyonu ile veya doğal kaynaklardan ekstraksiyon ile elde edilebilir. Gıdalarda koruyucu olarak kullanılır çünkü birçok bakteri, küf ve mayanın büyümesini engeller. Etkinliği, düşük pH değerlerinde (asidik ortam) daha yüksektir. Gıdalarda genellikle sodyum benzoat (E211), potasyum benzoat (E212) veya kalsiyum benzoat (E213) tuzları şeklinde kullanılır. Bu tuzlar daha çözünür oldukları için daha pratiktir.

İsim: Sodyum benzoat

Ekod: E 211

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi, özellikle küf ve mayaların gelişmesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Benzoik asitten elde edilir. Benzoik asit doğal olarak bazı meyvelerde (örneğin yaban mersini, kızılcık) bulunur, ancak E211 olarak kullanılan miktar sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, meyve suları, turşular, reçeller, soslar, salata sosları, marmelatlar ve diğer birçok işlenmiş gıda ürünü.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozlarda tüketildiğinde bazı kişilerde mide bulantısı, kusma, ishal gibi yan etkilere neden olabilir. Ayrıca, bazı çalışmalar, özellikle çocuklarda hiperaktivite ile bir ilişki olduğunu öne sürmüştür, ancak bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Avrupa Birliği tarafından izin verilen günlük alım miktarı (ADI) vücut ağırlığının kilogramı başına 0-5 mg olarak belirlenmiştir. Yüksek konsantrasyonlarda, C vitamini ile reaksiyona girerek kanserojen bir bileşik olan benzen oluşturabilir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü veya kurdeşen şeklinde görülür.

Detaylar: Sodyum benzoat, benzoik asidin sodyum tuzudur. Genellikle sentetik olarak üretilen benzoik asidin sodyum hidroksit ile reaksiyonundan elde edilir. Anti mikrobiyal özelliği sayesinde gıdalarda bozulmayı önlemek için kullanılır. Etkinliği, pH seviyesine bağlıdır; düşük pH (asidik ortamlar)da daha etkilidir.

İsim: Potasyum benzoat

Ekod: E 212

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi, özellikle küf ve maya gelişimini önler.

Kaynak: Sentetik. Benzoik asitten elde edilir. Benzoik asit doğal olarak bazı bitkilerde (örneğin, yaban mersini, karanfil) bulunur, ancak E 212 olarak kullanılan miktar sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, meyve suları, turşular, reçeller, soslar, salata sosları, marmelatlar ve diğer asidik gıdalarda kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Bazı çalışmalarda yüksek dozların DNA'ya zarar verebileceği öne sürülmüştür, ancak bu çalışmaların insanlara uygulanabilirliği tartışmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA), kabul edilebilir günlük alım (ADI) değerini belirlemiştir ve bu değerin altında kalındığında sağlık riskleri minimaldir. Asitli ortamlarda daha etkilidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bunlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişlik şeklinde kendini gösterir. Benzoatlara karşı alerjisi olan kişiler potasyum benzoatı içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Potasyum benzoat, benzoik asidin potasyum tuzudur. Renksiz, kristal bir tozdur ve suda kolayca çözünür. Asidik ortamlarda (pH 2.5-4.5) en etkilidir. Gıdalara koruyucu olarak eklendiğinde, küf ve mayaların büyümesini önleyerek raf ömrünü uzatır. Sentetik olarak, benzoik asidin potasyum hidroksit ile reaksiyonundan elde edilir.

İsim: Kalsiyum benzoat

Ekod: E 213

İşlev: Koruyucu. Bakteri ve küf gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Benzoik asitten elde edilir. Benzoik asit, bazı bitkilerde doğal olarak bulunur ancak E213 olarak kullanılan miktarlar sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, turşular, meyve suları, soslar, salata sosları, reçeller, marmelatlar ve hazır yemekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve baş ağrısı gibi yan etkilere neden olabilir. Özellikle astımı olanlar veya aspirin alerjisi olanlarda reaksiyon riski daha yüksektir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarını aşmamak önemlidir. Bu limitler gıdanın türüne ve tüketim sıklığına göre değişmektedir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişlik ve solunum güçlüğü yer alabilir. Aspirin alerjisi olan kişilerde daha sık görülme olasılığı vardır.

Detaylar: Kalsiyum benzoat, benzoik asidin kalsiyum tuzudur. Renksiz veya beyaz bir tozdur ve suda çözünür. Gıdalarda koruyucu olarak kullanılır çünkü bakteri ve küflerin büyümesini engeller. Benzoik asit bazı meyvelerde doğal olarak bulunur ancak gıda endüstrisinde kullanılan miktarlar sentetik olarak üretilir. Genellikle diğer koruyucu maddelerle birlikte kullanılır. Üretimi, benzoik asidin kalsiyum hidroksit ile reaksiyonundan oluşur.

İsim: Etil-p-hidroksibenzoat

Ekod: E 214

İşlev: Koruyucu. Bakteri, maya ve küflerin gelişimini engelleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, soslar, turşular, reçeller, salatalar, içecekler, ilaçlar

Sağlık: Genellikle düşük konsantrasyonlarda güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından kabul edilebilir günlük alım miktarı (ADI) belirlenmiştir. Uzun süreli ve yüksek dozda kullanımının bazı olumsuz etkileri olabileceğine dair çalışmalar mevcuttur. Hamile ve emziren kadınlar, çocuklar ve bazı sağlık sorunları olan kişiler için dikkatli kullanılması önerilir.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara, özellikle astım veya diğer alerjik reaksiyonlara yatkın kişilerde, neden olabilir. Deri döküntüsü, kaşıntı, şişme gibi semptomlara yol açabilir. Nadir durumlarda daha ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) görülebilir.

Detaylar: Etil-p-hidroksibenzoat, p-hidroksibenzoik asidin etil esteridir. Parabenler olarak bilinen bir koruyucu madde grubuna aittir. Sentetik olarak üretilir ve genellikle diğer parabenlerle (metil, propil, bütil paraben gibi) birlikte kullanılır. Gıdalara antimikrobiyal özelliği nedeniyle eklenir ve bozulmayı önler. Su ve yağda kısmen çözünür. Bazı çalışmalar, Etil-p-hidroksibenzoat'ın östrojenik aktiviteye sahip olabileceğini öne sürmüştür, ancak insan sağlığı üzerindeki etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

İsim: Sodyum etil p-hidroksibenzoat

Ekod: E 215

İşlev: Koruyucu. Bakteri, maya ve küflerin gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Etil p-hidroksibenzoik asitten türetilir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik üretimi ve bazı üretim süreçlerinde alkol kullanımı nedeniyle helallik tartışmalıdır. Helal sertifikası bulunan ürünlerde kullanımı tercih edilmelidir.

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, meyve suları, turşular, soslar, reçeller, mayonez, salata sosları.

Sağlık: Genellikle düşük konsantrasyonlarda güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketildiğinde mide bulantısı, kusma, ishal ve alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Özellikle astım hastaları, alerjik bireyler ve bebekler için risk daha yüksek olabilir. Avrupa Birliği tarafından belirlenmiş günlük alım limiti vardır ve bu limitin üzerindeki tüketimden kaçınılmalıdır. Uzun süreli ve yüksek dozda kullanımın sağlık üzerindeki uzun dönemli etkileri hakkında yeterli araştırma bulunmamaktadır.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara, özellikle de deri döküntülerine, kaşıntıya ve nefes darlığına yol açabilir. Nadir durumlarda anafilaksi gibi ciddi alerjik reaksiyonlara da neden olabilir.

Detaylar: Sodyum etil p-hidroksibenzoat (sodyum etil paraben olarak da bilinir), p-hidroksibenzoik asidin etil esterinin sodyum tuzudur. Genellikle diğer parabenlerle birlikte kullanılır ve gıdaların bozulmasını önlemek için antimikrobiyal bir koruyucu olarak işlev görür. Sentetik olarak üretilir ve birçok gıda ürününde koruyucu olarak yaygın bir şekilde kullanılır. Ancak, son yıllarda bazı çalışmalar parabenlerin insan sağlığı üzerindeki potansiyel olumsuz etkileri hakkında endişeler dile getirmiştir. Bu nedenle kullanımı tartışmalıdır.

İsim: Metil p-hidroksibenzoat

Ekod: E 218

İşlev: Koruyucu. Bakteri, maya ve küflerin büyümesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Genellikle metil alkol ve p-hidroksibenzoik asitten sentetik olarak üretilir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik üretimde kullanılan hammaddeler ve süreçler hakkında detaylı bilgi bulunmadığı için helallik şüphelidir. Özellikle metil alkolün bazı üretim yöntemlerinde kullanılması ve alkolden türetilmiş olabilmesi şüpheyi artırmaktadır.

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, gazlı içecekler, soslar, turşular, reçeller, marmelatlar, ilaçlar.

Sağlık: Yüksek konsantrasyonlarda tüketilmesi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle astım hastalarında ve bazı hassas bireylerde reaksiyon riski daha yüksektir. Avrupa Birliği ve diğer birçok ülke tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri vardır. Bu limitlerin altında tüketildiğinde genellikle güvenli kabul edilir ancak uzun süreli ve yüksek dozda tüketimi konusunda bilimsel araştırmalar devam etmektedir.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. En yaygın belirtiler arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alır. Daha nadir durumlarda anafilaksi gibi ciddi alerjik reaksiyonlar da görülebilir.

Detaylar: Metil p-hidroksibenzoat (metil paraben olarak da bilinir), p-hidroksibenzoik asidin metil esteridir. Sentetik bir koruyucu olarak kullanılır ve gıdaların bozulmasını önlemek için geniş bir pH aralığında etkilidir. Antibakteriyel ve antifungal özelliklere sahiptir. Suda az çözünür, ancak alkolle çözünür. Üretiminde kullanılan ham maddeler ve yöntemler nedeniyle helal sertifikası almamış firmalardan temin edilenlerde helallik konusunda şüphe mevcuttur.

İsim: Sodyum metil p-hidroksibenzoat

Ekod: E 219

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi engellemek için kullanılır, özellikle küf ve maya gelişimini önler.

Kaynak: Sentetik. Metil p-hidroksibenzoik asitten (metil paraben) türetilir. Bu asit, doğal olarak bazı bitkilerde küçük miktarlarda bulunur, ancak E 219'un ticari üretimi sentetik yoldan gerçekleştirilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Marmelatlar, reçeller, turşular, soslar, meyve suları, alkolsüz içecekler, bazı ilaçlar ve kozmetik ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır. Uzun süreli ve yüksek doz kullanımının sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla araştırma yapılmalıdır. Bazı çalışmalar, parabenlerin hormonal sistem üzerindeki etkilerini sorgulamaktadır, ancak bu konuda net bir sonuç bulunmamaktadır.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara (cilt kızarıklığı, kaşıntı, şişme gibi) neden olabilir. Nadir görülür, ancak hassasiyeti olanlarda dikkat edilmelidir.

Detaylar: Sodyum metil p-hidroksibenzoat, bir paraben türüdür. Parabenler, yaygın olarak kullanılan sentetik koruyucu maddelerdir. Kimyasal olarak metil p-hidroksibenzoik asidin sodyum tuzudur. Sentetik olarak üretilmesine rağmen, bazı bitkilerde doğal olarak küçük miktarlarda bulunabilir. Ancak bu miktarlar, gıda ürünlerinde koruyucu madde olarak kullanılacak düzeyin çok altındadır. E 219, geniş bir pH aralığında etkili bir koruyucudur ve gıdalara renk, koku ve tat değişikliğine yol açmadan eklenebilir.

İsim: Kükürt dioksit

Ekod: E 220

İşlev: Koruyucu, antioksidan, ağartıcı

Kaynak: Sentetik olarak üretiliyor, doğal olarak volkanik emisyonlarda ve bazı bitkilerde de bulunuyor ancak gıda endüstrisinde sentetik üretim tercih ediliyor.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kurutulmuş meyveler (kayısı, üzüm, incir), şarap, şıra, turşu, bazı et ürünleri (sosis, sucuk gibi)

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketildiğinde solunum problemlerine (astım krizi gibi) neden olabilir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Avrupa Birliği tarafından günlük alım için belirlenmiş bir üst sınır bulunmaktadır (0-0.7 mg/kg vücut ağırlığı). Özellikle astım hastaları, kükürt dioksite karşı hassasiyeti olanlar ve gebe kadınlar dikkatli olmalıdır. Kükürt dioksitin aşırı tüketimi bağırsak sorunlarına, mide bulantısına ve kusmaya neden olabilir.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara (solunum problemleri, deri döküntüsü, kaşıntı gibi) neden olabilir. Alerjik reaksiyonun şiddeti kişiden kişiye değişir. Kükürt dioksite alerjisi olan kişilerin bu madde içeren gıdalardan kaçınması önerilir.

Detaylar: Kükürt dioksit (SO2), renksiz, keskin kokulu bir gazdır. Gıda endüstrisinde koruyucu ve antioksidan olarak kullanılır. Mikroorganizmaların büyümesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır ve gıdaların renklerinin bozulmasını engeller. Gıdalara genellikle gaz veya sulu çözelti halinde eklenir. Sentetik üretimde kükürtün yakılmasıyla elde edilir. Doğal olarak volkanik faaliyetler ve bazı bitkilerin metabolizması sonucu oluşur, ancak gıda sanayisinde kullanılan kükürt dioksit sentetik olarak üretilir.

İsim: Sodyum sülfit

Ekod: E 221

İşlev: Koruyucu. Gıdalarda oksidasyonu önleyerek renk, aroma ve besin değerini korur. Antioksidan görevi görür.

Kaynak: Sentetik olarak üretiliyor. Sülfürün sodyum hidroksitle reaksiyonundan elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kurutulmuş meyveler, şarap, patates püresi, meyve suları, turşu, konserve sebzeler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi bazı insanlarda mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Astım hastaları ve sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde solunum problemlerine yol açabilir. Avrupa Birliği, gıdalarda sodyum sülfit kullanımına sınırlamalar getirmiştir. Hamile ve emziren kadınlar ile çocuklar için güvenli kullanım miktarları daha da düşük olmalıdır. Dolayısıyla, sınırlamalar dahilinde kullanımı sağlıklı bireyler için genellikle güvenlidir.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. En sık görülen alerjik reaksiyonlar solunum sorunları, deri döküntüleri ve mide rahatsızlıklarıdır. Aşırı duyarlı kişilerde ciddi anafilaktik şok riski bile mevcuttur. Astım hastalarında astım krizi tetikleyebilir.

Detaylar: Sodyum sülfit (Na₂SO₃), renksiz, kristal bir tuzdur. Sülfür dioksitin (SO₂) sodyum hidroksit (NaOH) ile nötrleştirilmesiyle üretilir. Güçlü bir indirgeyici maddedir ve gıdaların oksidasyonunu önleyerek bozulmalarını engeller. Gıdalara eklendiğinde, sülfür dioksite dönüşerek etkisini gösterir. Kullanım miktarı gıda türüne ve uygulama şekline göre değişir. Yüksek konsantrasyonlarda toksik olabilir. Bazı gıdalarda doğal olarak da bulunur ancak E221 kodu, gıdalara katkı maddesi olarak eklenen sentetik sodyum sülfit'i ifade eder.

İsim: Sodyum hidrojen sülfit

Ekod: E 222

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi engellemek için kullanılır, özellikle bakteriler ve mayaları inhibe eder.

Kaynak: Sentetik. Genellikle sülfür dioksitin sodyum hidroksit ile reaksiyonu sonucu üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kurutulmuş meyveler, şarap, meyve suları, turşular, patates püresi, marmelatlar, bazı et ve balık ürünlerinde koruyucu olarak kullanılır.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma, ishal gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Astım hastalarında solunum problemlerine yol açabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde ciddi reaksiyonlara neden olabilir. AB ve diğer birçok ülkede kullanım miktarları düzenlenir ve güvenli kullanım limitleri belirlenir. Yüksek dozda kronik tüketim bazı kişilerde nörolojik problemlere yol açabileceğine dair sınırlı kanıtlar mevcuttur. Ancak bu durumun doğrulanması için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde ciddi alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler arasında; cilt döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı, şişme ve anafilaksi gibi ciddi durumlar yer alabilir. Alerjik reaksiyonlar nadir olsa da özellikle astım hastalarında daha yaygın görülebilir.

Detaylar: Sodyum hidrojen sülfit (NaHSO3), sülfür dioksitin (SO2) sodyum tuzudur. Güçlü bir antioksidan ve koruyucu maddedir. Gıdalardaki mikrobiyal büyümeyi önleyerek raf ömrünü uzatır ve gıdaların rengini ve aromasını korur. Sülfür dioksit gazı ile sodyum hidroksit (NaOH) çözeltisinin reaksiyonu sonucu elde edilir. Ticari olarak genellikle beyaz bir toz veya kristal halinde bulunur.

İsim: Sodyum metabisülfit

Ekod: E 223

İşlev: Koruyucu. Mikroorganizmaların (bakteriler, mantarlar) büyümesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır. Antioksidan özelliği de vardır, yani gıdaların oksidasyonuna bağlı bozulmasını engeller.

Kaynak: Sentetik. Genellikle sülfür dioksitin (SO2) sodyum hidroksit (NaOH) ile reaksiyonu sonucu elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap yapımı, kurutulmuş meyveler, patates ürünleri (patates püresi, kızarmış patates), meyve suları ve konsantreleri, turşular, marmelatlar.

Sağlık: Yüksek dozlarda tüketilmesi solunum problemlerine (astım krizi gibi) ve baş ağrısına neden olabilir. Hassas bireylerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Az miktarda tüketimi genellikle güvenli kabul edilir, ancak Avrupa Birliği gibi düzenleyici kuruluşlar günlük alım limitleri belirlemiştir. Sodyum içeriği yüksek olduğu için hipertansiyon hastaları dikkatli tüketmelidir.

Alerji: Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi dahil) görülme riski vardır. Belirtiler arasında nefes darlığı, kaşıntı, şişme, kusma ve ishal yer alabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle düşük konsantrasyonlarda bile ortaya çıkabilir.

Detaylar: Sodyum metabisülfit, beyaz, kristalin bir tozdur. Su ve alkolde çözünür. Gıdalarda koruyucu ve antioksidan olarak kullanılır. Sülfür dioksit (SO2) açığa çıkararak mikroorganizmaların büyümesini engeller. Ticari olarak üretimi oldukça yaygındır ve gıda endüstrisinde geniş bir kullanım alanına sahiptir. Kullanımı sıkı düzenlemeler altındadır ve etiketlemede belirtilmesi zorunludur.

İsim: Potasyum metabisülfit

Ekod: E 224

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi (bakteri, maya ve küf) önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır. Antioksidan özellik göstererek gıdaların renk ve aroma bozulmasını geciktirir.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen bir kimyasal bileşiktir. Sülfür dioksitin potasyum tuzudur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap yapımında, kurutulmuş meyvelerde, patateslerde, meyve sularında, turşularda ve bazı diğer işlenmiş gıdalarda kullanılır.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde solunum problemlerine (astım atakları gibi) neden olabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde ciddi reaksiyonlar tetikleyebilir. Bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Avrupa Birliği tarafından günlük alım miktarı için bir sınırlama belirlenmemiştir, ancak güvenli kullanım için düşük seviyelerde kullanılması önerilir. Hamile ve emziren kadınlar, çocuklar ve astım hastaları gibi hassas gruplar daha dikkatli olmalıdır.

Alerji: Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde ciddi alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında nefes darlığı, şişlik, kaşıntı, kurdeşen ve hatta anafilaksi yer alabilir. Bu reaksiyonlar ciddi ve hayati tehlike oluşturabilir.

Detaylar: Potasyum metabisülfit (K₂S₂O₅), sülfür dioksit (SO₂) gazının potasyum hidroksit (KOH) ile reaksiyonu sonucu elde edilen bir tuzdur. Beyaz kristal toz görünümündedir. Gıdalarda koruyucu olarak kullanılmasının ana nedeni, güçlü antioksidan ve antimikrobiyal özelliklerine sahip olmasıdır. Sülfür dioksit, gıdalardaki enzimlerin aktivitesini baskılayarak renk ve aroma bozulmasını geciktirir ve aynı zamanda bakteri, maya ve küf gibi mikroorganizmaların büyümesini engeller. Ancak, aşırı miktarda kullanımı gıdalara istenmeyen kükürt kokusu ve tadı verebilir.

İsim: Kalsiyum sülfit

Ekod: E 226

İşlev: Koruyucu. Gıdalarda bakteri ve mantar gelişimini önleyerek raf ömrünü uzatır. Antioksidan etkiye de sahiptir.

Kaynak: Sentetik. Kükürt dioksitin (SO2) kalsiyum hidroksit (Ca(OH)2) ile reaksiyonu sonucu elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kurutulmuş meyveler, şaraplar, meyve suları, turşu ve marmelat gibi birçok işlenmiş gıdada kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimi bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Astım hastaları için riskli olabilir; kükürt dioksite karşı alerjisi olanlar da bu maddeye karşı hassasiyet gösterebilirler. Avrupa Birliği tarafından güvenli kabul edilen günlük alım miktarı belirlenmiştir.

Alerji: Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. En sık görülen belirtiler arasında solunum problemleri (astım atağı), deri döküntüleri ve mide rahatsızlıkları yer alır. Kükürt dioksite alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon olabilir.

Detaylar: Kalsiyum sülfit, sülfür dioksitin (SO2) kalsiyum tuzudur. Renksiz ve kokusuz bir tozdur. Gıdalarda koruyucu olarak kullanılır çünkü bakterilerin ve mantarların büyümesini engeller. Ayrıca, gıdaların rengini ve aromasını korumaya yardımcı olur. Endüstride, kükürt dioksitin kalsiyum hidroksit (Ca(OH)2) ile nötrleştirilmesiyle üretilir. Gıdalarda kullanılırken, özellikle kurutulmuş meyvelerde, renk kaybını önlemek ve mikroorganizmaları kontrol altına almak için kullanılır.

İsim: Kalsiyum hidrojen sülfit

Ekod: E 227

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Genellikle sülfür dioksitin kalsiyumla reaksiyonu sonucu üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, meyve suları, kuru meyveler, marmelatlar, turşular

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozda tüketilmesi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma, ishale neden olabilir. Astım hastalarında solunum problemlerine yol açabilir. Günlük alım miktarı için belirlenmiş sınırlar vardır ve gıda güvenliği kuruluşları tarafından düzenlenir. Yüksek dozlar sinir sistemini etkileyebilir.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler; deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişlik olabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişiler bu katkı maddesini içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Kalsiyum hidrojen sülfit, sülfür dioksitin (SO2) kalsiyum tuzudur. Güçlü bir antimikrobiyal etkiye sahiptir ve bakterilerin, küflerin ve mayaların büyümesini engeller. Gıdalara genellikle koruyucu olarak katılır, rengi ve aromasını koruyarak raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Endüstriyel olarak sülfür dioksitin kalsiyum hidroksit ile reaksiyonu ile üretilir.

İsim: Potasyum hidrojen sülfit

Ekod: E 228

İşlev: Koruyucu. Mikroorganizmaların (bakteri ve mantarların) büyümesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Potasyum hidroksit (KOH) ve sülfür dioksit (SO2) reaksiyonuyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, meyve suları, kurutulmuş meyveler, marmelatlar, turşular ve bazı et ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Yüksek dozlarda tüketildiğinde mide bulantısı, kusma, ishal gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir. Astım hastaları için risk oluşturabilir. Avrupa Birliği'nde günlük alım limiti (ADI) belirlenmemiştir, ancak güvenli kullanım limitleri gıda güvenliği düzenlemelerinde belirtilmiştir. Fazla tüketim solunum problemlerine de yol açabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerde reaksiyonlara neden olabilir.

Alerji: Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara (solunum problemleri, kaşıntı, deri döküntüsü) neden olabilir. Sülfitlere karşı alerjisi olan kişilerin bu katkı maddesi içeren gıdalardan uzak durmaları önerilir.

Detaylar: Potasyum hidrojen sülfit (KHSO3), sülfür dioksitin potasyum tuzudur. Güçlü bir antioksidan ve antimikrobiyal özelliğe sahiptir. Gıdalarda renk solmasını ve bozulmasını önleyerek raf ömrünü uzatır. Endüstride, genellikle sülfür dioksit gazının potasyum hidroksit çözeltisine geçirilmesiyle üretilir. Sülfitler, çeşitli gıda ürünlerinde doğal olarak da bulunurlar (örneğin bazı meyvelerde). Ancak, gıdalara koruyucu olarak eklenen sülfitler genellikle sentetik olarak üretilir.

İsim: Nisin

Ekod: E 234

İşlev: Koruyucu. Bakteriyel büyümeyi önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Mikroorganizma üretimi. *Lactococcus lactis* bakterisinin fermantasyonu ile üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, et ürünleri, süt ürünleri, konserve sebzeler ve meyveler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından GRAS (Genellikle Güvenli Olarak Kabul Edilen) olarak sınıflandırılmıştır. Yüksek dozlar sindirim sorunlarına yol açabilir ancak bu seviyeler normal gıda tüketiminde nadiren görülür. Alerjik reaksiyonlar nadirdir.

Alerji: Çok nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, mide bulantısı ve kusma bulunabilir. Nisin alerjisi olan kişilerde diğer laktik asit bakterilerine karşı da çapraz reaksiyon görülebilir.

Detaylar: Nisin, gram-pozitif bakterilere karşı etkili bir doğal antibiyotiktir. *Lactococcus lactis* bakterisinin fermantasyonu sonucu oluşan bir polipeptittir. Süt ürünlerinde doğal olarak bulunur. Gıda endüstrisinde bakteri üremesini engellemek için kullanılır. Isıya ve asitlere dayanıklıdır, ancak yüksek pH'lı ortamlarda etkinliğini kaybeder. Sentetik olarak üretilmez, doğal bir kaynak kullanımıyla elde edilir.

İsim: Natamaysin

Ekod: E 235

İşlev: Koruyucu. Mantar ve bakteri gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Mikroorganizma (Streptomyces natalensis) fermantasyonu ile elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, salam, sosis, meyve suları gibi birçok işlenmiş gıda ürününde kullanılır. Özellikle küf oluşumunu önlemek için peynir kabuklarında ve yüzeylerinde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek dozda alındığında bağırsak sorunlarına (ishal) neden olabileceği belirtilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır ve bu limitler altında tüketildiğinde sağlık üzerinde olumsuz bir etki göstermediği düşünülmektedir. Yüksek dozlar veya uzun süreli tüketim hakkında daha fazla araştırma gereklidir.

Alerji: Natamaysin'e karşı alerjik reaksiyonlar çok nadir görülür. Bildirilen alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir.

Detaylar: Natamaysin, Streptomyces natalensis adlı bir bakterinin fermantasyonu ile üretilen bir polien antibiyotiktir. Sentetik olarak üretilmez. Gıdalara antifungal (küf önleyici) ve antibakteriyel etkisi nedeniyle eklenir. Küçük molekül boyutuna ve suda düşük çözünürlüğüne rağmen, gıda ürünlerine etkili bir şekilde nüfuz eder ve küf ve bakteri gelişimini önler. Vücutta hızlı bir şekilde parçalanarak metabolize olur ve vücutta birikmez.

İsim: Hekzametilen tetramin

Ekod: E 239

İşlev: Koruyucu, özellikle asidik ortamlarda bakterilerin ve mantarların büyümesini engellemek için kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen bir kimyasal maddedir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Daha önce bazı balık ürünlerinde, yumurtalarda ve havyarda kullanılmış olsa da günümüzde Avrupa Birliği ve birçok ülkede gıda kullanımına izin verilmemektedir. Eskiden kullanılan ürünlere örnek olarak turşu ve balık ürünleri verilebilir. Ancak bu kullanım günümüzde yasaktır.

Sağlık: Toksik etkiler gösterebilir. Yüksek dozlarda alındığında formaldehit'e dönüşebilir ve formaldehit kanserojen bir maddedir. Böbrek ve karaciğer fonksiyonlarını olumsuz etkileyebilir. Formaldehit'e dönüşüm hızı ve miktarı pH ve sıcaklık gibi faktörlerden etkilenir. Bu nedenle, günümüzde gıda kullanımına yönelik ciddi güvenlik endişeleri nedeniyle çoğu ülkede yasaktır.

Alerji: Alerjik reaksiyon bildirimleri sınırlıdır, ancak formaldehit'e bağlı olarak tahriş ve alerjik reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: Hekzametilen tetramin (urotropin olarak da bilinir), altı molekül formaldehitin dört molekül amonyak ile reaksiyonu sonucu oluşan bir organik bileşiktir. Beyaz, kristalin bir yapıdadır ve suda çözünür. Eskiden gıdalarda koruyucu olarak kullanılıyordu, ancak toksik olması ve formaldehite dönüşebilmesi nedeniyle çoğu ülkede gıda kullanımına izin verilmez. Üretimi sentetik yollarla yapılır.

İsim: Dimetil dikarbonat

Ekod: E 242

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Metanol ve karbon monoksitten kimyasal sentez yoluyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, meyve suları, bira, diğer alkollü ve alkolsüz içecekler, bazı peynir çeşitleri.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir ancak yüksek dozlarda mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş kabul edilebilir günlük alım miktarları vardır. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketiminin etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Hamile ve emziren kadınlar için güvenli kullanım limitleri konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır.

Alerji: Bilinen bir alerjen değildir. Ancak, bireysel hassasiyetler görülebilir.

Detaylar: Dimetil dikarbonat (DMDC), renksiz ve uçucu bir sıvıdır. Alkol içeren ve içermeyen içeceklerde koruyucu olarak kullanılır. Etki mekanizması, mikroorganizmaların metabolizmasında yer alan enzimleri inaktive etmesidir. Kullanım sonrası hızla bozunarak metanole ve karbondioksite dönüşür. Bu nedenle kalıntı bırakmaz.

İsim: Etil laurol arjinat

Ekod: E 243

İşlev: Koruyucu. Özellikle maya, küf ve bazı bakteriler gibi mikroorganizmaların gelişimini engellemeye yardımcı olur. Konsantrasyonuna bağlı olarak bakteriostatik (bakteri üremesini durdurucu) veya bakterisidal (bakterileri öldürücü) etkiye sahip olabilir.

Kaynak: Sentetik. Laurik asitten (hindistan cevizi yağı gibi bitkisel kaynaklardan elde edilebilir) sentetik olarak üretilir.

Helallik: Şüpheli. Laurik asit bitkisel kaynaklardan elde edilebilse de, sentetik üretim sürecinde helal olmayan maddeler kullanılmış olabilir. Ayrıca, bazı üretim yöntemlerinde alkol kullanımı söz konusu olabilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, pastalar gibi fırıncılık ürünleri; bazı peynir çeşitleri; et ve et ürünleri; konserve sebze ve meyveler gibi çeşitli gıdalarda koruyucu olarak kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir ancak yüksek dozlarda kullanımı sindirim sorunlarına (mide bulantısı, kusma, ishal) neden olabilir. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketimine ilişkin yeterli bilimsel veri bulunmamaktadır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen kabul edilebilir günlük alım miktarına uyulması önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri yer alabilir. Etil Laurol Arjinata alerjisi olan kişiler bu katkı maddesi içeren gıdalardan uzak durmalıdır.

Detaylar: Etil laurol arjinat, bir ester türevi olan bir koruyucu maddedir. Laurik asidin etil esteridir ve arginin ile reaksiyona sokulmasıyla elde edilir. Laurik asit, hindistan cevizi yağı ve palmiye çekirdeği yağı gibi bitkisel yağlarda bulunan bir doymuş yağ asididir. Ancak, E 243'ün ticari üretimi genellikle sentetik yollarla gerçekleştirilir. Bu nedenle, bitkisel bir kaynak olmasına rağmen üretim sürecinde kullanılan malzemeler ve yöntemler helallik açısından değerlendirilmelidir.

İsim: Glikolipitler

Ekod: E 246

İşlev: Emülgatör, stabilizatör. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir.

Kaynak: Hayvansal (çoğunlukla), bazı bitkisel kaynaklardan da elde edilebilir. Sıklıkla süt, yumurta ve diğer hayvansal ürünlerden elde edilir.

Helallik: Şüpheli. Hayvansal kaynaklı olması ve üretim sürecinde helal olmayan maddeler kullanılmış olma ihtimali nedeniyle şüphelidir.

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurma, çikolata, kremalar, mayonez

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi bağırsak rahatsızlıklarına yol açabilir. Özel bir güvenli kullanım limiti belirlenmemiştir, ancak tüm gıda katkı maddeleri gibi ölçülü tüketilmesi önerilir. Özellikle bağırsak sorunları yaşayan kişilerde dikkatli tüketilmelidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri; cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı olabilir. Süt alerjisi olan kişilerde dikkatli tüketilmelidir.

Detaylar: Glikolipitler, şeker ve lipitlerin birleşmesinden oluşan karmaşık moleküllerdir. Hücre zarlarının yapısında bulunurlar ve emülgatör görevi görürler. Gıdalarda, yağ ve su fazlarını birleştirerek homojen bir yapı oluşturmada kullanılırlar. Hayvansal kaynaklı gıdalarda doğal olarak bulunur ancak gıda endüstrisinde ayrıca eklenir. Bitkisel kaynaklı glikolipitler de mevcut olsa da, hayvansal kaynaklı olanlar daha yaygındır. Üretim yöntemi kaynak malzemeye bağlıdır; genellikle ekstraksiyon ve saflaştırma işlemleri kullanılır. Helal sertifikasyonunun olup olmadığı kontrol edilmelidir.

İsim: Potasyum nitrit

Ekod: E 249

İşlev: Koruyucu, renklendirici

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş etler (sosis, salam, jambon, pastırma gibi), şarküteri ürünleri, balık ürünleri, bazı peynir çeşitleri

Sağlık: Potasyum nitrit, yüksek miktarlarda tüketildiğinde nitrozamin oluşumuna katkıda bulunabilir. Nitrozaminler kanserojen olarak sınıflandırılır. Bu nedenle, E 249'un kullanımı düzenlenir ve güvenli kabul edilen günlük alım miktarları belirlenir. Yüksek miktarda tüketimi baş ağrısı, mide bulantısı, kusma gibi semptomlara yol açabilir. Risk grupları arasında özellikle hamileler, bebekler ve küçük çocuklar yer alır. Beslenme ile alınan miktarlar genellikle güvenli kabul ediliyor. Ancak işlenmiş et tüketiminin genel olarak kanser riskini artırabileceği de göz önünde bulundurulmalıdır.

Alerji: Potasyum nitrite karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet reaksiyonları görülebilir.

Detaylar: Potasyum nitrit, kimyasal olarak üretilen inorganik bir tuzdur. Et ürünlerinde koruyucu ve renklendirici olarak kullanılır. Et ürünlerindeki bakterilerin büyümesini engeller ve etin kırmızı rengini korumasına yardımcı olur. Nitrit, nitrik oksite indirgenerek etin kırmızı rengini korur. Ancak, bazı koşullar altında nitrozamin oluşumuna katkıda bulunabilir. Bu nedenle, kullanımında dikkat edilmesi gereken bir katkı maddesidir. Gıdalarda kullanım miktarı yasal olarak düzenlenir.

İsim: Sodyum nitrit

Ekod: E 250

İşlev: Koruyucu, renklendirici. Et ürünlerinde bakteri üremesini engeller ve karakteristik pembe rengin korunmasına yardımcı olur.

Kaynak: Sentetik. Genellikle amonyak ve sodyum hidroksit ile reaksiyona giren nitrik asitten üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş etler (sosis, salam, pastırma, jambon), bazı peynirler, balık ürünlerinde.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketilmesi kanserojen etkileri olabileceği için endişe vericidir. Nitrozamin oluşumuna katkıda bulunabilir. Bu risk, yüksek ısıda pişirme ile artar. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım sınırları vardır. Hamileler ve bebekler için risk daha yüksektir. Fazla tüketimi baş ağrısı, bulantı ve kusmaya neden olabilir.

Alerji: Sodyum nitritin kendisi nadiren alerjik reaksiyona neden olur ancak, işlenmiş etlerde bulunan diğer bileşenlere alerjik reaksiyonlar olabilir.

Detaylar: Sodyum nitrit, beyaz, kristal bir tozdur ve suda kolayca çözünür. Et ürünlerinde bakteri üremesini önleyerek bozulmayı geciktirir ve aynı zamanda etin pembe rengini koruyarak daha çekici görünmesini sağlar. Ancak, nitritlerin insan vücudunda nitrozaminlere dönüşebileceği ve bu maddelerin kanserojen olabileceği bilinmektedir. Bu nedenle, kullanımı kontrollü olmalıdır ve Avrupa Birliği gibi birçok ülkede günlük alım miktarları sınırlandırılmıştır. Sodyum nitrit, endüstriyel olarak üretilen bir kimyasaldır.

İsim: Sodyum nitrat

Ekod: E 251

İşlev: Koruyucu, renklendirici (et ürünlerinde pembe rengi koruma)

Kaynak: Sentetik olarak üretiliyor. Doğada doğal olarak da bulunuyor fakat gıda katkı maddesi olarak kullanılan genellikle sentetiktir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş etler (sosis, salam, pastırma, jambon), şarküteri ürünleri, tuzlanmış balık, bazı peynirler.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketilmesi kanserojen nitrozamin oluşumuna katkıda bulunabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri bulunmaktadır. Hamileler, bebekler ve küçük çocuklar için risk daha yüksek olabilir. Fazla tüketimi baş ağrısı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir. Aşırı tüketim kalp ve damar hastalıkları riskinin artmasıyla ilişkilendirilmiştir.

Alerji: Sodyum nitratın kendisi genellikle alerjik reaksiyona neden olmaz ancak bazı kişilerde hassasiyet oluşturabilir. Alerjik reaksiyonlar, deri döküntüleri, kaşıntı, nefes darlığı veya şişlik şeklinde olabilir.

Detaylar: Sodyum nitrat, renksiz, kristal yapılı, suda çözünen bir tuzdur. Gıdalarda koruyucu ve renklendirici olarak kullanılır. Özellikle et ürünlerinde, bakteri üremesini önleyerek bozulmayı geciktirir ve etin karakteristik pembe rengini korur. Nitrit iyonu (NO2-) bakteri gelişimini engeller ve aynı zamanda botulizm gibi gıda zehirlenmelerine neden olan Clostridium botulinum bakterisinin gelişmesini önler. Bununla birlikte, nitratlar vücutta nitritlere indirgenir ve bu nitritler amino asitlerle reaksiyona girerek kanserojen nitelikteki nitrozaminleri oluşturabilir. Bu yüzden kullanımı kontrollü olmalıdır. Sentetik yöntemlerle üretimi, sodyum nitritin nitrik asit veya amonyak ile reaksiyona sokulmasıyla yapılır.

İsim: Potasyum nitrat

Ekod: E 252

İşlev: Koruyucu, özellikle et ürünlerinde bakteri üremesini önlemek ve rengin korunmasına yardımcı olmak için kullanılır.

Kaynak: Doğal kaynaklardan elde edilebilir (örneğin, bazı bitkilerde bulunur) veya sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş etler (salam, sosis, pastırma), peynir, bazı turşu ve konserve ürünler.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketildiğinde kanserojen etkileri olabileceğine dair bazı araştırmalar mevcuttur. Ancak, gıda katkı maddesi olarak kullanılan miktarlarda sağlığa zararlı etkilerinin olduğu bilimsel olarak kesinleşmiş değildir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri (ADI) güvenli kabul edilir. Yüksek miktarda nitrat alımı, özellikle bebeklerde ve küçük çocuklarda methemoglobinemiye (kanın oksijeni taşıma kapasitesinin azalması) neden olabilir.

Alerji: Potasyum nitrata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir.

Detaylar: Potasyum nitrat (KNO3), renksiz prizmatik kristaller veya beyaz kristal toz halinde bulunan inorganik bir bileşiktir. Doğada güherçile olarak da bilinen bir mineral halinde bulunur. Endüstriyel olarak, amonyum nitrat ve potasyum klorürün reaksiyonu ile veya doğal kaynaklardan elde edilir. Gıda endüstrisinde, özellikle et ürünlerinde bakteri üremesini engellemek ve renklerini korumak için kullanılır. Nitrat, vücutta nitrite dönüşür ve bu da nitrozaminlere dönüşebilir, bu maddeler ise bazı çalışmalarda kanserojen olarak gösterilmiştir. Ancak, bu dönüşümün derecesi ve kanserojen etkilerin ortaya çıkması için gerekli nitrozamin miktarı, gıda katkı maddesi olarak kullanılan miktarlardan çok daha yüksektir.

İsim: Asetik asit

Ekod: E 260

İşlev: Koruyucu, asit düzenleyici, aroma verici.

Kaynak: Hem sentetik olarak üretilebilir hem de sirke fermantasyonu yoluyla elde edilebilir (bitkisel kaynaklı hammaddelerle).

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Turşular, salamura ürünler, soslar, mayonez, konserve gıdalar, şekerlemeler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek konsantrasyonlarda mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Astım hastalarında solunum problemlerine yol açabilir. Deri ve gözlerle temasından kaçınılmalıdır. Fazla tüketimi tavsiye edilmez.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüleri, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü bulunabilir.

Detaylar: Asetik asit, CH3COOH formülüne sahip renksiz, keskin kokulu bir organik asittir. Sirkenin ana bileşenidir. Sirke fermantasyonu yoluyla elde edilebildiği gibi, sentetik olarak da metanolün oksidasyonu yoluyla üretilebilir. Sentetik üretiminde kullanılan metanolün kaynağı ve üretim sürecindeki olası kirleticiler helallik konusunda şüphe yaratmaktadır. Sirke fermantasyonu yoluyla üretilen asetik asit ise helal kabul edilebilir. Ancak gıda katkı maddesi olarak kullanılan asetik asidin kaynağı her zaman net olarak belirtilmeyebilir, bu yüzden şüpheli olarak değerlendirilir.

İsim: Potasyum asetatlar

Ekod: E 261

İşlev: Asitlik düzenleyici, tampon madde

Kaynak: Sentetik veya asetik asidin potasyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle elde edilir. Asetik asit doğal kaynaklardan (örneğin sirke) elde edilebilir ancak E261'in üretimi genellikle sentetik yoldan gerçekleştirilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş ürünler (örneğin ekmek, kek), dondurulmuş ürünler, konserve ürünler, soslar, salata sosları.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketimi bağırsak problemlerine yol açabilir. Kabızlık veya ishal gibi yan etkiler bildirilmiştir ancak bu yan etkiler genellikle yüksek doz alımlarında görülür. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından kabul görmüş ve güvenli sınırlar belirlenmiştir.

Alerji: Potasyum asetat alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir. Ancak, diğer gıda katkı maddeleriyle birlikte kullanıldığında alerjik reaksiyon riski artabilir.

Detaylar: Potasyum asetat, asetik asidin potasyum tuzudur. Renksiz, kristal bir yapıdadır ve suda kolayca çözünür. Asetik asit, sirkede doğal olarak bulunan bir organik asittir. Gıdalarda asitlik düzenleyici ve tampon madde olarak kullanılır. pH'ı kontrol ederek ürünlerin raf ömrünü uzatmaya ve istenen lezzeti korumaya yardımcı olur. Ayrıca, belirli gıdalarda istenmeyen mikrobiyal büyümeyi engellemeye de yardımcı olabilir.

İsim: Sodyum asetatlar

Ekod: E 262

İşlev: Asitlik düzenleyici, tampon madde, koruyucu

Kaynak: Sentetik, asetik asidin sodyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle elde edilir. Asetik asit ise, doğal yollarla (örneğin sirke fermantasyonu) veya sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Turşular, konserve sebzeler, soslar, fırınlanmış ürünler, işlenmiş et ürünleri

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde mide bulantısı ve ishale neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından belirlenmiş günlük alım limiti yoktur, ancak Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) güvenli kullanım seviyeleri belirlemiştir. Özellikle böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Asetik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksek olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle ortaya çıkar.

Detaylar: Sodyum asetatlar, asetik asidin sodyum tuzlarıdır. Üç farklı formda bulunur: Sodyum asetat (E262i), sodyum di asetat (E262ii) ve sodyum triasetat (E262iii). Sodyum asetat, bir tür tampon madde olarak davranır, yani pH'taki değişikliklere karşı direnç gösterir ve gıdaların asitliğini kontrol etmeye yardımcı olur. Gıdalara eklendiğinde, bakteri ve küflerin büyümesini önleyerek koruyucu etki gösterir. Ayrıca, yiyeceklere hafif tuzlu bir tat katar.

İsim: Kalsiyum asetat

Ekod: E 263

İşlev: Koruyucu, asitlik düzenleyici, tamponlayıcı madde.

Kaynak: Sentetik veya asetik asidin kalsiyum tuzundan elde edilir. Asetik asit, farklı yöntemlerle, doğal kaynaklardan veya sentetik olarak üretilebilir. Doğal üretimde asetik asit bakteri fermentasyonu ile elde edilebilir, ancak E263'ün sentetik üretimi daha yaygındır.

Helallik: Şüpheli. Asetik asidin üretim sürecinde kullanılan ham madde ve yöntemlere bağlı olarak helal veya şüpheli olabilir. Özellikle, bazı sentetik üretim yöntemlerinde alkol veya domuz kaynaklı ürünler kullanılabilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Turşular, konserve sebzeler, salamura ürünler, fırınlanmış ürünler, bazı peynir çeşitleri.

Sağlık: Genellikle güvenli olarak kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi ishal ve diğer sindirim sorunlarına yol açabilir. Güvenli kullanım limitleri, gıda güvenliği otoriteleri tarafından belirlenir ve ürünlerde belirtilen miktarlarda tüketildiğinde olumsuz etkiler nadir görülür.

Alerji: Kalsiyum asetata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon belirtileri, deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı ve anafilaksi olabilir.

Detaylar: Kalsiyum asetat, asetik asidin kalsiyum tuzudur. Beyaz, kristalin bir tozdur ve suda kolayca çözünür. Gıdalara eklenerek, pH değerini düzenleme, mikroorganizma gelişimini engelleme ve ürünlerin raf ömrünü uzatma gibi işlevler görür. Sentetik olarak üretilen kalsiyum asetat, genellikle asetik asit ile kalsiyum hidroksidin reaksiyonu sonucu elde edilir. Doğal olarak, bazı bitkilerde ve fermantasyon süreçlerinde de bulunabilir ancak gıda endüstrisinde kullanım için genellikle sentetik olarak üretilir.

İsim: Laktik asit

Ekod: E 270

İşlev: Koruyucu, asit düzenleyici, aroma verici

Kaynak: Bitkisel (süt fermentasyonu veya sentetik üretim), hayvansal (süt fermantasyonu)

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Yoğurt, ekşi krema, turşu, peynir, et ürünleri, fırınlanmış ürünler, içecekler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi mide rahatsızlığına (mide yanması, ishal) neden olabilir. Diyabetik kişilerde kan şekeri seviyelerini etkileyebilir. Hamilelikte ve emzirmede orta düzeyde tüketim sorun teşkil etmez. Ancak aşırı tüketimin etkileri hakkında yeterli araştırma bulunmamaktadır. Güvenli kullanım limiti, gıda türüne ve uygulama yöntemine bağlı olarak değişmektedir. Genellikle günlük alım için bir üst sınır belirlenmemiştir ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, şişlik şeklinde görülür. Laktoz intoleransı olan kişilerde sorun yaratmaz, çünkü laktik asit laktozdan farklıdır.

Detaylar: Laktik asit, doğal olarak bazı bakterilerin şekerleri fermente etmesi sonucu üretilir. Süt ürünlerinde (yoğurt, peynir) doğal olarak bulunur. Gıda endüstrisinde, süt fermentasyonundan veya sentetik olarak elde edilir. Sentetik üretimde, genellikle propilen veya glikoz gibi ham maddeler kullanılır. Sentetik üretimde kullanılan bazı yöntemlerde alkol kullanılabildiğinden dolayı helallik şüphelidir. Laktik asit, gıdalara ekşi bir tat verir ve raf ömrünü uzatır. Ayrıca mikroorganizma gelişmesini de engeller.

İsim: Propiyonik asit

Ekod: E 280

İşlev: Koruyucu. Propiyonik asit ve tuzları, küf ve maya gelişimini engelleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Hem sentetik olarak üretilebilir hem de bazı peynirlerin doğal fermantasyonu sonucu oluşabilir. Sentetik üretimde, propilen oksidasyonuyla elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, peynir, kek, hamur işleri, hayvan yemi.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Ancak, gıdalarda kullanılan miktarlar bu tür sorunlara yol açacak kadar yüksek değildir. Bazı kişilerde cilt tahrişine neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti aşılmadığı sürece güvenlidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle ciltte döküntü veya kaşıntı şeklinde görülür.

Detaylar: Propiyonik asit, renksiz ve uçucu bir organik asittir. Kimyasal formülü CH3CH2COOH'dur. Gıdalarda koruyucu olarak kullanılır çünkü küf ve maya gibi mikroorganizmaların büyümesini engeller. Sentetik olarak propilenin oksidasyonu ile üretilir. Ayrıca bazı peynirlerin doğal fermantasyonu sırasında da oluşabilir. Propiyonatlar (propiyonik asidin tuzları), E 281 (sodyum propiyonat), E 282 (kalsiyum propiyonat) ve E 283 (potasyum propiyonat) gibi diğer gıda katkı maddeleri olarak da kullanılır.

İsim: Sodyum propiyonat

Ekod: E 281

İşlev: Koruyucu. Küf ve bakteri gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Genellikle propionik asitten elde edilir. Propionik asit, doğal olarak bazı peynirlerde ve diğer gıdalarda da bulunur, ancak E281'in endüstriyel üretimi sentetik yollardan gerçekleştirilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, peynir, turşu, reçel, işlenmiş et ürünleri gibi birçok gıda ürününde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimde mide rahatsızlığına (mide bulantısı, kusma, ishal) neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından belirli miktarlarda güvenli olarak kabul edilir. Belirli bir güvenli günlük alım miktarı olmasa da, gıdalarda kullanılan miktarlar genellikle sağlık üzerinde olumsuz etki yaratmayacak kadar düşüktür. Özellikle, migreni olan kişilerde daha yüksek dozda tüketim baş ağrısını tetikleyebilir ancak bunun için daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme olabilir. Propionik aside alerjisi olan kişilerde de reaksiyon görülebilir.

Detaylar: Sodyum propiyonat, propionik asidin sodyum tuzudur. Renksiz ve kokusuz bir tozdur. Küf ve bakteri gelişmesini engellemek için gıdalara eklenir. Bu etki, propionik asidin mantar hücrelerinin büyümesini ve çoğalmasını engelleyici özelliğinden kaynaklanır. Endüstriyel olarak, propilenin oksidasyonuyla veya fermantasyonla propionik asidin elde edilmesinin ardından, sodyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle üretilir. Bazı gıdalarda doğal olarak da bulunur, fakat endüstriyel kullanım için sentetik olarak üretimi daha yaygındır.

İsim: Kalsiyum propiyonat

Ekod: E 282

İşlev: Koruyucu. Mayaların, küflerin ve bazı bakterilerin büyümesini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Propiyonik asit'in kalsiyum tuzu ile oluşturulur. Propiyonik asit, doğal olarak bazı peynirlerde ve ekmekte bulunur, ancak endüstriyel üretimde genellikle propilenin fermantasyonu veya petrolden elde edilir.

Helallik: Helal. Genellikle petrolden veya fermantasyondan elde edildiği için haram bir madde içermez.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, kurabiye, peynir, turşular, bazı et ürünlerinde ve diğer fırınlanmış ürünlerde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı kişilerde mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir. Özellikle mevcut sağlık problemi olanlar (mide-bağırsak rahatsızlıkları gibi) için dikkatli tüketilmesi önerilir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle cilt döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde kendini gösterir. Propiyonik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon görülme olasılığı daha yüksektir.

Detaylar: Kalsiyum propiyonat, propiyonik asidin kalsiyum tuzudur. Propiyonik asit, doğal olarak bazı gıdalarda bulunur ve ayrıca propilenin fermantasyonu veya petrokimyasal yöntemlerle sentetik olarak üretilebilir. Kalsiyum propiyonat, gıdalara koruyucu madde olarak eklenir ve küf ve bakteri gelişimini engelleyerek ürünlerin daha uzun süre dayanmasını sağlar. Beyaz, toz halinde bir maddedir ve genellikle diğer katkı maddeleriyle birlikte kullanılır. Gıda ürünlerine doğrudan katılabilir veya sprey şeklinde uygulanabilir. Endüstriyel üretimde genellikle petrolden elde edilen propiyonik asitten üretilir, ancak fermantasyon yoluyla da üretilebilir.

İsim: Potasyum propiyonat

Ekod: E 283

İşlev: Koruyucu. Küf ve bakteri gelişimini önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Propionik asidin potasyum tuzu olarak üretilir. Propionik asit doğal olarak bazı peynirlerde ve tahıllarda bulunabilir ancak endüstriyel üretimde sentetik yöntem kullanılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, fırın ürünleri, peynirler, kekler, pastalar ve bazı işlenmiş et ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından belirlenen günlük alım miktarı sınırlamaları aşılmamalıdır. Özellikle hassas bağırsakları olan bireylerde dikkatli olunmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve şişlik şeklinde görülür. Potasyum propiyonata karşı alerjisi olan kişiler bu katkı maddesini içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Potasyum propiyonat, propionik asidin potasyum tuzudur. Propionik asit, doğal olarak bazı gıdalarda bulunan bir organik asittir, ancak gıda endüstrisinde kullanılan miktarlar genellikle sentetik olarak üretilir. Küf ve bazı bakterilerin büyümesini inhibe ederek gıdaların bozulmasını önler. Potasyum propiyonat, suda çözünür bir tozdur ve gıdalara genellikle ekmek ve diğer fırın ürünlerine eklenerek küf oluşumunu önler.

İsim: Borik asit

Ekod: E 284

İşlev: Koruyucu. Mikrobiyal büyümeyi önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir. Doğada da volkanik bölgelerde ve bor minerallerinde bulunur, ancak gıda katkı maddesi olarak kullanılan borik asit sentetik yoldan üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Eskiden bazı ülkelerde balık ürünlerinde, havyar ve kavanozlanmış gıdalarda kullanılmış, fakat günümüzde birçok ülkede kullanımına izin verilmemektedir. Daha çok endüstriyel alanlarda kullanılır.

Sağlık: Borik asit, düşük dozlarda nispeten toksik olmayan bir madde olarak kabul edilir ancak yüksek dozlarda toksik olabilir. Özellikle çocuklar ve böbrek yetmezliği olan kişilerde risk daha yüksektir. Yüksek dozda alınması kusma, ishal, karın ağrısı, baş dönmesi, düşük tansiyon, şok ve hatta ölüme yol açabilir. Avrupa Birliği ve birçok ülke gıda kullanımını yasaklamıştır veya ciddi şekilde sınırlamıştır. Uzun süreli veya yüksek doz maruziyeti, üreme sistemi ve gelişimi etkileyebilir.

Alerji: Borik aside doğrudan alerjik reaksiyonlar nadirdir, ancak bazı bireylerde cilt tahrişine neden olabilir. Nadiren daha ciddi reaksiyonlar da bildirilmiştir.

Detaylar: Borik asit (H3BO3), beyaz, kristal yapıda bir zayıf asittir. Sentetik olarak boraks (sodyum borat) veya diğer bor minerallerinden elde edilir. Gıda endüstrisinde koruyucu olarak kullanımının, toksisite endişeleri nedeniyle giderek daha fazla sınırlandırıldığı ve birçok ülkede yasaklandığı gözlemlenmektedir. Ancak, bazı endüstriyel uygulamalarda hala kullanılmaktadır. Borik asit ve boratların farklı bağışıklığa sahip olmasına rağmen, her ikisi de uzun vadede toksik etkiler oluşturabilir.

İsim: Sodyum tetraborat (Boraks)

Ekod: E 285

İşlev: Koruyucu, tamponlayıcı madde. Mikroorganizmaların gelişimini önler ve pH'ı kontrol etmeye yardımcı olur.

Kaynak: Doğada bulunan minerallerden elde edilir; genellikle boraks yataklarından çıkarılır. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Balık ürünleri (konserve balık, balık yumurtası), kavanozlanmış sebzeler, bazı hamur işleri (özellikle belirli ülkelerde), kuru meyveler (bazı durumlarda mantar gelişmesini önlemek için).

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketimi toksik olabilir. Üreme sistemi üzerinde olumsuz etkilere sahip olabileceği ve bazı durumlarda organ hasarına yol açabileceği bildirilmiştir. Avrupa Birliği, günlük alım miktarı için sınırlamalar getirmiştir. Hamile ve emziren kadınlar, çocuklar ve böbrek rahatsızlığı olan kişiler için risk daha yüksektir. Fazla tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Uzun süreli maruz kalma, organ hasarına ve üreme problemlerine yol açabilir.

Alerji: Boraksa karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir, ancak bazı bireylerde deri reaksiyonlarına neden olabilir. Gerçek alerjiden çok daha sık olarak temas dermatiti görülür.

Detaylar: Sodyum tetraborat, doğal olarak oluşan bir mineraldir. Endüstriyel uygulamalarda yaygın olarak kullanılan bir kimyasaldır. Gıda endüstrisinde, özellikle belirli gıdaların raf ömrünü uzatmak için koruyucu madde olarak kullanılır. Boraks, doğada bulunan bor mineralinin bir bileşiğidir ve genellikle boraks yataklarından çıkarılır. Sentetik olarak da üretilebilmektedir. Gıda endüstrisinde kullanımı bazı ülkelerde düzenlenir ve sınırlandırılır.

İsim: Karbon dioksit

Ekod: E 290

İşlev: Gazlaştırıcı, asit düzenleyici, koruyucu

Kaynak: Doğal kaynaklardan elde edilir (fermantasyon, yanma vb.) veya sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, köpüklü şaraplar, bira, bazı fırın ürünlerinde hamur kabartıcı olarak, paketlenmiş gıdalarda koruyucu atmosfer oluşturucu olarak.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek konsantrasyonlarda solunması tehlikeli olabilir. Özellikle astım hastaları için risk oluşturabilir. Gazlı içeceklerin aşırı tüketimi, diş erozyonu ve şişkinliğe neden olabilir, ancak bu karbon dioksitin doğrudan bir etkisi değil, içeceklerin yapısıyla ilişkilidir.

Alerji: Alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Çok nadir durumlarda aşırı duyarlı kişilerde solunum yolu rahatsızlıklarına neden olabilir.

Detaylar: Karbondioksit (CO2), renksiz, kokusuz bir gazdır. Doğada yanma, solunum ve fermantasyon gibi süreçlerle doğal olarak oluşur. Gıda endüstrisinde gazlaştırıcı, asit düzenleyici ve koruyucu olarak kullanılır. Gazlı içeceklerde kabarcıklar oluşturur ve bazı ürünlerde pH'ı düzenlemeye yardımcı olur. Ayrıca, gıdaların oksidasyonunu önlemek için koruyucu atmosfer ambalajlarında kullanılır. Sentetik olarak üretilebildiği gibi, doğal kaynaklardan da elde edilebilir.

İsim: Malik asit

Ekod: E 296

İşlev: Asitlik düzenleyici, tatlandırıcı, aroma arttırıcı

Kaynak: Hem doğal kaynaklardan (örneğin, elma, üzüm, kiraz gibi meyvelerden elde edilir) hem de sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, gazlı içecekler, şekerlemeler, reçeller, turşular, şaraplar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi diş minesine zarar verebilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde mide rahatsızlığına neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından güvenli kabul edilen miktarlarda kullanımı sorun teşkil etmez.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle cilt döküntüsü, kaşıntı veya solunum problemleri şeklinde ortaya çıkar. Ancak malik asit alerjisi oldukça nadirdir.

Detaylar: Malik asit, birçok meyvede doğal olarak bulunan bir organik asittir. Sentetik olarak da üretilebilir. Gıdalara eklendiğinde ekşi bir tat verir ve aynı zamanda bir asitlik düzenleyici olarak işlev görür. Tat ve aroma profilini geliştirmek için kullanılır. Sentetik üretimi genellikle maleik anhidritin hidrolizasyonunu içerir.

İsim: Fumarik asit

Ekod: E 297

İşlev: Asitlik düzenleyici, tatlandırıcı.

Kaynak: Hem sentetik olarak üretilebilir hem de doğal olarak bazı bitkilerde (örneğin, bazı liken türleri, fümelikotu) bulunur. Endüstriyel üretim genellikle sentetiktir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, gazlı içecekler, şekerlemeler, unlu mamuller, soslar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketilmesi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Özellikle mide problemleri olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş güvenli günlük alım miktarı mevcuttur. Özellikle prematüre bebekler ve bazı gastrointestinal sorunları olan kişiler için sınırlamalar önerilebilir.

Alerji: Fumarik aside karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, herhangi bir gıda katkı maddesinde olduğu gibi, bireysel hassasiyetler görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kaşıntı, kızarıklık, şişme, nefes darlığı vb. sayılabilir.

Detaylar: Fumarik asit, bir dikarboksilik asittir. Sentetik olarak maleik anhidritin izomerizasyonu ile üretilir. Doğada da bazı bitkilerde bulunur. Asitliği düzenlemek ve hafif ekşi bir tat vermek için kullanılır. Gıdalara karakteristik bir keskinlik katabilir. Maleik asidin izomeridir (aynı kimyasal formüle sahip, farklı yapıya sahip molekül). Üretimi oldukça basit ve ucuzdur, bu nedenle yaygın olarak kullanılır.

İsim: Askorbik asit

Ekod: E 300

İşlev: Antioksidan, renk koruyucu (özellikle meyve ve sebzelerde renk solmasını önler), emülgatör (bazı durumlarda), tatlandırıcı (az miktarda), ve aroma arttırıcı olarak kullanılır.

Kaynak: Bitkisel; genellikle şeker kamışı, mısır veya diğer bitkilerden elde edilir. Ayrıca mikrobiyolojik fermantasyon yoluyla da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, konserve meyveler ve sebzeler, işlenmiş etler, unlu mamuller, içecekler, dondurulmuş yiyecekler, vitamin takviyeleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlar mide bulantısı, ishale ve baş ağrısına neden olabilir. Nadir durumlarda, aşırı tüketim böbrek taşları riskini artırabilir. Güvenli günlük alım miktarı belirlenmemiştir ancak gıda maddelerinde kullanılan miktarlar genellikle güvenli sınırlardadır. Ayrıca, demir emilimini artırıcı etkisi vardır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında döküntü, kaşıntı, şişme ve solunum sorunları olabilir.

Detaylar: Askorbik asit, C vitamini olarak da bilinen bir antioksidandır. Kimyasal olarak bir şeker türevidir. Doğal olarak bazı meyve ve sebzelerde bulunur. Endüstriyel olarak, genellikle fermantasyon veya sentetik yöntemler ile üretilir. Antioksidan özelliği sayesinde gıdaların oksidasyonunu ve dolayısıyla renk, koku ve tat bozulmasını önler. Ayrıca, bazı gıdalarda renk koruyucusu ve emülgatör olarak da görev yapar.

İsim: Sodyum askorbat

Ekod: E 301

İşlev: Antioksidan, renk koruyucusu

Kaynak: Sentetik veya doğal kaynaklardan elde edilen L-askorbik asitten (C vitamini) türetilir. Doğal kaynaklar meyve ve sebzelerden elde edilebilirken, büyük ölçekli üretim genellikle sentetik yollarla gerçekleştirilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, dondurulmuş meyveler, işlenmiş et ürünleri, fırınlanmış ürünler, konserve sebzeler, patates kızartması

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlar ishale neden olabilir. Bazı kişilerde mide bulantısı ve kusmaya yol açabilir. Doz sınırlamaları, genellikle günlük C vitamini alım limitlerine bağlı olarak belirlenir. Özellikle böbrek sorunları olan kişilerin yüksek doz alımından kaçınmaları önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişme bulunabilir. Sodyum askorbat, C vitamini alerjisi olan kişilerde reaksiyona neden olabilir.

Detaylar: Sodyum askorbat, askorbik asidin (C vitamini) sodyum tuzudur. Antioksidan özellikleri sayesinde gıdaların oksidasyonunu ve renk bozulmasını önler. Sentetik olarak üretilebilir veya doğal kaynaklardan elde edilebilir. Gıdalarda genellikle C vitamini takviyesi olarak da kullanılır. Gıda endüstrisinde oksidasyonu önlemek ve gıdaların raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Sodyum askorbatın askorbik aside göre daha iyi çözünürlüğü vardır, bu nedenle birçok gıda ürününde tercih edilir.

İsim: Kalsiyum askorbat

Ekod: E 302

İşlev: Antioksidan, koruyucu.

Kaynak: Sentetik veya bitkisel kaynaklardan (örneğin, şeker kamışı veya mısır nişastası) elde edilen askorbik asitten üretilen bir kalsiyum tuzudur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, konserve sebzeler, hazır yiyecekler, tahıl ürünleri, et ve et ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlar ishal veya mide rahatsızlığına neden olabilir. Fazla C vitamini alımı, bazı bireylerde böbrek taşlarının oluşum riskini artırabilir. Günlük güvenli kullanım miktarı belirlenmemiştir, fakat yüksek dozlardan kaçınılmalıdır. AB tarafından günlük alım için belirli bir üst sınır belirlenmemiştir, ancak genellikle günlük C vitamini alımının 2000 mg'ı aşmaması önerilir.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüleri, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: Kalsiyum askorbat, askorbik asidin (C vitamini) kalsiyum tuzudur. Askorbik asit, genellikle meyve ve sebzelerde bulunan doğal bir antioksidandır. Kalsiyum askorbat, gıdalardaki oksidasyonu önleyerek tazeliklerini ve renklerini korur. Sentetik olarak üretilebileceği gibi, doğal kaynaklardan da elde edilebilir. İşlem genellikle askorbik aside kalsiyum hidroksit eklenmesiyle yapılır. Suda iyi çözünür.

İsim: Askorbik asidin yağ asidi esterleri

Ekod: E 304

İşlev: Antioksidan, koruyucu.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen askorbik asit ve yağ asitlerinden elde edilir. Yağ asitleri bitkisel kaynaklı olabilir (örneğin, palm yağı, ayçiçek yağı).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar içeren gıdalar (margarin, tereyağı, mayonez), işlenmiş meyve suları, kurutulmuş meyveler, patates kızartması.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketimi mide rahatsızlığına neden olabilir. AB tarafından belirlenen günlük alım miktarı sınırlaması bulunmamaktadır, ancak ‘iyi üretim uygulamaları’ çerçevesinde kullanım miktarı sınırlandırılır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişlik yer alabilir.

Detaylar: Askorbik asidin yağ asidi esterleri, askorbik asidin (C vitamini) çeşitli yağ asitleriyle esterleştirilmesiyle elde edilir. Bu işlem, askorbik asidin yağda çözünürlüğünü artırır ve antioksidan özelliğini yağlı ortamlarda daha etkili hale getirir. Bu sayede yağların oksidasyonunu (yani bozulmasını) geciktirir ve raf ömrünü uzatır. Farklı yağ asitleri kullanılarak farklı esterler elde edilebilir. Kullanılan yağ asidine bağlı olarak farklı özelliklere sahip olabilirler.

İsim: Tokoferolce zengin ekstrakt

Ekod: E 306

İşlev: Antioksidan. Yağların ve yağlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatır, renk ve koku bozulmasını engeller.

Kaynak: Bitkisel. Genellikle ayçiçeği, soya fasulyesi, pamuk tohumu ve kanola gibi bitkilerin yağlarından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Bitkisel yağlar, margarinler, tahıllar, kuruyemişler, dondurulmuş gıdalar, işlenmiş et ürünlerinde (örneğin sosislerde) antioksidan olarak kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Tokoferol, E vitamini olarak da bilinen bir antioksidandır. Yüksek miktarlarda alındığında mide bulantısı, ishal gibi yan etkiler görülebilir. Ancak bu miktarlara günlük besin tüketimiyle ulaşmak zordur. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanımı hakkında doktor tavsiyesi alınması önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişme olabilir.

Detaylar: E 306, bitkisel yağlardan ekstraksiyon yöntemiyle elde edilen, tokoferol (E vitamini) bakımından zengin bir karışımdır. Farklı bitkisel kaynaklardan elde edildiği için bileşimi değişkenlik gösterebilir. Ana bileşenleri alfa, beta, gama ve delta tokoferollerdir. Antioksidan özelliği, yağların oksidasyonunu engelleyerek gıdaların raf ömrünü uzatmada etkilidir. Bu nedenle özellikle yağlı gıdaların korunmasında yaygın olarak kullanılır.

İsim: Alfa-tokoferol

Ekod: E 307

İşlev: Antioksidan

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla soya fasulyesi yağı, ayçiçek yağı, pamuk tohumu yağı gibi bitkisel yağlardan elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar içeren gıdalar (margarin, bitkisel yağlar, cipsler, işlenmiş gıdalar), tahıllar, unlu mamüller, dondurulmuş gıdalar.

Sağlık: Alfa-tokoferol, vücutta antioksidan olarak görev yapar ve serbest radikallerle savaşır. Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda alındığında mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Güvenli kullanım limiti, günlük alım miktarı için bir üst sınır belirlenmemesine bağlı olarak, genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozlar istenmeyen etkilere yol açabilir. Gebelik ve emzirme döneminde uzman tavsiyesi almak önemlidir.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı ve anafilaksi olabilir.

Detaylar: Alfa-tokoferol, E vitamini'nin bir formudur. Bitkisel yağlardan ekstraksiyon veya sentetik yöntemlerle elde edilebilir. Antioksidan özelliği sayesinde gıdaların raf ömrünü uzatır ve oksidasyon nedeniyle oluşan kötü kokuların ve tat bozukluklarının önüne geçer. Gıdalarda, yağların oksidasyonunu önlemek ve raf ömrünü uzatmak amacıyla kullanılır. Sentetik olarak üretilen alfa-tokoferol, bitkisel kaynaklı alfa-tokoferolden kimyasal olarak ayırt edilemez.

İsim: Gama-tokoferol

Ekod: E 308

İşlev: Antioksidan

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla ayçiçeği, soya fasulyesi ve diğer bitkisel yağlardan elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Bitkisel yağlar, margarinler, hazır gıdalar (özellikle yağ içeriği yüksek olanlar), tahıllar, bebek mamaları.

Sağlık: Gama-tokoferol, E vitamini'nin bir türüdür ve antioksidan özelliği sayesinde hücreleri serbest radikallerin zararlı etkilerinden korur. Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozların bazı yan etkilere (mide bulantısı, ishal gibi) neden olabileceği belirtilmiştir. Güvenli kullanım limitleri gıda standartları tarafından belirlenir ve bu limitlerin altında tüketildiğinde sağlık açısından olumsuz bir etki beklenmez.

Alerji: Nadir durumlarda, özellikle soya fasulyesinden elde edilen gama-tokoferol, soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve şişme yer alabilir.

Detaylar: Gama-tokoferol, E vitamini'nin dört izomerinden biridir (alfa, beta, gama ve delta-tokoferol). Diğer E vitamini izomerleri gibi, güçlü bir antioksidandır ve lipit peroksidasyonunu engellemeye yardımcı olur. Bu, gıdaların raf ömrünü uzatır ve yağların bozulmasını önler. Bitkisel yağlardan ekstraksiyon ve rafinasyon işlemleriyle elde edilir. İşlem sırasında, diğer E vitamini izomerleri ve diğer bileşenler de elde edilebilir. Saf gama-tokoferol olarak da izole edilebilir.

İsim: Delta-tokoferol

Ekod: E 309

İşlev: Antioksidan

Kaynak: Sentetik veya bitkisel yağlardan ekstraksiyon ile elde edilebilir. Sentetik üretim daha yaygındır.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar içeren gıdalar (margarin, bitkisel yağlar, işlenmiş gıdalar), tahıl ürünleri, hazır kahvaltılık gevrekler, kuruyemişler

Sağlık: Delta-tokoferol, E vitamini'nin bir formudur ve antioksidan özelliği sayesinde hücre hasarını önlemeye yardımcı olur. Ancak, yüksek dozlarda alınması bazı yan etkilere neden olabilir. Bunlar mide bulantısı, baş ağrısı, yorgunluk ve ishal içerebilir. Güvenli kullanım limitleri, günlük tüketim miktarı açısından belirlenmiş olup, bu limitlerin üzerindeki tüketim zararlı olabilir. Uzun süreli yüksek doz kullanımı karaciğer üzerinde olumsuz etkiler oluşturabilir. Hamileler ve emziren anneler için güvenlik konusunda net bir konsensus bulunmamaktadır; bu nedenle bu grupların dikkatli olması ve aşırı tüketimden kaçınması önerilir.

Alerji: Delta-tokoferolün alerjik reaksiyonlara neden olduğu çok nadirdir. Ancak, E vitamini'nin bazı formlarına alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve şişme şeklinde ortaya çıkar.

Detaylar: Delta-tokoferol, E vitamini'nin sekiz farklı izomerinden biridir. Antioksidan özelliği, serbest radikallerle savaşarak hücre hasarını önlemesine dayanır. Yağda çözünen bir vitamindir ve vücutta yağ dokusunda depolanır. Gıdalarda stabilizatör olarak kullanılır, yağların oksidasyonunu geciktirir ve raf ömrünü uzatır. Hem sentetik olarak üretilebilir hem de bitkisel yağlardan (ayçiçeği, soya gibi) ekstraksiyon yoluyla elde edilebilir. Sentetik üretimin detayları, kullanılan kimyasal reaksiyonlara ve kullanılan başlangıç maddelerine göre değişir. Bitkisel kaynaklı üretimde ise, bitkisel yağların rafine edilmesi ve fraksiyonel damıtma gibi yöntemlerle ayrıştırılması kullanılır.

İsim: Propil gallat

Ekod: E 310

İşlev: Antioksidan

Kaynak: Sentetik olarak elde edilir. Gallik asidin propil esteridir. Gallik asit bazı bitkilerde doğal olarak bulunur, ancak E310 sentetik yoldan üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar içeren gıdalar (bitkisel yağlar, margarinler, cipsler, kuruyemişler), işlenmiş et ürünlerinde, sakızlarda ve diğer işlenmiş gıdalarda oksidasyonu önlemek için kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlarda tüketildiğinde mide bulantısı, kusma ve ishal gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Bazı çalışmalarda, özellikle yüksek dozlarda tüketildiğinde, karaciğer ve böbrek üzerinde olumsuz etkileri olduğu bildirilmiştir. AB ve diğer birçok ülke tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir ve bu limitlerin altında tüketilmesi güvenli kabul edilir.

Alerji: Propil gallata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyonlar varsa, deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri gibi belirtiler görülebilir.

Detaylar: Propil gallat, gallik asidin propil esteridir. Gallik asit, birçok bitkinin yapraklarında, kabuklarında ve meyvelerinde doğal olarak bulunur, ancak E310, sentetik olarak gallik asitin propille esterifikasyonu ile üretilir. Başlıca işlevi, yağların ve yağlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatmaktır. Bu, gıdaların bozulmasını ve küflenmesini geciktirir ve yağların acılaşmasını önler. Antioksidan özellikleri nedeniyle, gıdalarda istenmeyen renk değişikliklerini ve aroma kaybını da engeller.

İsim: Eritorbik asit

Ekod: E 315

İşlev: Antioksidan. Gıdaların oksidasyonunu önleyerek renk, koku ve tat bozulmasını geciktirir.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir. Genellikle D-sorbitol'den kimyasal sentezle elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, reçeller, turşular, konserve sebzeler, işlenmiş et ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara sebep olabilir. Günlük alım miktarı için belirlenmiş bir üst limit bulunmamaktadır, ancak aşırı tüketiminin olumsuz etkiler yaratabileceği göz önünde bulundurulmalıdır. Hamileler ve emziren anneler için güvenilirliği tam olarak araştırılmamıştır, bu yüzden dikkatli tüketilmelidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kaşıntı, kızarıklık, şişme ve solunum güçlüğü yer alabilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) çok nadir görülür.

Detaylar: Eritorbik asit, askorbik asidin (C vitamini) bir izomeridir. Antioksidan özelliği sayesinde gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatır ve renk, tat ve koku bozulmasını geciktirir. Sentetik olarak üretildiği için doğal kaynaklardan elde edilen bir madde değildir. Gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılır ve genellikle güvenli kabul edilmesine rağmen aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. D-sorbitol'ün fermantasyonu veya kimyasal sentezi ile üretilir.

İsim: Sodyum eritorbat

Ekod: E 316

İşlev: Antioksidan. Gıdaların oksidasyonunu ve bozulmasını önleyerek raf ömrünü uzatır, renk bozulmasını engeller.

Kaynak: Sentetik. Eritorbik asidin sodyum tuzu şeklinde üretilir. Eritorbik asit, doğal olarak bazı bitkilerde bulunur, ancak E316 için kullanılan miktar sentetik yolla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Konserve meyve ve sebzeler, işlenmiş et ürünler, dondurulmuş gıdalar, içecekler (özellikle meyve suları).

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında mide bulantısı ve ishale neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından günlük alım miktarı için belirlenmiş bir üst limit bulunmamaktadır, ancak aşırı tüketiminin sağlığa zararlı olabileceği düşünülmektedir.

Alerji: Eritorbik asit ve sodyum eritorbata alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon gösteren kişilerde genellikle cilt reaksiyonları, solunum yolu sorunları veya gastrointestinal sorunlar gözlemlenir.

Detaylar: Sodyum eritorbat, eritorbik asidin sodyum tuzudur. Eritorbik asit, L-askorbik aside (C vitamini) yapısal olarak benzer bir organik asittir. Antioksidan özelliği sayesinde gıdaların oksidasyonunu ve dolayısıyla renk, koku ve tat bozulmasını engeller. Sentetik olarak, D-sorbitol'den başlayarak kimyasal reaksiyonlar yoluyla üretilir. Gıda endüstrisinde özellikle meyve ve sebzelerin renklerini korumak ve raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Ayrıca, et ürünlerinde renk tutma özelliği ve nitrozamin oluşumunu azaltma özelliğinden dolayı kullanılır.

İsim: Tersinir-bütil hidrokinon (TBHQ)

Ekod: E 319

İşlev: Antioksidan, koruyucu. Yağların ve yağlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatır ve küflenmeyi, acılaşmayı engeller.

Kaynak: Sentetik. Petrokimyasal kaynaklardan elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Patates kızartması, kuruyemişler (özellikle fıstık ezmesi ve cips), işlenmiş tahıllar, dondurulmuş gıdalar, yağlar ve margarinler.

Sağlık: TBHQ'nun yüksek dozlarda tüketilmesi mide bulantısı, kusma, baş dönmesi, işitme kaybı ve halüsinasyon gibi yan etkilere neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından izin verilen günlük alım miktarı sınırlandırılmıştır. Uzun süreli ve yüksek doz etkileri tam olarak bilinmemektedir. Hamile ve emziren kadınlar, çocuklar ve bazı sağlık sorunları olan kişiler için güvenli kullanım limitleri daha düşük olabilir. Kanser riskine dair kesin bir kanıt olmamakla birlikte, bazı çalışmalar sınırlı bir ilişki olduğunu öne sürmektedir. Bu çalışmalar genellikle yüksek dozları içerdiği için, günlük alım miktarına bağlı kalındığında önemli bir risk oluşturmaz.

Alerji: TBHQ'nun alerjik reaksiyonlara neden olduğuna dair yaygın kanıt yoktur. Ancak, nadir durumlarda bazı kişilerde cilt reaksiyonlarına veya diğer alerjik belirtilere neden olabilir.

Detaylar: TBHQ, bütil grubu ile modifiye edilmiş bir hidrokinon türevidir. Petrokimyasal kaynaklardan sentetik olarak üretilir. Yağların ve yağlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek, yağ asitlerinin bozulmasını ve kötüleşmesini engeller, böylece ürünlerin raf ömrünü uzatır ve daha uzun süre taze kalmasını sağlar. Bu özelliği nedeniyle, işlenmiş gıdalarda yaygın olarak kullanılır. Güvenli kullanım seviyeleri, farklı ülkelerde farklılık gösterebilir ve düzenleyici kurumlar tarafından belirlenir.

İsim: Bütillendirilmiş hidroksianisol (BHA)

Ekod: E 320

İşlev: Antioksidan. Yağların ve yağ içeren gıdaların oksidasyonunu ve dolayısıyla küflenmeyi, bozulmayı ve kötü kokuyu önler. Renk ve lezzet bozulmasını geciktirir.

Kaynak: Sentetik. Petrokimyasal kaynaklardan elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar, margarinler, cipsler, tahıllar, sakızlar, işlenmiş etler, hayvan yemleri.

Sağlık: Yüksek dozda tüketilmesi durumunda bazı olumsuz etkileri olabilir. Kanser riskini artırdığına dair bazı çalışmalar mevcuttur, ancak bu çalışmaların sonuçları tartışmalıdır ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Kızarıklık, mide bulantısı, kusma gibi yan etkiler bildirilmiştir. EFSA (Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu) tarafından belirlenen günlük alım miktarının altında tüketildiğinde güvenli olduğu kabul edilir. Gebe kadınlar ve emziren annelerin BHA tüketimini sınırlandırması önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı sayılabilir.

Detaylar: Bütillendirilmiş hidroksianisol (BHA), iki izomerden (BHA 2 ve 3) oluşan bir antioksidandır. Petrokimyasal kaynaklardan elde edilir ve genellikle 2- ve 3-tersiyer bütil-4-hidroksianizolün bir karışımı olarak kullanılır. Yağların ve yağlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatır. Oksidasyon, gıdaların kötü kokmasına, acılaşmasına ve renginin bozulmasına neden olur. BHA, oksidasyon reaksiyonlarını engelleyerek bu sorunları önler. BHA, birçok ülkede gıda katkı maddesi olarak onaylanmıştır, ancak kullanımı ve güvenilirliği konusunda bazı tartışmalar mevcuttur.

İsim: Bütillendirilmiş hidroksitoluen (BHT)

Ekod: E 321

İşlev: Antioksidan. Yağların ve yağ bazlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek bozulmalarını (bayatlamayı, küflenmeyi, renk ve tat değişikliklerini) geciktirir.

Kaynak: Sentetik.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar, margarinler, cipsler, hazır kahvaltılık gevrekler, sakızlar, dondurulmuş gıdalar, paketlenmiş kuru gıdalar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı olumsuz sağlık etkilerine neden olabilir. Baş ağrısı, mide bulantısı, kusma, ishal gibi gastrointestinal sorunlara ve alerjik reaksiyonlara yol açabileceği rapor edilmiştir. Uzun süreli ve yüksek dozda maruz kalmanın karaciğer ve böbrek üzerindeki etkileri hakkında sınırlı veri bulunmaktadır. Dünya Sağlık Örgütü (WHO) ve Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından kabul edilebilir günlük alım miktarları belirlenmiştir ve bu miktarlar altında tüketiminin zararlı olduğu düşünülmemektedir.

Alerji: Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, şişme gibi belirtilerle kendini gösterir. Ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) nadirdir.

Detaylar: BHT, p-metil-tersiyer-bütilfenol olarak da bilinen sentetik bir antioksidandır. Petrol ürünleri bazlı hammaddelerden sentezlenir. Yağların ve yağ bazlı gıdaların oksidasyonunu önleyerek raf ömrünü uzatır. Gıdaların yanı sıra kozmetik ürünlerinde, plastiklerde ve kauçuklarda da koruyucu olarak kullanılır. Suda çözünmez ancak yağlarda çözünür.

İsim: Lesitinler

Ekod: E 322

İşlev: Emülgatör, antioksidan, nemlendirici

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla soya fasulyesi, ayçiçeği, kanola, pamuk tohumu), hayvansal (yumurta sarısı)

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, margarin, mayonez, ekmek, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketilmesi ishal, mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir. Soya lesitini alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Bazı çalışmalar, yüksek lesitin alımının kalp sağlığı üzerinde olumsuz etkilerinin olabileceğini öne sürmektedir, ancak bu konuda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Soya lesitini alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlar (cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı gibi) gözlenebilir. Yumurta lesitini alerjisi olanlarda da alerjik reaksiyon riski mevcuttur.

Detaylar: Lesitinler, fosfolipidlerin bir karışımıdır ve hücre zarlarının ana bileşenlerinden biridir. Soya fasulyesi, ayçiçeği, kanola ve yumurta sarısı gibi çeşitli kaynaklardan elde edilebilir. Endüstriyel olarak, soya lesitini en yaygın kullanılanıdır. Rafinasyon işlemleri, lesitinin saflığını ve özelliklerini iyileştirmek için kullanılır. Lesitinler, gıdalarda yağ ve su fazlarının karışmasını sağlayan emülgatör görevi görürler. Ayrıca, gıdalara nem kazandıran ve oksidasyonunu geciktiren bir antioksidan etkiye sahiptirler. Lesitin, gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılır çünkü emülsiyonları stabilize ederek, ürünlerin kıvamını, dokusunu ve raf ömrünü iyileştirmeye yardımcı olur.

İsim: Yulaf lesitini

Ekod: E 322a

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (yulaf bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Unlu mamuller (kek, kurabiye, ekmek), çikolata, margarin, mayonez

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Ancak, günlük tüketimde bu tür sorunlar nadiren görülür. AB tarafından güvenli kullanım miktarı belirlenmiştir ve bu miktarlara uyulduğu sürece sağlık riski düşük kabul edilir.

Alerji: Yulaf alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı gibi belirtilerle ortaya çıkabilir.

Detaylar: Yulaf lesitini, yulaf bitkisinin tohumlarından elde edilen bir fosfolipit karışımıdır. Emülgatör olarak işlev görür; yani suda ve yağda çözünebilen maddeleri birbirine karıştırmaya yardımcı olur. Bu özelliği sayesinde gıdalarda homojen bir yapı oluşturulmasını sağlar ve raf ömrünü uzatmaya katkıda bulunur. Kimyasal olarak işlenmemiş veya minimum işlenmiş yulaf tanelerinden elde edilir. Rafinasyon işlemleri sırasında çözücüler kullanılmaz. Diğer lesitin türlerine (soya lesitini gibi) göre daha az alerjik reaksiyon riski taşır çünkü yulaf alerjisi soya alerjisine göre daha az yaygındır.

İsim: Sodyum laktat

Ekod: E 325

İşlev: Asitlik düzenleyici, nemlendirici, tatlandırıcı.

Kaynak: Laktati fermente edilmiş sütten veya bitkisel kaynaklardan (örneğin, şeker pancarı, şeker kamışı) elde edilen laktik asidin sodyum tuzudur. Genellikle fermantasyon yoluyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, peynir, et ürünleri, şekerlemeler, içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından güvenli olarak kabul edilen günlük alım limiti belirlenmemiştir, ancak genellikle ADI (Acceptable Daily Intake - Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) değerlendirmelerine tabi tutulmaz, çünkü yüksek konsantrasyonlarda bile toksik etkisi göstermez.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir, ancak yaygın değildir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, şişlik gibi belirtilerle ortaya çıkar. Laktoz intoleransı olan kişilerde herhangi bir problemi tetiklemez, çünkü işlem sırasında laktoz ortadan kaldırılmıştır.

Detaylar: Sodyum laktat, laktik asidin sodyum tuzudur. Laktik asit, çeşitli mikroorganizmalar tarafından şekerlerin fermantasyonu yoluyla üretilir. Sodyum laktat, genellikle bakteri fermantasyonu ile elde edilir. Bu işlem sırasında şekerler (örneğin, glikoz) laktik aside dönüştürülür ve daha sonra sodyum hidroksit ile reaksiyona sokulup sodyum laktat elde edilir. Nem tutucu özelliği sayesinde gıdaların raf ömrünü uzatır ve yumuşak bir tat katar.

İsim: Potasyum laktat

Ekod: E 326

İşlev: Asitlik düzenleyici, koruyucu, nemlendirici.

Kaynak: Süt asidinin potasyum tuzudur. Genellikle laktik asit bakterilerinin şeker fermantasyonu ile üretilir. Bitkisel kaynaklı şekerler kullanılarak üretilen potasyum laktat helal kabul edilirken, hayvansal kaynaklı şekerler kullanılarak üretilenler şüpheli olabilir.

Helallik: Şüpheli (Üretim kaynağına bağlı)

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, fırıncılık ürünleri, et ürünleri, peynir, dondurma, şekerlemeler, içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde hafif laksatif etkiye sahip olabilir. AB tarafından belirlenen günlük alım miktarı sınırlandırılmamıştır ancak güvenli kullanım için genellikle gıda ürünlerindeki miktarı sınırlıdır. Özel sağlık sorunları olan kişilerin tüketimi öncesinde doktorlarına danışmaları önerilir.

Alerji: Laktoza alerjisi olan kişilerde potansiyel alerjik reaksiyonlara neden olabilir ancak, laktoz içeriğinin çok düşük olması nedeniyle bu nadirdir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı gibi belirtiler gösterir.

Detaylar: Potasyum laktat, laktik asidin potasyum tuzudur. Laktik asit, çeşitli bakterilerin şekerleri fermente etmesiyle üretilir. Bu işlem genellikle bitkisel kaynaklı şekerler (örneğin mısır şurubu, pancar şekeri) kullanılarak gerçekleştirilir. Ancak, hayvansal kaynaklı şekerler kullanılarak üretimi de mümkündür, bu durum helallik açısından şüphe oluşturur. Potasyum laktat, gıdalara eklendiğinde asitliği düzenler, raf ömrünü uzatır ve nem tutma özelliği sağlar. Piyasada bulunan potasyum laktatın büyük çoğunluğu bitkisel kaynaklıdır, ancak ürün etiketini kontrol etmek ve üretim kaynağını doğrulamak önemlidir.

İsim: Kalsiyum Laktat

Ekod: E 327

İşlev: Asitlik düzenleyici, şelatlayıcı ajan (metal iyonlarını bağlayarak reaksiyonları önler), stabilizatör

Kaynak: Laktik asit bakterilerinin laktoz fermentasyonu ile elde edilir. Laktoz, süt şekeridir. Dolayısıyla bitkisel veya hayvansal kaynaklı sütten elde edilebilir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, peynir, et ürünleri, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda mide rahatsızlığına neden olabilir. Özellikle laktoza karşı intoleransı olan kişilerde sorunlara yol açabilir. Güvenli kullanım limitleri Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenir ve ürün bazlıdır.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Laktoz intoleransı olan kişilerde sindirim sorunlarına yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kusma ve ishal bulunabilir.

Detaylar: Kalsiyum laktat, kalsiyum iyonları ve laktat iyonlarından oluşan bir tuzdur. Laktik asit, süt ve diğer fermente gıdalarda doğal olarak bulunan bir organik asittir. Kalsiyum laktat, laktik asitin kalsiyum tuzudur. Süt fermantasyonunda oluşan laktik asidin kalsiyum hidroksit veya kalsiyum karbonat ile reaksiyona sokulmasıyla elde edilir. Hayvansal kaynaklı sütten elde edilen laktoza dayalı olarak üretilen kalsiyum laktat, helal sertifikalı olması durumunda helal kabul edilirken, helal sertifikası yoksa ve bitkisel kaynaklı olduğu net bir şekilde belirtilmediyse şüpheli olarak değerlendirilir. Bitkisel kaynaklı alternatifler de mevcuttur.

İsim: Sitrik asit

Ekod: E 330

İşlev: Asitlik düzenleyici, antioksidan, koruyucu

Kaynak: Genellikle şeker kamışı veya şeker pancarı fermantasyonu ile elde edilir (bitkisel). Bazı durumlarda, küflerin metabolik aktiviteleri sonucu da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, şekerlemeler, reçeller, konserve ürünler, dondurulmuş meyveler

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi mide ekşimesi, diş minesine zarar verme ve diğer sindirim sorunlarına neden olabilir. Hassas bireylerde alerjik reaksiyonlar nadiren rapor edilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarları güvenli sınırlar içerisindedir.

Alerji: Çok nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler hafif mide rahatsızlığından kızarıklık ve kaşıntıya kadar değişebilir.

Detaylar: Sitrik asit, birçok meyve ve sebzede doğal olarak bulunan zayıf bir organik asittir. Endüstriyel üretimde, genellikle *Aspergillus niger* gibi küfler kullanılarak şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilir. Fermantasyon süreciyle şeker, sitrik aside dönüştürülür. Daha sonra saflaştırma işlemlerinden geçerek gıda katkı maddesi olarak kullanılır. Sitrik asit, hem asitliği düzenlemede hem de gıdaların raf ömrünü uzatmada etkilidir, ayrıca antioksidan özelliğe sahiptir.

İsim: Sodyum sitratlar

Ekod: E 331

İşlev: Asitlik düzenleyici, emülgatör, tamponlama ajanı, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Genellikle fermantasyon yoluyla üretilen sitrik asitten elde edilir. Sitrik asit, şeker kamışı, şeker pancarı veya meyvelerden elde edilebilir. Sodyum hidroksit ile nötrleştirilerek sodyum sitratlar elde edilir. Dolayısıyla hem bitkisel kaynaklı hammaddelerden elde edilir hem de kimyasal bir işlemle (nötralizasyon) üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, konserve yiyecekler (meyve suları, reçeller), peynir yapımı, dondurulmuş tatlılar, işlenmiş et ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Böbrek problemleri olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. ADI (Acceptable Daily Intake - Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiştir ve bu değerin altında tüketilmesi güvenli kabul edilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi semptomlarla kendini gösterir.

Detaylar: Sodyum sitratlar, sitrik asidin sodyum tuzlarıdır. Sitrik asit, limon, portakal gibi birçok meyvede doğal olarak bulunur. Endüstriyel olarak üretim genellikle şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilen şekerden fermantasyon yoluyla sitrik asit üretimini ve sonrasında sodyum hidroksit ile nötrleştirmeyi içerir. E331, üç farklı sodyum tuzu içerir: monosodyum sitrat, disodyum sitrat ve trisodyum sitrat. Bu tuzların farklı oranlarda kullanımı ürünün istenilen özelliklerine bağlıdır. Sodyum sitratlar gıdalarda asitlik düzenleyicisi, emülgatör, tamponlama ajanı ve şelatlayıcı ajan olarak kullanılır. Tamponlama özelliği, pH değerinin kontrol altında tutulmasına yardımcı olurken, şelatlama özelliği ise metal iyonlarının bağlanarak gıda ürünlerinin oksidasyonunu ve bozulmasını engellemeye yardımcı olur.

İsim: Potasyum sitratlar

Ekod: E 332

İşlev: Asit düzenleyici, tamponlayıcı, tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel kaynaklardan elde edilen sitrik asitten üretilir. Genellikle şeker pancarı veya mısır şuruplarından elde edilen sitrik asit kullanılır. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, reçeller, dondurulmuş gıdalar, şekerlemeler, et ürünlerinde renk stabilizatörü olarak

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi ishal gibi sindirim problemlerine neden olabilir. Böbrek yetmezliği olan kişilerde potasyum seviyelerini yükseltebileceğinden dikkatli kullanılmalıdır. AB ve FDA tarafından belirlenmiş güvenli günlük alım miktarları mevcuttur.

Alerji: Potasyum sitrat alerjik reaksiyonlara çok nadiren sebep olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle cilt döküntüsü, kaşıntı veya nefes darlığı şeklinde kendini gösterir. Nadir görülür ve ciddi alerjik reaksiyonlar ise oldukça nadirdir.

Detaylar: Potasyum sitrat, sitrik asidin potasyum tuzudur. Renksiz veya beyaz, kristalin bir tozdur. Suya kolayca çözünür ve hafif ekşi bir tada sahiptir. Gıdalarda asitliği düzenlemek, tamponlama etkisi sağlamak ve istenen bir tada ulaşmak için kullanılır. Ticari olarak üretilir ve gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılır. Bitkisel kaynaklardan elde edilen sitrik asitten kimyasal reaksiyonlar ile üretilir. Sentetik üretiminde de bazı hammaddeler bitkisel kaynaklı olsa da, reaksiyonlar tamamen sentetik yöntemlerle gerçekleştirilebilir.

İsim: Kalsiyum sitratlar

Ekod: E 333

İşlev: Asitlik düzenleyici, şelatlayıcı madde (metal iyonlarını bağlar), emülgatör, tamponlayıcı madde.

Kaynak: Genellikle meyve suyundan elde edilir, fakat sentetik olarak da üretilebilir. Bitkisel kaynaklı olarak limon, portakal gibi turunçgillerden elde edilen sitrik asidin kalsiyum tuzlarıdır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, marmelatlar, konserve ürünleri, peynir üretimi, süt ürünleri, fırıncılık ürünleri (kek, kurabiye)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishale neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiştir ve bu miktar altında tüketimi sağlık sorunlarına yol açması beklenmez. Ancak böbrek problemi olanlar için risk oluşturabilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir, ancak yaygın bir alerjen değildir. Alerjik reaksiyon belirtileri deri döküntüsü, kaşıntı, şişme olabilir.

Detaylar: Kalsiyum sitratlar, sitrik asidin kalsiyum tuzlarıdır. Sitrik asit, birçok meyve ve sebzede doğal olarak bulunur, özellikle limon ve portakal gibi turunçgillerde yüksek miktarda bulunur. Endüstriyel olarak ise şeker pancarı veya mısır nişastası fermantasyonu ile üretilir. Kalsiyum sitratlar, gıdalara eklenerek asitlik düzenlenmesi, emülsiyonların stabilize edilmesi, metal iyonlarının bağlanması ve ürün raf ömrünün uzatılması gibi çeşitli işlevler görür. Üç farklı tuz formu vardır: monokalsiyum sitrat, dikalsiyum sitrat ve trikalsiyum sitrat. Bunların her birinin farklı çözünürlük ve kullanım özellikleri vardır.

İsim: Tartarik asit (L(+)−)

Ekod: E 334

İşlev: Asitlik düzenleyici, antioksidan, koruyucu

Kaynak: Doğal olarak üzüm, birçok meyve ve bitkide bulunur. Endüstriyel üretimde, tartarik asit tuzlarından (örneğin, krema tartar) elde edilir. Ayrıca sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, şekerlemeler, fırıncılık ürünleri (kek, pasta), içecekler (meyve suları, gazlı içecekler), konserve ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde mide rahatsızlığına (bulantı, kusma, ishal) neden olabilir. FDA (ABD Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından belirli limitler dahilinde güvenli olarak kabul edilmektedir. Gebelikte ve emzirme döneminde aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Böbrek hastalığı olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.

Alerji: Tartarik aside nadir alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve cilt döküntüsü, kaşıntı veya şişmeyi içerebilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) çok nadir görülür.

Detaylar: Tartarik asit, iki enantiyomerden (L(+) ve D(−)) oluşan bir organik asittir. E 334 kodu, L(+) enantiyomerini ifade eder. Üzüm suyunda doğal olarak bulunur ve üzüm posasından elde edilir. Endüstriyel olarak, L(+) tartarik asit, genellikle kalsiyum tartaratın sülfürik asitle reaksiyonundan elde edilir. Sentetik üretim yöntemleri de mevcuttur ancak doğal kaynaklardan elde edilen tartarik asit daha yaygındır.

İsim: Sodyum tartaratlar

Ekod: E 335

İşlev: Asitlik düzenleyici, emülgatör, antioksidan, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Tartarik asidin sodyum tuzlarıdır. Genellikle üzüm suyundan veya diğer meyvelerden elde edilir. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye), dondurma, şekerlemeler, içecekler, reçeller, turşular.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde ishal veya mide rahatsızlığına neden olabilir. Hamile kadınlar ve emziren annelerin aşırı tüketiminden kaçınmaları önerilir. AB tarafından günlük alım sınırlaması belirlenmemiştir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüleri, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı bulunabilir.

Detaylar: Sodyum tartaratlar, tartarik asidin sodyum tuzlarıdır. Tartarik asit, üzüm, şeftali ve diğer bazı meyvelerde doğal olarak bulunur. Ticari olarak genellikle üzüm suyundan elde edilir. Tartarik asidin iki farklı sodyum tuzu vardır: Sodyum tartarat (E335i) ve potasyum sodyum tartarat (E336). Sodyum tartaratlar, gıdalarda asitlik düzenleyici, emülgatör, antioksidan ve şelatlayıcı ajan olarak kullanılır. Sentetik olarak da üretilebilseler de, doğal kaynaklardan elde edilmesi tercih edilir. Gıdalarda stabilitesini artırmada, renk ve lezzet korumada etkilidir.

İsim: Potasyum tartaratlar

Ekod: E 336

İşlev: Asitlik düzenleyici, tamponlama ajanı, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Genellikle üzümün işlenmesi sırasında oluşan tartarik asitten elde edilir. Dolayısıyla bitkisel kökenlidir. Ancak, bazı üretim süreçlerinde kimyasal işlemler de kullanılabildiğinden, tamamen doğal olduğunu söylemek yanlış olur. Üretim yöntemi kaynağı etkiler.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş hamur işleri, şekerlemeler, içecekler (özellikle gazlı içecekler), dondurulmuş gıdalar ve reçeller.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde, mide rahatsızlığına neden olabileceği bildirilmiştir. AB ve FDA tarafından belirlenen günlük alım limitleri dahilinde kullanımı güvenlidir. Özellikle böbrek yetmezliği olan kişilerin aşırı tüketiminden kaçınmaları önerilir.

Alerji: Potasyum tartaratlara karşı alerjik reaksiyonlar nadir görülür. Ancak, bazı bireylerde hafif gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kızarıklık, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı bulunabilir.

Detaylar: Potasyum tartaratlar, tartarik asidin potasyum tuzudur. Tartarik asit, üzüm ve diğer meyvelerde doğal olarak bulunur. Gıdalara asitlik düzenleyici olarak eklenerek, pH değerini dengeler ve istenen asitliği sağlar. Ayrıca, gıdaların raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur ve metal iyonlarını bağlayarak gıda renginin korunmasına katkıda bulunur. Endüstriyel üretimde, genellikle üzüm şırasının işlenmesi sırasında elde edilen tartarik asitten üretilir. Kimyasal sentez yöntemleriyle de üretilebilir, ancak genellikle daha doğal yöntemler tercih edilir.

İsim: Sodyum Potasyum Tartarat

Ekod: E 337

İşlev: Asitlik düzenleyici, şelatlayıcı ajan, emülgatör

Kaynak: Sentetik (tartarik asitten elde edilir). Tartarik asit doğal olarak bazı meyvelerde (üzüm, özellikle) bulunur ancak E337'nin ticari üretimi genellikle sentetik yollarla yapılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş ürünler (kekler, kurabiyeler), içecekler (gazlı içecekler, meyve suları), dondurulmuş ürünler, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishale neden olabilir. ADI (Acceptable Daily Intake - Günlük Kabul Edilebilir Alım) belirlenmiş olup, bu limitin altında tüketildiğinde sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi beklenmez. Hamilelik ve emzirme döneminde aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişlik ve solunum güçlüğü yer alabilir.

Detaylar: Sodyum potasyum tartarat, tartarik asidin bir tuzudur. Tartarik asit, üzüm gibi meyvelerde doğal olarak bulunan bir organik asittir. E337, tartarik asidin sodyum ve potasyum tuzlarının bir karışımıdır. Ticari üretimi genellikle, tartarik asitin sodyum hidroksit ve potasyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle gerçekleştirilir. Gıda ürünlerinde asitlik düzenleyici, emülgatör ve şelatlayıcı ajan olarak kullanılır. Asitlik düzenleyici olarak, gıdalara istenen pH seviyesini verir. Emülgatör olarak, yağ ve su gibi karışmayan maddelerin karışmasını sağlar. Şelatlayıcı ajan olarak, metal iyonlarını bağlar ve gıdaların oksidasyonunu önler, böylece raf ömrünü uzatır.

İsim: Fosforik asit

Ekod: E 338

İşlev: Asit düzenleyici, tamponlayıcı madde. pH'ı kontrol ederek gıdaların raf ömrünü uzatır ve istenen asitliği sağlar.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen fosforik asit, doğal olarak da bazı bitkilerde ve minerallerde bulunur. Ancak ticari kullanım için sentetik üretim tercih edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Gazlı içecekler, meyve suları, süt ürünleri, fırıncılık ürünleri, et ve balık ürünlerinde, şekerlemelerde ve diğer işlenmiş gıdalarda kullanılır.

Sağlık: Yüksek miktarlarda tüketilmesi diş minesini aşındırabilir ve mide rahatsızlıklarına yol açabilir. Fazla fosfor tüketimi kalsiyum emilimini engelleyebilir ve kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Genellikle düşük miktarlarda kullanıldığında güvenli kabul edilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen Günlük Kabul Edilebilir Alım Miktarı (ADI) mevcuttur. Bu limitlerin üzerindeki tüketim sağlığa zararlı olabilir.

Alerji: Fosforik asit genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Ancak, nadir durumlarda hassasiyet görülebilir.

Detaylar: Fosforik asit, renksiz, kokusuz ve oldukça aşındırıcı bir asittir. Ticari olarak genellikle fosfat cevherlerinin işlenmesiyle elde edilir. Gıdalarda asitlik düzenleyici, tamponlayıcı madde ve lezzet arttırıcı olarak kullanılır. Birçok işlenmiş gıdada, özellikle gazlı içeceklerde yaygın olarak bulunur.

İsim: Sodyum fosfatlar

Ekod: E 339

İşlev: Emülgatör, asitlik düzenleyici, kıvam arttırıcı, tampon madde.

Kaynak: Sentetik olarak fosforik asidin sodyum tuzları ile üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş peynirler, süt ürünleri, et ürünleri, fırıncılık ürünleri (kabartma tozlarında), içecekler (özellikle gazlı içeceklerde), konserve sebzeler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimde bazı olumsuz etkileri olabilir. Yüksek miktarlarda fosfor alımı, kalsiyum emilimini azaltarak kemik sağlığını olumsuz etkileyebilir. Böbrek sorunları olan kişiler için riskli olabilir. Günlük alım miktarı için güvenli üst sınırlar belirlenmiştir ve bu sınırlar ürün etiketlerinde belirtilmelidir. Gıda katkı maddesi olarak kullanılan miktarlarda genellikle zararlı etkiler görülmez.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes almada güçlük sayılabilir.

Detaylar: Sodyum fosfatlar, çeşitli sodyum tuzlarının bir karışımıdır (monosodyum fosfat, disodyum fosfat, trisodyum fosfat). Fosforik asidin nötralizasyonu ile elde edilirler. Gıdalara farklı işlevlerde kullanılırlar. Örneğin, emülgatör olarak yağ ve suyun karışmasını sağlar, asitlik düzenleyici olarak pH'ı dengeler, kıvam arttırıcı olarak ürünün kıvamını iyileştirir ve tampon madde olarak pH değişikliklerine karşı direnç sağlar. Sodyum fosfatlar, gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılır ve genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

İsim: Potasyum fosfatlar

Ekod: E 340

İşlev: Potasyum fosfatlar, gıdalarda tamponlama ajanı, emülgatör, kıvam arttırıcı, şelatlayıcı ajan ve asit düzenleyici olarak kullanılır. pH değerini kontrol ederek gıdaların raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Ayrıca, bazı ürünlerin tekstürünü ve görünümünü iyileştirmede rol oynar.

Kaynak: Potasyum fosfatlar genellikle fosforik asit ile potasyum hidroksitin reaksiyonu ile sentetik olarak üretilir. Doğal kaynaklardan elde edilmesi de mümkündür ancak ticari üretimde sentetik yöntem daha yaygındır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (peynir, süt tozu), et ürünleri (sosis, salam), fırınlanmış ürünler (kurabiye, kek), içecekler (gazlı içecekler, meyve suları), işlenmiş peynirler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak aşırı tüketimi bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, şişkinlik) yol açabilir. Böbrek sorunları olan kişilerin tüketiminde dikkatli olunmalıdır. FDA ve EFSA tarafından belirlenen günlük alım limitleri mevcuttur ve bu limitler içinde tüketildiğinde sağlık üzerinde olumsuz bir etki göstermesi beklenmez.

Alerji: Potasyum fosfatlara alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı kişilerde hafif sindirim problemlerine yol açabilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar bildirilmemiştir.

Detaylar: E 340, potasyumun fosforik asit ile oluşturduğu çeşitli tuzların genel adıdır. Bunlar arasında monopotasyum fosfat (E 340(i)), dipotasyum fosfat (E 340(ii)) ve tripotasyum fosfat (E 340(iii)) bulunur. Bu tuzların farklı oranlarda bulunması, gıdalarda istenen pH ve tamponlama kapasitesini sağlamak için kullanılır. Sentetik üretim prosesi genellikle fosforik asidin potasyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle gerçekleşir. Son ürün, gıda sektöründe yaygın olarak kullanılan beyaz kristal bir tozdur.

İsim: Kalsiyum fosfatlar

Ekod: E 341

İşlev: Emülgatör, asitlik düzenleyici, kabartıcı madde

Kaynak: Doğal kaynaklardan elde edilir; genellikle kemiklerden, mineral yataklarından veya fosfat kayaçlarından çıkarılır. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (peynir, yoğurt), fırın ürünleri (kurabiye, kek), işlenmiş etler, içecekler (tozlardan hazırlanan içecekler).

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında, bazı bireylerde ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Kalsiyum fosfatlar, kalsiyum takviyesi olarak da işlev görür, ancak aşırı tüketim böbrek taşlarına yol açabilir. Günlük alım miktarı için belirli bir sınırlama olmamakla birlikte, dengeli bir diyetin parçası olarak tüketilmesi önerilir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlara nadiren neden olur. Kalsiyum fosfatlara karşı alerjik reaksiyon gösteren kişilerde genellikle mide bulantısı, kusma ve ishal gibi semptomlar görülür.

Detaylar: Kalsiyum fosfatlar, kalsiyum ve fosforun farklı oranlarda birleşmesinden oluşan bir grup bileşiği kapsar. En yaygın olanları monokalsiyum fosfat (E341i), dikalsiyum fosfat (E341ii) ve trikalsiyum fosfat (E341iii)'dür. Gıdalarda kıvam düzenleyici, emülgatör, kabartıcı madde ve asitlik düzenleyici olarak kullanılırlar. Doğal kaynaklardan elde edildiğinde, mineral işleme ve saflaştırma süreçlerinden geçirilir. Sentetik üretimde ise fosforik asit ile kalsiyum bazlı bileşiklerin reaksiyonundan elde edilirler. Hayvansal kaynaklı kalsiyum fosfatların işlenmesi sürecinde herhangi bir hayvansal materyal kalmaz.

İsim: Magnezyum fosfatlar

Ekod: E 343

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, asitlik düzenleyici

Kaynak: Hem bitkisel hem de hayvansal kaynaklardan elde edilebilir. Genellikle fosfat cevherlerinden elde edilir. Hayvansal kaynaklı olanlar genellikle kemik külünden elde edilir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (süt tozu, yoğurt, peynir), unlu mamuller (kek, kurabiye), içecekler (meşrubat, süt içecekleri), işlenmiş et ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında ishal gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Günlük alım miktarı için belirlenmiş bir sınırlama bulunmamaktadır, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak bazı bireylerde hassasiyet görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri; mide bulantısı, kusma, ishal, karın ağrısı olabilir.

Detaylar: Magnezyum fosfatlar, magnezyumun fosforik asitle oluşturduğu tuzlardır. Çeşitli formları vardır (magnezyum fosfat, magnezyum dihidrogen fosfat, magnezyum hidrojen fosfat). Gıda endüstrisinde emülgatör, stabilizatör ve asitlik düzenleyici olarak kullanılır. Süt ürünlerinde kıvam artırıcı, unlu mamullerde kabarlaştırıcı olarak görev yapar. Hayvansal kaynaklı olanlar genellikle kemik külünden elde edilirken, bitkisel kaynaklı olanlar ise fosfat minerallerinden üretilir. Üretim yöntemine bağlı olarak helal sertifikasyonunun kontrol edilmesi önerilir.

İsim: Sodyum malatlar

Ekod: E 350

İşlev: Asitlik düzenleyici, tatlandırıcı, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir. Genellikle maleik anhidritin hidrolizinden elde edilir. Maleik anhidrit, benzen veya butadinden elde edilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, içecekler, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler, et ürünleri.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde ishal gibi sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir. ADI (Acceptable Daily Intake) değeri belirlenmiş olup, bu değerin altında tüketilmesi durumunda sağlık riski taşımaz.

Alerji: Sodyum malatlara karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hafif sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir.

Detaylar: Sodyum malatlar, malik asidin sodyum tuzlarından oluşan bir gruptur. Malik asit doğal olarak birçok meyve ve sebzede bulunur. E 350, genellikle sentetik olarak üretilir. Sodyum malatlar, gıdalara ekşiliği artırmak, tat profilini iyileştirmek ve raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Sodyum malatların üç farklı formu vardır: monosodyum malat, disodyum malat ve trisodyum malat. Bunlar, malik asidin farklı sayıda sodyum iyonu ile birleşmesiyle oluşur.

İsim: Potasyum malat

Ekod: E 351

İşlev: Asitlik düzenleyici, tatlandırıcı

Kaynak: Hem bitkisel hem de sentetik olarak üretilebilir. Bitkisel kaynaklı olarak elma, üzümsü meyveler gibi ürünlerden elde edilirken, sentetik üretimde malik asidin potasyum tuzu ile reaksiyonu kullanılır.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, gazlı içecekler, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler, konserve ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi mide rahatsızlığına neden olabilir. Günlük alım limiti belirlenmemiştir ancak diğer gıda katkı maddeleri ile birlikte tüketildiğinde toplam asit alımının dikkat edilmesi gerekir. Böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.

Alerji: Potasyum malata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya nefes darlığı şeklinde ortaya çıkar.

Detaylar: Potasyum malat, malik asidin potasyum tuzudur. Malik asit, doğal olarak birçok meyvede, özellikle elma ve üzümde bulunan bir organik asittir. Sentetik üretimde, genellikle petrokimyasal kaynaklı malik asitten üretilir. Potasyum malat, gıdalara ekşi bir tat ve asitlik düzenleyici olarak katkıda bulunur. Ayrıca, ürünlerin raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur.

İsim: Kalsiyum malatlar

Ekod: E 352

İşlev: Asitlik düzenleyici, tamponlama ajanı, şelatlayıcı ajan (metal iyonlarını bağlar). Gıdalarda asitliği kontrol etmeye ve raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur.

Kaynak: Sentetik veya fermantasyon yoluyla elde edilebilir. Genellikle sentetik olarak üretilir, ancak bazı üretim süreçlerinde fermantasyon da kullanılabilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, içecekler, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler, et ürünleri (örneğin, işlenmiş etlerde renk ve raf ömrünü korumada yardımcı olur), konserve ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesiyle ilgili olumsuz sağlık etkileriyle ilgili bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak, her gıda katkı maddesi gibi, aşırı tüketiminin uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla araştırma yapılması gereklidir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiştir ve bu miktarın altında tüketilmesi güvenlidir.

Alerji: Kalsiyum malatlara alerjik reaksiyonlar nadirdir ve genellikle diğer gıda maddelerine çapraz reaksiyonlar şeklinde ortaya çıkar. Alerjik reaksiyon belirtileri kişiden kişiye değişir ve kızarıklık, kaşıntı, şişme, nefes darlığı gibi semptomlar içerebilir.

Detaylar: Kalsiyum malatlar, malik asidin kalsiyum tuzudur. Malik asit, birçok meyvede doğal olarak bulunan bir organik asittir (örneğin, elma, üzüm). E 352 olarak kullanılan kalsiyum malatlar, genellikle sentetik olarak üretilir veya fermantasyon yoluyla elde edilebilir. Gıdalarda asitlik düzenleyici, tamponlama ajanı ve şelatlayıcı ajan olarak kullanılır. Asitliği kontrol etmeye, raf ömrünü uzatmaya ve gıdalardaki metal iyonlarının etkilerini azaltmaya yardımcı olur. Beyaz kristal toz halindedir ve suda çözünür.

İsim: Metatartarik asit

Ekod: E 353

İşlev: Asit düzenleyici, antioksidan, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Tartarik asidin ısıtılmasıyla elde edilen bir türevidir. Tartarik asit doğal olarak birçok meyvede (üzüm, elma, vb.) bulunur, ancak E353 sentetik olarak da üretilebilir. Kaynak malzeme tartarik asidin kaynağına bağlı olarak bitkisel veya sentetik olabilir.

Helallik: Şüpheli. Tartarik asidin kaynağı ve üretim prosesi helallik açısından önemlidir. Eğer sentetik üretimde haram maddeler kullanılmışsa veya alkolle çözündürülmüşse helal olmaz. Bitkisel kaynaklı saf tartarik asitten üretilmişse helaldir.

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, meşrubat, şekerlemeler, fırıncılık ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketimi mide bulantısı ve ishale neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenir ve gıda türüne ve kullanım miktarına bağlı olarak değişir. Uzun süreli ve yüksek doz etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve şişlik şeklinde görülür.

Detaylar: Metatartarik asit, tartarik asidin ısıtılmasıyla oluşan bir izomerdir. Tartarik asidin ısıtılmasıyla oluşan bir stereoizomerdir. Tartarik asidin farklı ısıtma yöntemleriyle farklı izomerler oluşabilir ve E353 bu izomerlerden biridir. Kimyasal yapısı, tartarik aside benzer fakat farklı bir moleküler düzenlenmeye sahiptir. Sentetik üretimde genellikle tartarik asit kullanılır, bu asidin kendisi de doğal kaynaklardan (örneğin üzüm posasından) elde edilebilir. Ancak, üretim süreci hammaddeye ve uygulanan kimyasal süreçlere bağlı olarak değişiklik gösterebilir. Bu nedenle helallik açısından tüm üretim süreci incelenmelidir. Özellikle alkolle çözündürme gibi helal olmayan süreçlerin kullanılmadığından emin olunması gerekir.

İsim: Kalsiyum tartarat

Ekod: E 354

İşlev: Asit düzenleyici, şelatlayıcı madde, antioksidan sinerjist.

Kaynak: Genellikle üzüm asidinden elde edilir. Doğal olarak bazı bitkilerde bulunur veya sentetik olarak üretilir. Sentetik üretimde doğal kaynaklardan elde edilen tartarik asitten başlanır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şarap, fırıncılık ürünleri (kek, kurabiye), dondurma, meyve suları ve içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde bazı kişilerde sindirim problemlerine (mide bulantısı, ishal) neden olabilir. ADI (Acceptable Daily Intake - Günlük Kabul Edilebilir Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu sınırın altında tüketildiğinde sağlık açısından bir risk taşımaz.

Alerji: Kalsiyum tartarat alerjik reaksiyonlara nadiren neden olur. Tartarik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında döküntü, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü sayılabilir.

Detaylar: Kalsiyum tartarat, tartarik asidin kalsiyum tuzudur. Tartarik asit, üzüm gibi bazı meyvelerde doğal olarak bulunur. Gıda endüstrisinde asit düzenleyici, şelatlayıcı madde ve antioksidan sinerjist olarak kullanılır. Şelatlayıcı özelliği sayesinde metal iyonlarını bağlar ve gıdaların oksidasyonunu (bozulmasını) yavaşlatır. Sentetik üretimi, doğal kaynaklardan elde edilen tartarik asitten başlar ve kimyasal işlemlerle kalsiyum tuzu haline getirilir. Bu süreçte herhangi bir helal olmayan madde kullanımı olmaması gerekir.

İsim: Adipik asit

Ekod: E 355

İşlev: Asit düzenleyici, tamponlayıcı, emülgatör, lezzet arttırıcı. Adipik asit, gıdalarda asitlik düzenlemesine yardımcı olur, pH'ı dengeler ve diğer katkı maddelerinin işlevini destekler. Bazı ürünlerde emülgatör ve lezzet arttırıcı olarak da kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak elde edilir. Genellikle adiponitril hidroliz yoluyla üretilir. Adiponitril ise, siklohekzanın nitrik asitle oksidasyonu ile elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, gazlı içecekler, şekerlemeler, turşular, konserve ürünler. Özellikle asitliği ayarlanması gereken ürünlerde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketiminin bazı kişilerde mide bulantısı ve ishale neden olabileceği bildirilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kullanım miktarları belirlenmiştir ve bu limitlerin altında kullanıldığında sağlığa zararlı etkisi beklenmemektedir. Uzun süreli ve yüksek dozda etkileriyle ilgili yetersiz veri mevcuttur.

Alerji: Adipik aside karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir ve genellikle diğer gıda katkı maddeleriyle birlikte alerjik reaksiyonların bir parçası olarak görülür. Belirtiler hafif olabilir (örneğin, cilt kızarıklığı, kaşıntı) veya daha ciddi (anafilaksi gibi) olabilir.

Detaylar: Adipik asit, renksiz, kristal yapılı, hafif ekşi bir tada sahip organik bir bileşiktir. Altı karbon atomu içeren dikarboksilik asittir. Gıda endüstrisinde asit düzenleyici, tamponlayıcı madde, emülgatör ve lezzet arttırıcı olarak kullanılır. Sentetik yollarla üretimi nispeten basit ve ekonomiktir. Adiponitrilin hidrolizi yoluyla elde edilir. Adiponitril ise siklohekzanın nitrik asitle oksidasyonuyla elde edilebilir. Bu üretim yönteminde, kullanılan ham maddelerin saflaştırılması ve üretim sürecinin kontrolü, ürünün saflığını ve güvenliğini sağlamak için önemlidir.

İsim: Sodyum adipat

Ekod: E 356

İşlev: Asitlik düzenleyici, tampon madde. Gıdaların pH değerini kontrol altında tutmaya yardımcı olur ve istenmeyen mikrobiyal büyümeyi önlemeye katkıda bulunur.

Kaynak: Sentetik. Adipik asitten türetilir. Adipik asit, endüstriyel olarak, sikloheksanonun nitrik asitle oksidasyonu ile üretilir. Bu işlemde petrol türevleri kullanılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çeşitli gıda ürünlerinde kullanılır. Bazı örnekler: meyve suları, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler, konserve ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishale neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş ve bu miktarın altında tüketilmesi sağlık açısından risk taşımaz. Hamile ve emziren kadınlar ile kronik rahatsızlığı olan kişilerin aşırı tüketiminden kaçınmaları önerilir. Ancak, normal tüketim düzeylerinde zararlı etkileri konusunda bilimsel kanıtlar sınırlıdır.

Alerji: Sodyum adipat alerjik reaksiyonlara nadiren neden olur. Adipik aside karşı alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski olabilir.

Detaylar: Sodyum adipat, adipik asidin sodyum tuzudur. Adipik asit, altı karbonlu bir dikarboksilik asittir. Endüstriyel olarak üretilir ve bir çok gıda ürününde asitlik düzenleyici ve tampon madde olarak kullanılır. İstenmeyen mikrobiyal büyümeyi kontrol etmeye yardımcı olur ve gıdanın raf ömrünü uzatır. Sodyum adipatın kendisinin zararlı bir etkisi bulunmamaktadır, ancak ham maddesi olan adipik asidin üretim aşamasında kullanılan kimyasalların kalıntılarına dair dikkat edilmesi gerekir. Üretimi sırasında oluşan yan ürünler detaylı analizle kontrol altında tutulur.

İsim: Potasyum adipat

Ekod: E 357

İşlev: Asitlik düzenleyici, tamponlayıcı madde.

Kaynak: Sentetik. Adipik asitten potasyum hidroksit ile reaksiyonu sonucu elde edilir. Adipik asit, bazı bitkisel kaynaklardan da elde edilebilir ancak E357'nin üretimi genellikle sentetik yoldur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler, et ve et ürünlerinde tuz yerine veya tuz ile birlikte kullanılabilir.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında bağırsakta hafif laksatif etkiye sahip olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu miktarın altında kullanımı zararlı etkiler oluşturmaz. Ancak uzun süreli ve yüksek miktarda tüketimi hakkında daha fazla araştırma yapılması önerilmektedir.

Alerji: Potasyum adipata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Bilinen bir alerjen değildir.

Detaylar: Potasyum adipat, adipik asidin potasyum tuzudur. Adipik asit, oksijen varlığında siklohekzanın oksidasyonu veya diğer kimyasal yollarla üretilir. Renksiz, kristal yapıda, suda çözünebilir bir bileşiktir. Gıdalarda asitlik düzenleyici ve tamponlayıcı olarak kullanılır. Tatlandırıcı etkisi de bulunmaktadır. Asidik yapısı nedeniyle ürünlerin raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur.

İsim: Süksinik asit

Ekod: E 363

İşlev: Asit düzenleyici, tatlandırıcı, aroma arttırıcı.

Kaynak: Hem fermentasyon (mikroorganizma üretimi) yoluyla, hem de sentetik olarak üretilebilir. Fermantasyon genellikle şeker kamışı veya şeker pancarından elde edilen şekerlerden yapılır. Sentetik üretimde petrol türevleri kullanılabilir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik üretimi petrol türevlerini içerebilirken, fermentasyon yöntemi helaldir. Kaynak belirtilmediği sürece helal olup olmadığı kesin olarak bilinemez.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, kraker, mayonez, soslar, içecekler, peynir üretimi

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi mide rahatsızlığına neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından güvenli bir katkı maddesi olarak kabul edilmiştir ve günlük alım için bir ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmemiştir, bu da yüksek miktarlarda bile tüketilmesinin zararlı olmadığını gösterir. Ancak, her bireyin vücudu farklı tepki verebilir.

Alerji: Süksinik aside alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon gösteren kişilerde genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve şişme gibi semptomlar görülebilir. Ancak, bu reaksiyonlar genellikle ürünün kendisi veya diğer bileşenlerle birlikte reaksiyondan kaynaklanır, direkt olarak asidin kendisinden değil.

Detaylar: Süksinik asit, renksiz, kristal yapıda bir organik asittir. Doğada amber, kehribar ve bazı bitkilerde bulunur. Gıda endüstrisinde, özellikle ekşi tadı ve asit düzenleyici etkisi nedeniyle kullanılır. Fermentasyon yoluyla elde edildiğinde, bir tür maya veya bakteri tarafından şekerlerin metabolize edilmesiyle üretilir. Sentetik üretiminde ise, maleik anhidritin hidrojenasyonuyla elde edilebilir. Gıdalarda, diğer asitlerle birlikte veya tek başına kullanılabilir ve genellikle pH düzenlemede, tatlandırmada ve ürünlerin raf ömrünün uzatılmasında görev alır.

İsim: Triamonyum sitrat

Ekod: E 380

İşlev: Asitlik düzenleyici, tamponlama ajanı, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Sentetik. Sitrik asidin amonyak ile reaksiyonu sonucu üretilir. Sitrik asit genellikle meyvelerden (örneğin limon, portakal) elde edilir, ancak E 380'in üretimi için kullanılan sitrik asit genellikle fermantasyon yoluyla mikroorganizmalar kullanılarak elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş et ürünlerinde, peynirlerde, fırıncılık ürünlerinde, içeceklerde (özellikle meyve suları ve gazlı içeceklerde) ve şekerlemelerde asitlik düzenleyici ve tampon olarak kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi mide rahatsızlığına neden olabilir. AB ve FDA tarafından belirlenmiş güvenli günlük alım sınırları vardır. Özellikle böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli tüketilmesi önerilir. Triamonyum sitratın yüksek oranda tüketilmesinin uzun dönemli sağlık etkileriyle ilgili kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya solunum problemleri şeklinde ortaya çıkar. Sitrik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksek olabilir.

Detaylar: Triamonyum sitrat, sitrik asidin amonyum tuzudur. Renksiz, kristal bir tozdur ve suda kolayca çözünür. Gıdalara asitlik düzenleyici, tamponlama ajanı ve şelatlayıcı ajan olarak eklenir. Asitlik düzenleyici olarak pH'ı kontrol etmeye yardımcı olurken, tamponlama ajanı olarak pH değişimlerine karşı direnç sağlar. Şelatlayıcı ajan olarak, metal iyonlarını bağlayarak gıdaların oksidasyonunu ve renk bozulmasını önlemeye yardımcı olur. Fermantasyon yoluyla elde edilen sitrik asitten sentetik olarak üretilir. Üretim süreci, sitrik asidin amonyak ile reaksiyonuna dayanır.

İsim: Kalsiyum disodyum etilen diamin tetra-asetat (Kalsiyum disodyum EDTA)

Ekod: E 385

İşlev: Şelatlayıcı ajan (metal iyonlarını bağlayarak oksidasyon ve bozulmayı önler), koruyucu.

Kaynak: Sentetik.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Mayonez, salata sosları, konserve sebzeler, işlenmiş peynirler, içecekler.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozlar ile ilgili bazı tartışmalar olsa da, FAO/WHO tarafından belirlenen günlük alım limitleri (ADI) altında tüketildiğinde zararlı etkisi gösterilmemiştir. Yüksek dozların böbrek fonksiyonlarını olumsuz etkileyebileceğine dair sınırlı kanıtlar mevcuttur. Ancak, bu etkiler genellikle çok yüksek dozlar alındığında görülür ve normal gıda tüketimi yoluyla bu dozlara ulaşılması zordur.

Alerji: Kalsiyum disodyum EDTA'nın alerjik reaksiyonlara neden olduğuna dair kanıt bulunmamaktadır.

Detaylar: Kalsiyum disodyum EDTA, etilen diamin tetraasetik asit (EDTA) tuzudur. Metal iyonlarını bağlama yeteneği nedeniyle oksidasyon ve bozulmayı önleyerek gıdaların raf ömrünü uzatır. Endüstriyel olarak, etilen diamin ve kloroasetik asidin reaksiyonu ile üretilir. Gıdalarda metal iyonlarını bağlayarak gıdanın rengini, tadını ve kokusunu korumasına yardımcı olur. Ayrıca, metal iyonlarının katalitik etkilerini engelleyerek mikrobiyal bozulmayı azaltır.

İsim: Biberiye ekstraktları

Ekod: E 392

İşlev: Antioksidan, aroma verici

Kaynak: Bitkisel (Rosmarinus officinalis bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar içeren gıdalar (kızartma yağları, margarinler), konserve sebzeler, baharat karışımları, işlenmiş et ürünleri

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi durumunda bazı bireylerde mide bulantısı, kusma gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarına neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri, Avrupa Birliği gibi düzenleyici kurumlar tarafından belirlenir ve gıda türüne ve kullanım miktarına göre değişir. Uzun süreli ve yüksek doz etkileri hakkında yeterli araştırma bulunmamaktadır.

Alerji: Biberiye polenine alerjisi olan bireylerde alerjik reaksiyon riski vardır. Alerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı, şişme olabilir. Nadir görülür.

Detaylar: E392, Rosmarinus officinalis bitkisinin yapraklarından elde edilen bir ekstraktır. Antioksidan özelliği sayesinde yağların oksidasyonunu ve bozulmasını önler, raf ömrünü uzatır ve gıdalara hoş bir aroma katar. Ekstraksiyon işlemi, su buharı distilasyonu, solvent ekstraksiyonu veya süperkritik CO2 ekstraksiyonu gibi farklı yöntemlerle gerçekleştirilebilir. Kullanılan yöntem, ekstraktın bileşimini ve kalitesini etkiler. İçeriğinde çeşitli bileşenler bulunur, bunların başlıcaları rosmarinik asit, karnosik asit ve ursolic asittir. Bu bileşenlerin antioksidan ve anti-inflamatuar etkileri bilimsel olarak gösterilmiştir.

İsim: Aljinik asit

Ekod: E 400

İşlev: Kıvam artırıcı, emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (kahverengi deniz yosunlarından elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri, konserve ürünler, fırınlanmış ürünler, meyve suları

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi mide rahatsızlığına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Bazı bireylerde hafif alerjik reaksiyonlara yol açabilir. ADI (Acceptable Daily Intake - Günlük Kabul Edilebilir Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu miktarın altında tüketilmesi risk taşımaz.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve kaşıntı yer alabilir. Aljinatlara alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski bulunabilir.

Detaylar: Aljinik asit, kahverengi deniz yosunlarının hücre duvarlarında bulunan bir polisakkarittir. Endüstriyel olarak, kahverengi deniz yosunlarından (Laminaria, Macrocystis, Ascophyllum gibi) alkali ekstraksiyonu ile elde edilir. Gıda endüstrisinde kıvam artırıcı, emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılır. Jel oluşturma özelliği sayesinde gıdalara istenen kıvamı ve dokuyu sağlar. Ayrıca, yağ ve su emülsiyonlarını stabilize eder.

İsim: Sodyum aljinat

Ekod: E 401

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı, stabilizatör, jel oluşturucu

Kaynak: Bitkisel (kahverengi deniz yosunlarından elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri, şekerlemeler, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde sindirim sorunlarına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Güvenli kullanım limitleri mevcuttur ve gıda düzenleme kurumları tarafından belirlenir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Belirtiler arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve cilt döküntüleri olabilir. Deniz yosunu alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksektir.

Detaylar: Sodyum aljinat, kahverengi deniz yosunlarından (Laminaria türleri gibi) elde edilen bir polisakkarittir. Aljinik asidin sodyum tuzudur. Gıda endüstrisinde kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör ve jel oluşturucu olarak kullanılır. Yiyeceklerin dokusunu ve kıvamını iyileştirmeye yardımcı olur. Suda çözünür ve ısı ile jel oluşturma özelliğine sahiptir. Üretim süreci, deniz yosunlarının işlenmesi, aljinik asidin ekstraksiyonu ve sodyum tuzunun oluşturulmasını içerir. Kimyasal işlem görmüş olsa da, temel kaynağı doğal bir bitki olduğu için genel olarak güvenli kabul edilir.

İsim: Potasyum aljinat

Ekod: E 402

İşlev: Kıvam artırıcı, emülgatör, stabilizator

Kaynak: Bitkisel (kahverengi deniz yosunlarından elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri, fırınlanmış ürünler, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde mide rahatsızlığına (şişkinlik, kabızlık) neden olabilir. Özel bir risk grubu belirlenmemiştir ancak sindirim sorunları yaşayan kişiler dikkatli tüketmelidir. Güvenli kullanım limitleri EFSA (Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu) tarafından belirlenir ve gıda türüne ve kullanım miktarına göre değişir.

Alerji: Potasyum aljinata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, solunum problemleri olabilir. Hassasiyeti olan kişiler dikkatli olmalıdır.

Detaylar: Potasyum aljinat, kahverengi deniz yosunlarından (Laminaria türleri gibi) elde edilen bir polisakkarittir. Aljinik asidin potasyum tuzudur. Gıdalarda kıvam artırıcı, emülgatör ve stabilizator olarak kullanılır. Suda çözünür ve jel oluşturma özelliğine sahiptir. Gıda üretiminde, özellikle dondurulmuş gıdaların yapısını korumak, sosların kıvamını düzenlemek ve ürünlerin raf ömrünü uzatmak için kullanılır. İşlem, deniz yosunlarının alkali çözelti ile işlenmesi ve ardından potasyum tuzunun eklenmesiyle yapılır. İşlemde kimyasal çözücüler kullanılmamaktadır.

İsim: Amonyum aljinat

Ekod: E 403

İşlev: Stabilizatör, kıvam arttırıcı, emülgatör, jel oluşturucu.

Kaynak: Aljinik asit ve amonyum hidroksitten elde edilir. Aljinik asit, kahverengi ve kırmızı alglerden (özellikle Laminaria cinsi) ekstrakte edilir. Dolayısıyla bitkisel kaynaklıdır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri, fırınlanmış ürünler (kek, pasta gibi), düşük kalorili yiyecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda mide rahatsızlığına (kabızlık gibi) sebep olabilir. Ancak, ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) seviyesi belirlenmiş olup bu seviyelerde sağlık üzerinde olumsuz bir etki bekletilmemektedir. Özellikle hassas bağırsakları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır.

Alerji: Amonyum aljinat, alglerden elde edildiği için, deniz ürünlerine alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski çok düşüktür. Bununla birlikte, bazı bireylerde hassasiyet veya hafif alerjik reaksiyonlar nadiren rapor edilmiştir. Bu reaksiyonlar genellikle sindirim sistemi ile ilgilidir (mide bulantısı, şişkinlik).

Detaylar: Amonyum aljinat, aljinik asidin amonyum tuzudur. Aljinik asit, kahverengi ve kırmızı alglerin hücre duvarlarında bulunan bir polisakkarittir. Alginik asit, suda çözünmezken, amonyum aljinat suda çözünür ve gıda ürünlerinde kıvam arttırıcı, emülgatör ve jel oluşturucu olarak kullanılır. Endüstriyel olarak alglerden ekstraksiyon, arındırma ve amonyum tuzunun oluşturulmasıyla elde edilir. İşlem sırasında zararlı kimyasallar kullanılmaz. Amonyum aljinat suda çözünür ve jel oluşturma özelliği sayesinde gıda ürünlerinin tekstürünü ve görünümünü iyileştirmede kullanılır.

İsim: Kalsiyum aljinat

Ekod: E 404

İşlev: Kıvam artırıcı, emülgatör, stabilize edici, jel oluşturucu.

Kaynak: Bitkisel. Kahverengi deniz yosunlarından (çoğunlukla Laminaria türleri) elde edilir. Aljinik asitten kalsiyum tuzu oluşturularak elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, meyve suları, süt ürünlerinde, kapsüllerde, ilaçlarda ve biyomedikal uygulamalarda kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde, mide rahatsızlığına neden olabileceği bildirilmiştir. Ancak, gıda ürünlerinde kullanılan miktarlarda bu risk minimaldir. Alerjik reaksiyonlar nadirdir.

Alerji: Nadir alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir, genellikle çapraz reaksiyonlar şeklindedir. (Örneğin, deniz yosunu alerjisi olanlarda görülebilir). Belirtiler; kızarıklık, kaşıntı, nefes darlığı vb. olabilir.

Detaylar: Kalsiyum aljinat, kahverengi deniz yosunlarından elde edilen aljinik asidin kalsiyum tuzudur. Aljinik asit, deniz yosunlarından alkali ekstraksiyon yöntemiyle elde edilir. Bu işlemde, deniz yosunları alkali bir çözelti içinde işlenir ve aljinik asit çözünür hale gelir. Daha sonra, kalsiyum iyonları eklenerek aljinik asit ile reaksiyona girer ve kalsiyum aljinat oluşur. Kalsiyum aljinat, gıdalarda kıvam verici, emülgatör, stabilize edici ve jel oluşturucu olarak kullanılır. Ayrıca, gıda dışı uygulamalarda, örneğin ilaç kapsüllerinde ve yaraların pansumanında da kullanılır.

İsim: Propan-1, 2-diol aljinat

Ekod: E 405

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı, stabilizatör

Kaynak: Aljinik asitten türetilmiş, doğal bir polisakkarit olan aljinattan elde edilir. Aljinat, kahverengi deniz yosunlarından (özellikle Laminaria ve Macrocystis türleri) elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, salata sosları, süt ürünleri, fırınlanmış ürünler, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketildiğinde hafif laksatif etkiye sahip olabilir. Mevcut bilimsel veriler, insan sağlığına zararlı bir etkisini göstermemektedir. Güvenli kullanım limitleri, gıda mevzuatı tarafından belirlenir.

Alerji: Aljinat, deniz yosunlarından elde edildiği için deniz yosunlarına alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bu reaksiyonlar genellikle hafiftir (örneğin, hafif mide rahatsızlığı) ancak şiddetli alerjik reaksiyonlar da nadir olarak görülebilir.

Detaylar: Propan-1, 2-diol aljinat, aljinik asidin propan-1, 2-diol ile esterleştirilmesiyle elde edilen bir türevidir. Aljinik asit, kahverengi deniz yosunlarının hücre duvarlarında bulunan bir polisakkarittir. Propan-1, 2-diol aljinat, aljinata göre daha iyi suda çözünürlük ve film oluşturma özelliğine sahiptir. Bu özellikleri nedeniyle gıda endüstrisinde emülgatör, kıvam arttırıcı ve stabilizatör olarak kullanılır. Gıdalarda jel oluşturma, kıvamı düzenleme ve yağ ve su fazlarını bir arada tutma gibi işlevler görür.

İsim: Agar

Ekod: E 406

İşlev: Kıvam arttırıcı, stabilizör, emülgatör, jelleştirici.

Kaynak: Bitkisel (kırmızı ve kahverengi alglerden elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Jöleler, marmelatlar, dondurulmuş tatlılar, soslar, konserve et ürünleri, süt ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketilmesi ishal veya hazımsızlığa neden olabilir. Belirli bir günlük alım limiti belirlenmemiştir, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Çoğu insan için alerjik reaksiyon riskini oldukça düşüktür.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve mide rahatsızlığı yer alabilir. Agar alerjisi, diğer deniz yosunlarına da alerjisi olan kişilerde daha sık görülebilir.

Detaylar: Agar, kırmızı ve kahverengi alglerin hücre duvarlarından elde edilen bir polisakkarittir. Su içinde çözünür ve soğukken jel yapmaz ancak ısıtıldığında jel oluşturur ve soğuyunca da bu jel halini korur. Agar agar, gıdalarda jel oluşturmak, kıvamını artırmak ve ürünlerin dokusunu iyileştirmek için kullanılır. Ayrıca, vegan jelatin alternatif olarak ve laboratuvar ortamında da çeşitli uygulamalarda (örneğin mikrobiyoloji ortamı hazırlamada) kullanılır. Endüstriyel üretim süreçleri, alglerin kaynatılmasını, filtrelenmesini ve kurutulmasını içerir. İşlem sırasında kimyasal madde kullanılmaz.

İsim: Karragenan

Ekod: E 407

İşlev: Kıvam artırıcı, emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Kırmızı ve kahverengi deniz yosunlarından (özellikle Chondrus crispus, Gigartina stellata, Kappaphycus alvarezii gibi türler) elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (süt, yoğurt, dondurma), et ürünleri (sosis, salam), fırın ürünleri (ekmek, kek), tatlılar (pudingle, jöle), hazır yemekler ve soslar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek miktarlarda tüketiminin bağırsakta bazı sorunlara (kabızlık, şişkinlik, ishal) neden olabileceği bildirilmiştir. Bazı araştırmalar, yüksek dozda ve uzun süreli tüketiminin bağırsak iltihabı riskini artırabileceğini öne sürmektedir. Ancak bu çalışmaların sonuçları tartışmalıdır ve insanlarda bu etkilerin görülmesi için gereken miktarlar gıdalarda bulunan miktarlardan oldukça fazladır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarı güvenli bulunmaktadır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüleri, karın ağrısı, kusma ve ishal yer alabilir. Özellikle deniz ürünlerine karşı alerjisi olan kişilerde dikkatli olunmalıdır.

Detaylar: Karragenan, deniz yosunlarının hücre duvarlarında bulunan bir polisakkarittir. Üretim süreci, deniz yosunlarının yıkanması, kaynatılması ve ardından çeşitli kimyasal işlemlerle saflaştırılmasını içerir. Üç ana tip karragenan vardır: kappa, iota ve lambda. Her birinin farklı fiziksel ve kimyasal özellikleri vardır ve bu nedenle farklı gıda uygulamaları için kullanılır. Örneğin, kappa karragenan güçlü bir jel oluşturucu iken, iota karragenan elastik bir jel oluşturur. Lambda karragenan ise jel oluşturmaz, daha çok kıvam artırıcı olarak kullanılır.

İsim: İşlenmiş Carrageenan (İrlanda yosunu)

Ekod: E 407a

İşlev: Kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (kırmızı deniz yosunlarından elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ürünleri (süt, dondurma, yoğurt), işlenmiş etler, tatlılar, soslar, konserve gıdalar

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozlarda bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Bazı araştırmalar, yüksek miktarda tüketiminin bağırsak iltihabı riskini artırabileceğini öne sürse de, bu iddialar tartışmalıdır ve daha fazla araştırmaya ihtiyaç duymaktadır. Günlük kabul edilebilir alım miktarı belirlenmemiştir, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı veya mide rahatsızlığı şeklinde ortaya çıkar. Ciddi alerjik reaksiyonlar nadirdir.

Detaylar: E 407a, kırmızı deniz yosunlarından (genellikle *Chondrus crispus*, *Kappaphycus alvarezii*, *Eucheuma denticulatum* türlerinden) elde edilen bir polisakkarittir. Yosunlar hasat edilir, temizlenir ve işlenir. İşlem, farklı tipte carrageenanlar (lambda, kappa, iota) üretmek için kimyasalların kullanılmasını içerebilir. İşlem sonunda, bir kıvam arttırıcı, emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılan işlenmiş bir toz elde edilir. E 407a ile E 407 arasındaki fark, işleme yöntemindedir. E407a, daha az işlenmiş ve daha az saflaştırılmış bir formdur.

İsim: Locust bean gum / Keçiboynuzu gamı

Ekod: E 410

İşlev: Stabilizatör, kıvam arttırıcı, emülgatör, jel oluşturucu.

Kaynak: Bitkisel. Keçiboynuzu (Ceratonia siliqua) tohumlarından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurma, soslar, süt ürünleri, fırınlanmış ürünler (ekmek, kek, kurabiye), et ürünlerinde bağlayıcı olarak.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (gaz, şişkinlik) neden olabilir. Bazı bireylerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir ancak nadirdir. AB tarafından belirlenen günlük alım limiti yoktur, ancak ADI (Acceptable Daily Intake) değerleri çeşitli kuruluşlar tarafından belirlenmiştir ve bu değerler aşılmadığı sürece sağlık riski taşımaz.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve mide bulantısı, kusma, ishal gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) nadirdir. Keçiboynuzu çekirdeğine alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksektir.

Detaylar: Keçiboynuzu gamı, keçiboynuzu tohumlarının endosperminden elde edilen bir polisakkarittir. Tohumlar öğütülür, daha sonra suyla işlenir ve gam elde edilir. Gam, galaktomannan adı verilen bir polisakkaritten oluşur. Gıda endüstrisinde kıvam arttırıcı, emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılır. Suda çözünür ve çözündüğünde viskoz bir çözelti oluşturur. Jel oluşturma özelliği de vardır.

İsim: Guar gam

Ekod: E 412

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (Guar fasulyesinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yoğurt, dondurma, soslar, ekmek, çeşitli işlenmiş gıdalar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak bazı kişilerde sindirim sorunlarına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Yüksek dozda tüketilmesi bağırsak hareketlerinde değişikliklere yol açabilir. Özellikle hassas bağırsakları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, gıda güvenliği kuruluşları tarafından belirlenir ve ürünlerde kullanılan miktarlar bu limitlerin altında tutulur.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir. Guar gamına alerjisi olan kişiler, bu katkı maddesini içeren gıdalardan kaçınmalıdır.

Detaylar: Guar gamı, guar bitkisinin (Cyamopsis tetragonoloba) tohumlarından elde edilen bir polisakkarittir. Tohumlar öğütülerek, endosperminden elde edilen gum, suda çözülerek kullanılır. Gıdalarda kıvam arttırıcı, emülgatör ve stabilizatör olarak görev yapar. Suda çözündüğünde jel oluşturma özelliği vardır. Doğal ve vegan bir gıda katkı maddesidir.

İsim: Tragacanth/ Kitre gamı

Ekod: E 413

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, kıvam arttırıcı, bağlayıcı

Kaynak: Bitkisel; Astragalus türü bitkilerden (çoğunlukla *Astragalus gummifer* ve *Astragalus tragacantha*) elde edilir. Bitkilerin gövdelerinden salgılanan zamkın kurutulmasıyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar, dondurmalar, soslar, reçeller, şekerlemeler, ilaçlar (tablet yapımında bağlayıcı olarak)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (kabızlık gibi) neden olabilir. Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. AB tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri bulunmaktadır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü bulunabilir.

Detaylar: Tragacanth veya kitre gamı, çeşitli Astragalus türlerinden elde edilen doğal bir bitkisel zamktır. Bitkiler gövdelerinden, dışarıya doğru doğal olarak salgılanan bir zamkı kurutarak elde edilir. Bu zamk, suda şişerek jel benzeri bir kıvam oluşturur. Bu özelliği nedeniyle gıda endüstrisinde kıvam arttırıcı, emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılır. İlaç endüstrisinde ise tabletlerin yapımında bağlayıcı olarak kullanılır. Kimyasal yapısı karmaşıktır ve çeşitli polisakkaritlerden oluşur.

İsim: Gam arabik (akasya gamı)

Ekod: E 414

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, viskozite arttırıcı, bağlayıcı, film oluşturucu

Kaynak: Bitkisel; Akasya ağaçlarının (özellikle *Acacia senegal* ve *Acacia seyal*) gövdelerinden elde edilen doğal bir sakız.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar (şekerlemeler, dondurmalar, soslar), içecekler (meyve suları, gazlı içecekler), fırıncılık ürünleri (ekmek, kek), soslar, salata sosları, şekersiz sakızlar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde hafif laksatif etkiye sahip olabilir. Alerjik reaksiyonlar nadirdir, ancak bazı kişilerde hassasiyet oluşabilir. AB tarafından belirlenen günlük alım sınırlaması yoktur.

Alerji: Nadir görülen alerjik reaksiyonlar arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve kaşıntı yer almaktadır. Akasya gamına alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyonlar diğer baklagillerde görülebilir.

Detaylar: Gam arabik, suda çözünen bir polisakkarittir. Akasya ağaçlarının gövdelerinde oluşan özsuyunun kurutulmasıyla elde edilir. Farklı viskozite ve özelliklere sahip çeşitli gam arabik çeşitleri mevcuttur. Gıda endüstrisinde, gıdaların dokusunu, stabilitesini ve görünümünü iyileştirmek için kullanılır. Ayrıca ilaç, kozmetik ve tekstil endüstrisinde de kullanılmaktadır.

İsim: Ksantan gam

Ekod: E 415

İşlev: Kıvam artırıcı, emülgatör, stabilizatör, süspansiyon ajanı.

Kaynak: Ksantan gam, *Xanthomonas campestris* bakterisinin fermantasyonu ile üretilir. Bu bakteri, bir çeşit bitkisel hammadde olan şeker, nişasta ve proteinler üzerinde çoğalır ve ksantan gamı salgılar. Dolayısıyla hem bitkisel bir hammaddeden (şeker, nişasta, protein) elde edilse de mikroorganizma üretimiyle elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Soslar, soslu yemekler, salata sosları, dondurulmuş yiyecekler, fırınlanmış ürünler (pasta, kek, ekmek), süt ürünleri (yoğurt, sütlü içecekler), sütlü tatlılar, konserve ürünler.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Çok yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı insanlarda hafif sindirim sorunlarına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. AB ve FDA tarafından güvenli kabul edilen günlük alım miktarı sınırlaması belirlenmemiştir ancak genel kullanım seviyelerinde sağlık riski oluşturmaz. Ancak belirli bir miktarın üzerine çıkıldığında, bazı bireylerde bağırsak rahatsızlığı oluşabilir.

Alerji: Ksantan gamı alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir. Ancak, üretim sürecinde kullanılan bazı hammaddelere karşı alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski bulunmaktadır (örneğin, glüten duyarlılığı olan kişiler için, üretim sürecinde glüten içeren hammaddeler kullanılıyorsa bir risk söz konusu olabilir).

Detaylar: Ksantan gam, yüksek molekül ağırlıklı bir polisakkarittir. Suya eklendiğinde, yüksek viskoziteli bir çözelti oluşturur. Bu özelliği nedeniyle, gıdalara kıvam, stabilite ve emülsiyon kazandırmada kullanılır. Üretim süreci, *Xanthomonas campestris* bakterisinin kontrollü bir ortamda (besin maddesi ve sıcaklık kontrollü fermentör) yetiştirilmesini ve daha sonra ksantan gamının çözeltiden ayrıştırılmasını içerir. Ardından arındırma ve kurutma işlemlerinden geçerek toz haline getirilir. Genetiği değiştirilmiş organizmalar (GDO) kullanılarak üretilmiş ksantan gamı ticari olarak mevcuttur, ancak bunun da kullanımının güvenli olduğu kabul edilmektedir.

İsim: Karaya gam

Ekod: E 416

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, kıvam arttırıcı, jelleştirici.

Kaynak: Bitkisel. Özellikle Fabaceae familyasından ağaçların (özellikle *Ceratonia siliqua*) tohumlarından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar (dondurma, çikolata, şekerlemeler), soslar, soslu ürünler, ekmek ve fırın ürünleri, et ürünlerinde bağlayıcı olarak.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde, bazı kişilerde sindirim sorunlarına (kabızlık, şişkinlik) neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar nadiren bildirilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş günlük alım miktarı sınırı yoktur, ancak aşırı tüketimin önlenmesi önerilir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir, ancak bazı kişilerde alerjik reaksiyonlar gözlenebilir. Belirtiler hafif sindirim sorunlarından alerjik reaksiyonlara kadar değişebilir. Çekirdek alerjisi olan kişilerin dikkatli olması gerekir.

Detaylar: Karaya gam, *Ceratonia siliqua* ağacının tohumlarının öğütülmesiyle elde edilir. Tohumların içinden çıkarılan endosperm, suda çözünür bir polisakkarit olan galaktomannan içerir. Bu polisakkarit, gıdalara kıvam, stabilite ve emülsiyonlama özelliklerini kazandırır. E 416 olarak sınıflandırılan karaya gam, genellikle saflaştırılmış bir formda kullanılır. Hassas bağırsak sendromu (IBS) olan kişilerde bazı sindirim sorunlarına neden olabileceği bildirilmiştir. Bunun nedeni, karaya gamın bağırsakta fermente olarak gaz üretimine katkıda bulunması olabilir.

İsim: Tara gamı

Ekod: E 417

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, kıvam arttırıcı, jel yapıcı.

Kaynak: Bitkisel; Kırmızı alglerden (genellikle *Kappaphycus alvarezii*, *Kappaphycus cottonii* ve *Eucheuma denticulatum* türleri) elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri (yoğurt, dondurma), et ürünleri (soslar, marine edilmiş ürünler), fırıncılık ürünleri (kekler, pastalar) ve bazı içeceklerde.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde bağırsak problemlerine (şişkinlik, gaz) yol açabileceği belirtilmiştir. AB ve FAO/WHO tarafından belirlenmiş günlük alım sınırları yoktur. Günlük alım miktarı tüketilen gıdaların miktarına bağlıdır. Hamilelik veya emzirme döneminde yüksek dozda tüketilmesi önerilmez, ancak çok küçük miktarlarda kullanılması zararlı kabul edilmez.

Alerji: Nadir alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri yer alabilir. Tara gamına alerjisi olan kişiler dikkatli olmalıdır.

Detaylar: Tara gamı, kırmızı alglerden elde edilen bir polisakkarittir. Algler hasat edilir, yıkanır ve işlenir. Daha sonra kurutulur ve ince bir toz haline getirilir. Suyla kolayca çözülür ve çözeltilerini ısıyla kalınlaştırır. Tara gamı, gıdalara kıvam ve doku vererek stabilizasyon sağlar. Ayrıca, emülsiyonları stabilize etme özelliği vardır. İşlem sırasında herhangi bir kimyasal madde kullanılmaz. Farklı türlerdeki kırmızı algler ve ekstraksiyon yöntemleri farklı özelliklerde tara gamı üretebilir. Bu nedenle gıda endüstrisinde genellikle kullanılan tara gamı türleri arasında belli standartlara uygunluk aranmaktadır.

İsim: Jellan gam

Ekod: E 418

İşlev: Jel oluşturucu, kıvam arttırıcı, emülgatör, süspansiyonlaştırıcı

Kaynak: Mikroorganizma üretimi ( *Sphingomonas elodea* bakterisinin fermantasyonu ile)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Meyve suları, süt ürünleri (yoğurt, dondurma), tatlılar (jeller, pudingler), et ürünlerinde bağlayıcı, fırıncılık ürünlerinde kıvam arttırıcı

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde bazı kişilerde hafif sindirim problemlerine (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Özellikle hassas bağırsak sendromu olan kişilerde dikkatli tüketilmelidir. Günlük alım için belirlenmiş bir üst sınır bulunmamaktadır ancak genellikle düşük miktarlarda kullanılmaktadır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri yer alabilir. Jellan gama karşı alerjisi olan kişilerin bu katkı maddesini içeren gıdalardan kaçınmaları gerekir.

Detaylar: Jellan gam, bir tür polisakkarittir. *Sphingomonas elodea* adlı bakterinin kontrollü fermantasyonuyla üretilir. Suya eklendiğinde jel oluşturma özelliğine sahiptir. Bu özelliği nedeniyle gıda endüstrisinde kıvam verici, emülgatör ve stabilizatör olarak yaygın şekilde kullanılmaktadır. Gıdaya yapışkanlık, kıvam ve istenen dokuyu kazandırır. Ayrıca düşük kalorili olması nedeniyle diyet ürünlerinde de kullanılır.

İsim: Sorbitoller

Ekod: E 420

İşlev: Tatlandırıcı, nemlendirici, kıvam düzenleyici

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla mısır nişastası veya diğer şekerlerden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, dondurulmuş gıdalar, meyve suları, reçeller, soslar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak aşırı tüketimde ishale neden olabilir. Özellikle bağırsak sorunları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Günde 50g'ın üzerinde tüketimi sindirim problemlerine yol açabilir. Kan şekeri seviyelerini etkileyebileceği için diyabet hastalarının dikkatli olması gerekir. Ayrıca, sorbitolün diş çürümesine neden olma potansiyeli daha az olsa da, diğer şekerler gibi yine de diş sağlığını etkileyebilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kaşıntı, şişme ve nefes darlığı sayılabilir.

Detaylar: Sorbitoller, şeker alkollerinden oluşan bir karışımdır. Genellikle mısır nişastasının hidrolizasyonu (su ile parçalanması) yoluyla elde edilir. D-sorbitol, L-sorbitol ve diğer izomerleri içerir. Şekere göre daha az kalori içerir ve diş sağlığına daha az zararlıdır ancak yine de şeker tüketimi sınırlandırılmalıdır. Tatlı bir lezzete sahiptir ancak şekere kıyasla daha az tatlıdır. Nem tutma özelliği nedeniyle gıdaların nemli kalmasına yardımcı olur.

İsim: Mannitol

Ekod: E 421

İşlev: Tatlandırıcı, dolgu maddesi, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla deniz yosunlarından elde edilir, ayrıca bazı meyvelerde de doğal olarak bulunur).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, dondurulmuş gıdalar, ilaçlar (şuruplar, tabletler)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimde sindirim sorunlarına (ishal) neden olabilir. Diğer polialkollerle karşılaştırıldığında, bağırsakta daha az fermantasyona uğrar ve bu nedenle daha az gaz ve şişkinlik yapar. Böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılması önerilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyon bildirilmiştir, ancak yaygın bir alerjen değildir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında döküntü, kaşıntı, şişme olabilir.

Detaylar: Mannitol, bir şeker alkolüdür (poliol). Aldehit grubunun indirgenmesiyle elde edilen bir şeker alkolüdür. Genellikle deniz yosunlarından elde edilir. Tatlı bir tada sahiptir ancak sukrozdan daha az tatlıdır. İnsan vücudu tarafından yavaşça emilir, bu nedenle kan şekerini çok az yükseltir. Ayrıca, düşük kalorili bir tatlandırıcı olarak kullanılır. İlaç endüstrisinde de sıklıkla kullanılır, özellikle tablet ve şuruplarda dolgu maddesi olarak kullanılır.

İsim: Gliserol

Ekod: E 422

İşlev: Nemlendirici, tatlandırıcı, çözücü, viskozite düzenleyici.

Kaynak: Bitkisel yağlardan (örneğin, soya fasulyesi, palmiye, hindistancevizi) üretilebilir veya sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye), şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde hafif laksatif etkiye sahip olabilir. Çok yüksek dozların ishal, mide bulantısı ve kusmaya neden olabileceği rapor edilmiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti aşılmadığı sürece sağlık açısından bir risk oluşturmaz.

Alerji: Gliserole alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüleri, kaşıntı ve şişlik şeklinde ortaya çıkar. Çoğu durumda, gliserolün kendisi değil, gliserol üretiminde kullanılan diğer maddeler alerjik reaksiyona neden olabilir.

Detaylar: Gliserol, renksiz, kokusuz ve tatlı bir sıvıdır. Yağların ve yağların hidrolizi veya sentetik yollarla üretilir. Gıdalarda nem tutucu, tatlandırıcı ve yumuşatıcı olarak kullanılır. Ayrıca ilaçlarda, kozmetiklerde ve diğer birçok üründe kullanılır. Bitkisel yağlardan elde edildiğinde, genellikle transesterifikasyon veya hidroliz gibi işlemlerden geçer. Sentetik üretimde ise propilen oksitten elde edilir.

İsim: Gam arabikle modifiye edilmiş oktenil süksinik asit

Ekod: E 423

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, film oluşturucu. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir, ürünlerin raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Bitkisel (akasya ağacından elde edilen gam arabik modifiye edilerek üretilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, soslar, yağlı ürünler (örneğin mayonez), içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (şişkinlik, ishal) neden olabileceği belirtilmiştir. Ancak, kabul edilebilir günlük alım miktarının belirlenmesi zor olup belirli bir üst sınır mevcut değildir. FDA tarafından GRAS (Generally Recognized As Safe - Genel Olarak Güvenli Olarak Tanınan) olarak kabul edilir.

Alerji: Akasya ağacına alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski vardır. Bu reaksiyonlar genellikle hafiftir (cilt kaşıntısı, döküntü) ancak şiddetli reaksiyonlar da nadiren görülebilir.

Detaylar: E 423, akasya ağacının özünden elde edilen gam arabik'in kimyasal olarak modifiye edilmesiyle üretilir. Oktenil süksinik anhidrit ile reaksiyona sokularak hidrofobik (suya karşı itici) özellik kazanır. Bu modifikasyon, emülsiyon özelliklerini iyileştirir ve farklı gıda maddelerinde kullanılmasını sağlar. Modifikasyon işlemi, gam arabik'in yapısını değiştirir ve bu da farklı işlevsel özelliklere sahip bir katkı maddesi oluşturur. Üretim prosesi, genellikle çevre dostu ve doğal kaynaklardan elde edildiği için tercih edilen bir yöntemdir. Ancak, kullanılan kimyasalların saflığı ve kalitesi üretim esnasında önemlidir.

İsim: Konjak

Ekod: E 425

İşlev: Kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilize edici.

Kaynak: Bitkisel. Konjak bitkisinin (Amorphophallus konjac) yumrularından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Düşük kalorili yiyecekler (jelatin yerine), soslar, süt ürünleri, dondurulmuş tatlılar, et ürünlerinde bağlayıcı madde olarak.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimde bazı bireylerde sindirim sorunlarına (şişkinlik, gaz, ishal) neden olabilir. Glukomannan'ın kan şekeri ve kolesterol seviyelerini düşürücü etkileri olduğu gösterilmiştir, ancak bu etkiler doz ve bireysel faktörlere bağlıdır. Hamilelik ve emzirme döneminde dikkatli kullanılmalıdır. İlaçlarla etkileşime girebileceğinden, ilaç kullanan kişilerin doktorlarına danışması önemlidir. Özellikle tabletleri yutarken bol su içilmelidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar kaşıntı, kızarıklık, şişme gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Konjak alerjisi olan kişilerde anafilaksi riski de vardır.

Detaylar: Konjak, Konjac bitkisinin yumrularından elde edilen bir glukomannan polisakkarittir. Yumrular temizlenir, öğütülür ve çeşitli işlemlerden geçirilerek gıda katkı maddesi olarak kullanılan konjak tozu elde edilir. Su ile temas ettiğinde jelatinimsi bir kıvam oluşturur. Pazarlamada düşük kalorili ve lif açısından zengin bir ürün olarak öne çıkarılır.

İsim: Soya fasulyesi hemiselülozu

Ekod: E 426

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, kıvam arttırıcı.

Kaynak: Bitkisel (soya fasulyesi).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri (yoğurt, peynir gibi), fırınlanmış ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketiminin etkileriyle ilgili sınırlı veri mevcuttur. Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Bağırsak florasını olumlu etkilediği bazı araştırmalar mevcuttur ancak bu alan daha fazla araştırmaya ihtiyaç duymaktadır.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara (deride döküntü, kaşıntı, şişme, kusma, ishal, anafilaksi gibi) yol açabilir.

Detaylar: Soya fasulyesi hemiselülozu, soya fasulyesinden elde edilen bir polisakkarittir. Soya fasulyesinin hücre duvarlarının bir bileşenidir. Suda çözünür ve gıda ürünlerine viskozite ve kıvam kazandırmak için kullanılır. Isıya ve asidik ortama dayanıklıdır. İşleme sırasında genellikle diğer bileşenlerle birleştirilir.

İsim: Cassia gum/Sinameki gam

Ekod: E 427

İşlev: Kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Bitkisel; Cassia tora (çin sinameki) bitkisinin tohumlarından elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tatlılar, soslar, dondurulmuş süt ürünleri, şekerlemeler, fırıncılık ürünlerinde kullanılır. Özellikle düşük kalorili ürünlerde kıvam arttırıcı olarak tercih edilir.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketiminin bağırsaklarda gaz ve şişkinliğe neden olabileceği bildirilmiştir. Bazı çalışmalarda sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açabileceği belirtilmiştir, ancak bu etkiler genellikle yüksek dozlarla ilişkilidir. Günlük tüketim miktarı için net bir sınır belirlenmemiştir, ancak kabul görmüş güvenli kullanım seviyeleri vardır ve üreticiler tarafından bu seviyeler gözetilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri yer alabilir.

Detaylar: Cassia gum, Cassia tora bitkisinin tohumlarının öğütülmesi ve su ile işlenmesiyle elde edilir. Tohumlarda bulunan polisakkaritler, suda çözünerek viskoz bir çözelti oluşturur. Bu çözelti, gıdalara kıvam, stabilite ve emülsiyon özellikleri kazandırır. E 427 olarak sınıflandırılan Cassia gum, diğer bazı bitkisel kıvam arttırıcı maddelere göre daha ucuzdur ve işlevsel olarak benzer alternatifler sunmaktadır.

İsim: Polioksietilen (40) stearat

Ekod: E 431

İşlev: Emülgatör, stabilizör

Kaynak: Hayvansal veya bitkisel kaynaklı stearik asitten sentetik olarak elde edilir. Stearik asit, bitkisel yağlardan (örneğin, palmiye yağı) veya hayvansal yağlardan elde edilebilir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, margarin, dondurma, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozlarda alındığında ishal gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından kabul edilebilir günlük alım miktarı belirlenmiştir. Uzun süreli etkileriyle ilgili yeterli araştırma bulunmamaktadır.

Alerji: Stearik aside alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar cilt döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: Polioksietilen (40) stearat, stearik asidin etilen oksit ile reaksiyonu sonucu oluşan bir polimerdir. Etilen oksit ile reaksiyon derecesi (40), ortalama etilen oksit zincir uzunluğunu belirtir. Emülgatör olarak işlev görür, yağ ve suyun karışmasını sağlar ve gıda ürünlerinin kıvamını, dokusunu ve görünümünü iyileştirir. Hayvansal veya bitkisel kaynaklı stearik asit kullanımı, helal sertifikasyonunda dikkat edilmesi gereken bir noktadır. Alkolle reaksiyona girebilir. Bu nedenle, bazı üretim süreçlerinde alkol kullanımı şüpheli helallik durumuna yol açabilir.

İsim: Polioksietilen sorbitan monolaurat (polisorbat 20)

Ekod: E 432

İşlev: Emülgatör, nemlendirici, çözücü

Kaynak: Sentetik. Sorbitan, bitkisel kaynaklı (genellikle mısır nişastası veya soya fasulyesi yağı) sorbitolün esterleştirilmesi ile elde edilir. Polietilen glikol (PEG) ile reaksiyona sokulmasıyla polisorbat 20 üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İçecekler (sütlü içecekler, meyve suları), dondurulmuş tatlılar, margarin, mayonez, soslar, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiştir ve bu limitin altında tüketilmesi güvenlidir. Özellikle hassas bireylerde mide rahatsızlıklarına yol açabilir.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde reaksiyonlara yol açabilir, çünkü sorbitan üretiminde soya fasulyesi yağı kullanımı yaygındır. Ayrıca, üretim sürecinde kullanılan diğer bileşenlere karşı da alerjik reaksiyonlar görülebilir. Belirtiler arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve kaşıntı yer alabilir.

Detaylar: Polisorbat 20, noniyonik bir yüzey aktif maddedir. Su ve yağ arasında emülsiyon oluşturmada kullanılır, yani yağ ve suyun karışmasını sağlar. Bu, gıdaların dokusunu, kıvamını ve görünümünü iyileştirmeye yardımcı olur. Sorbitan monolaurat, sorbitolün laurik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilir. Sonrasında polietilen glikol (PEG) ile reaksiyona sokulur ve polisorbat 20 oluşur. Laurik asit, hindistan cevizi yağı ve palmiye çekirdeği yağında bulunur. Ancak, endüstriyel üretimde genellikle sentetik olarak üretilir.

İsim: Polioksietilen sorbitan monooleat (polisorbat 80)

Ekod: E 433

İşlev: Emülgatör, ıslatıcı madde, stabilizatör

Kaynak: Sentetik. Sorbitol, bir şeker alkolüdür, genellikle mısır nişastasından elde edilir. Oleik asit, genellikle bitkisel yağlardan (örneğin, zeytinyağı, ayçiçek yağı) elde edilir. Etilen oksit de sentetik bir bileşiktir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, margarin, dondurma, mayonez, soslar, içecekler, ilaçlar (emülgatör olarak)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti güvenli kabul edilir. Ancak, bazı kişilerde hafif mide rahatsızlığına neden olabilir. Özel bir risk grubu belirlenmemiştir, ancak hassas bağırsak sendromu olan kişilerde daha fazla dikkat edilmelidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı veya mide rahatsızlığı gibi belirtiler gösterir. Ciddi alerjik reaksiyonlar nadiren görülür.

Detaylar: Polisorbat 80, sorbitan monooleatın etilen oksit ile reaksiyonu sonucu elde edilir. Sorbitan, bir şeker alkolü olan sorbitolün bir türevidir. Monooleat ise oleik asidin bir esteridir. Oleik asit, doymamış bir yağ asidi olup genellikle bitkisel yağlardan elde edilir. Etilen oksit, bir sentetik kimyasaldır ve reaksiyonda hidrofilik (suyu seven) kısmı oluşturur. Sonuç olarak, polisorbat 80 hem hidrofilik hem de lipofilik (yağı seven) özelliklere sahip bir emülgatör olur, bu sayede su ve yağın karışmasını sağlar. Gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılan bir emülgatör, ıslatıcı ve stabilizatördür.

İsim: Polioksietilen sorbitan monopalmitat (polisorbat 40)

Ekod: E 434

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, nemlendirici.

Kaynak: Sentetik. Sorbitol, palmitik asit ve etilen oksit kullanılarak sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, mayonez, margarin, sütlü içecekler, ekmek ve fırın ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında ishal veya mide rahatsızlığına neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri (ADI) dahilinde tüketildiğinde zararlı etkisi bulunmamaktadır. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet yaratabileceği unutulmamalıdır. Gebelik ve emzirme döneminde kullanımına dair yeterli veri bulunmadığı için bu dönemlerde kontrollü tüketim tavsiye edilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir. Alerjik reaksiyon riski yüksek olan kişilerin polisorbat 40 içeren gıdaları dikkatli tüketmeleri önerilir.

Detaylar: Polioksietilen sorbitan monopalmitat (polisorbat 40), sorbitan monopalmitatın etilen oksit ile reaksiyonu sonucu oluşan bir noniyonik yüzey aktif maddedir. Su ve yağ arasında emülsiyon oluşturarak karışmalarını sağlar. Gıdalarda homojen bir yapı sağlamak, stabilitesini artırmak ve raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Su ile kolayca karışır ve düşük toksisiteye sahiptir. Üretimi kimyasal sentez yoluyla gerçekleştirilir.

İsim: Polioksietilen sorbitan monostearat (polisorbat 60)

Ekod: E 435

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, nemlendirici

Kaynak: Sentetik. Sorbitan, bitkisel yağlardan (genellikle soya fasulyesi yağı) elde edilen sorbitolün esterleştirilmesiyle üretilir. Polietilen oksit kısmı ise etilen oksitin polimerizasyonuyla elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Mayonez, margarin, dondurma, soslar, çikolata, unlu mamuller, hazır çorbalar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda tüketildiğinde ishal gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. AB ve diğer ülkeler tarafından belirlenen günlük alım miktarları güvenli sınırlar dahilindedir. Hassas bireylerde mide rahatsızlığına neden olabileceği düşünülmektedir. Bazı araştırmalar yüksek dozlarda hayvanlarda olumsuz etkiler gösterse de, bu etkilerin insanlara taşınabilirliği net değildir.

Alerji: Soyaya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir çünkü genellikle soya fasulyesi yağından üretilir. Alerjik reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: Polisorbat 60, sorbitan monostearatın polietilen oksit ile reaksiyonundan oluşan bir noniyonik yüzey aktif maddedir. Su ve yağ arasında emülsiyon oluşturma özelliğine sahiptir. Yani yağ ve suyun karışmasını sağlar. Bu özelliği sayesinde gıda ürünlerinde homojen bir yapı oluşturulmasına yardımcı olur ve kıvamını düzenler. Soya fasulyesi yağından elde edilen sorbitolden üretildiği için, soya alerjisi olan bireylerde alerjik reaksiyon riskini taşımaktadır. Üretim sürecinde kullanılan ham maddelerin kalitesi ve saflaştırma işlemlerinin etkinliği, son ürünün kalitesi ve güvenliği açısından önemlidir.

İsim: Polioksietilen sorbitan tristearat (polisorbat 65)

Ekod: E 436

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, nemlendirici.

Kaynak: Sentetik. Sorbitol ve stearik asitten elde edilir. Sorbitol, bitkisel kaynaklardan (örneğin, mısır nişastası) elde edilebilir, ancak E436'nın sentetik bir süreçle üretildiği geneldir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı ve yağsız yiyeceklerin homojen dağılımını sağlamak için kullanılır. Örnek olarak; margarin, mayonez, dondurma, soslar, kekler ve fırınlanmış ürünler verilebilir.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır. Çok yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Ancak, bu dozlar normal tüketim seviyelerinin çok üzerindedir. Uzun süreli etkileri hakkında kapsamlı araştırma mevcut değildir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve ciltte döküntü, kaşıntı veya mide rahatsızlığı gibi semptomlarla kendini gösterebilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar (anafilaksi) çok nadirdir.

Detaylar: Polioksietilen sorbitan tristearat (polisorbat 65), sorbitan tristearatın etilen oksit ile reaksiyonu sonucu oluşan bir noniyonik yüzey aktif maddedir. Sorbitan tristearat, sorbitol ve stearik asidin esterifikasyonu ile elde edilir. Stearik asit bitkisel yağlardan veya hayvansal yağlardan elde edilebilir. Ancak, E436'nın üretiminde genellikle bitkisel kaynaklı stearik asit kullanılır. E436, yağ ve suyun karışmasını sağlayan emülsiyonları stabilize eder, böylece ürünlerin dokusunu ve görünümünü iyileştirir. Suyu tutma kapasitesi de vardır.

İsim: Pektinler

Ekod: E 440

İşlev: Jel oluşturucu, kıvam arttırıcı, emülgatör

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla meyve kabuklarından, özellikle elma ve turunçgillerden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Marmelatlar, jöleler, reçeller, meyve suları, yoğurtlar, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi sindirim sorunlarına (gaz, şişkinlik) yol açabilir. Bazı araştırmalar, yüksek miktarlarda tüketiminin bağırsak florasını olumsuz etkileyebileceğini öne sürmektedir. Özellikle prebiyotik özelliği nedeniyle bağırsak sağlığına olumlu etkisi de olabilmektedir. Günlük alım miktarı için belirli bir sınırlama yoktur, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Pektinlere alerjik reaksiyonlar nadir görülür. Ancak bazı kişilerde hassasiyete bağlı olarak hafif sindirim sorunları yaşanabilir. Ciddi alerjik reaksiyonlar rapor edilmemiştir.

Detaylar: Pektinler, bitkilerin hücre duvarlarında bulunan kompleks karbonhidratlardır. Meyvelerin olgunlaşması ve yumuşaması sürecinde önemli rol oynarlar. Endüstriyel olarak, genellikle elma, turunçgil kabukları ve ayçiçeği kabuklarından elde edilir. Farklı metotlar kullanılarak çeşitli molekül ağırlıklarına sahip pektinler elde edilebilir. Bunlar, düşük metoksi (LM) ve yüksek metoksi (HM) pektinler olarak sınıflandırılır. LM pektinler kalsiyum iyonları varlığında jel oluştururken, HM pektinler şeker ve asit varlığında jel oluştururlar. Gıda endüstrisinde, istenilen kıvam ve dokuyu elde etmek için farklı pektin tipleri kullanılır.

İsim: Amonyum fosfatitler

Ekod: E 442

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla soya fasulyesi, ayçiçeği, kanola gibi yağlardan elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, şekerlemeler, margarin, soslar, dondurulmuş tatlılar, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde ishal gibi gastrointestinal problemlere neden olabilir. Özellikle soya alerjisi olan bireyler için risk taşıyabilir. Günlük alım için belirlenmiş bir güvenli üst sınır bulunmamaktadır, ancak düşük seviyelerde tüketilmesi önerilir. AB ve FDA tarafından güvenli olarak kabul edilmektedir.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişlik, nefes darlığı ve anafilaksi yer alabilir.

Detaylar: Amonyum fosfatitler, fosfolipidler olarak bilinen bir grup yağdan oluşan bir emülgatördür. Bitkisel yağlardan (çoğunlukla soya fasulyesi yağı) rafine etme işlemi sırasında elde edilir. Yağlar ve suyun karışmasını ve stabilize etmesini sağlar, böylece gıdalarda istenen doku ve kıvamın korunmasına yardımcı olur. Amonyum fosfatitlerin üretimi, fosfolipitlerin amonyum hidroksit ile işlenmesiyle gerçekleştirilir. Amonyum hidroksit, gıda endüstrisinde yaygın olarak kullanılan bir maddedir ve toksik olmayan bir düzeyde kullanılır.

İsim: Sukroz asetat izobütirat

Ekod: E 444

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, kaplama maddesi, aroma verici

Kaynak: Sentetik (sukrozdan kimyasal sentez ile elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Sakızlar, şekerlemeler, fırıncılık ürünleri, dondurulmuş tatlılar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sistemi rahatsızlıklarına (ishal, mide bulantısı) yol açabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu miktarın üzerinde tüketilmesi tavsiye edilmez. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketimiyle ilgili kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Sukroz asetat izobütirat ile ilgili alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet veya reaksiyonlar oluşabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüleri, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: Sukroz asetat izobütirat, şeker (sukroz) ve organik asitlerden (asetik asit ve izobütirik asit) kimyasal reaksiyonlar ile elde edilen bir esterdir. Yağda ve suda çözünebilen bir maddedir ve bu özelliği nedeniyle emülgatör olarak görev yapar. Gıdalara özel bir tat ve koku kazandırmaz ama gıdaların tekstürünü ve stabilitesini iyileştirir. Başlıca işlevi gıdalardaki yağ ve su fazlarının karışımını sağlamak ve ürünün raf ömrünü uzatmaktır.

İsim: Ağaç reçinesinin gliserol esterleri

Ekod: E 445

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (çoğunlukla çam reçinesinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Sakızlar, şekerlemeler, dondurulmuş süt ürünleri, soslar

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (ishal gibi) neden olabileceği rapor edilmiştir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş ve bu miktarın altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli etkileriyle ilgili kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişlik şeklinde ortaya çıkar. Çam reçinesi alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksektir.

Detaylar: E 445, çeşitli ağaç türlerinden elde edilen reçinelerin gliserol ile esterleştirilmesiyle üretilir. En sık kullanılan kaynak çam reçinesidir. Bu işlem, reçinenin suda çözünürlüğünü artırarak emülsiyonların ve köpüklerin stabilizasyonunu sağlar. Farklı ağaç türlerinden elde edilen reçineler farklı kimyasal bileşimlere sahip olabilir, bu nedenle E 445'in özellikleri üretim kaynağına bağlı olarak değişebilir. Gıda endüstrisinde, yağ ve suyun karışmasını önleyerek ürünlerin kıvamını ve dokusunu iyileştirmek için kullanılır.

İsim: Difosfatlar

Ekod: E 450

İşlev: Emülgatör, asitlik düzenleyici, kıvam arttırıcı, şelatlayıcı ajan.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir. Fosforik asitten elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Peynir, işlenmiş etler, fırın ürünleri, içecekler (örneğin, gazlı içecekler)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketimi ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Yüksek dozda alınması böbrek fonksiyonlarını etkileyebilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır ve bu limitler altında tüketildiğinde sağlık açısından önemli bir risk oluşturmaz.

Alerji: Bilinen bir alerjik reaksiyona neden olmaz. Ancak, bazı bireylerde aşırı duyarlılığa yol açabilecek nadir durumlara dair sınırlı raporlar mevcuttur.

Detaylar: E 450, çeşitli difosfatların bir karışımıdır. En yaygın olanları disodyum difosfat (E 450a), trisodium difosfat (E 450b), tetrasodyum difosfat (E 450c), dipotasyum difosfat (E 450i), tripotasyum difosfat (E 450iii), ve tetrapotasyum difosfat (E 450iv) şeklindedir. Fosforik asidin çeşitli tuzları olarak sınıflandırılırlar. Gıdalarda emülgatör, asitlik düzenleyici ve kıvam arttırıcı olarak kullanılır. Süt ürünlerinde kalsiyum ve protein stabilizasyonunda, et ürünlerinde su tutmada, fırıncılık ürünlerinde kabarmayı iyileştirmede ve içeceklerde şelatlayıcı ajan olarak görev yaparlar.

İsim: Trifosfatlar

Ekod: E 451

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, nemlendirme ajanı, tuz eritici

Kaynak: Sentetik olarak üretilmektedir. Genellikle fosforik asitten elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş peynirler, et ürünleri (sosis, salam gibi), hazır yemekler, sütlü tatlılar, dondurulmuş yiyecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal ve mide rahatsızlığına neden olabilir. Yüksek miktarda fosfat tüketimi böbrek sorunları olan kişilerde risk oluşturabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenmiş kabul edilebilir günlük alım miktarları vardır. Bu limitlerin aşılması durumunda sağlık sorunları riski artar.

Alerji: Alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Ancak her bireyin hassasiyeti farklı olduğundan, aşırı tüketimde nadiren bireysel reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: E 451, trifosfatların genel bir adıdır ve farklı trifosfatlar içerir (örneğin, trisodium trifosfat, tripotassium trifosfat). Fosforik asidin çeşitli tuzlarıdır. Gıdalarda su bağlama, emülsiyon oluşturma ve proteinlerin çözünürlüğünü artırma gibi işlevleri görür. Bu sayede ürünlerin dokusunu ve raf ömrünü iyileştirir. Genellikle sodyum, potasyum veya kalsiyum tuzları halinde kullanılır.

İsim: Polifosfatlar

Ekod: E 452

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı, şelatlayıcı (metal iyonlarını bağlayarak reaksiyonları önleyen madde), tuz erimesini önleyici

Kaynak: Sentetik (fosforik asit ve çeşitli metallerden sentezlenir). Hayvansal kaynaklardan elde edilen fosfatlar da olabilir fakat çoğu sentetiktir.

Helallik: Şüpheli. Sentetik olarak üretilse de hammadde olarak kullanılan fosforun kaynağı hayvanlar olabilir ve bazı üretim yöntemlerinde alkol kullanımı söz konusu olabilir. Kesin helallik durumu, üretim yöntemine ve kullanılan hammaddelere bağlı olarak değişir.

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş et ürünlerinde (sosis, salam, sucuk), peynirlerde, süt ürünlerinde, konserve sebzelerde, balık ürünlerinde, hazır yemeklerde.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketimi bazı kişilerde mide rahatsızlıklarına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Yüksek fosfor alımı böbrek hastalığı olan kişiler için risk oluşturur. Kalsiyum emilimini azaltabilir. Günlük alım miktarına dair kesin bir sınır belirlenmemiş, ancak güvenli üst limit Avrupa Birliği tarafından belirlenmiştir (çeşitli polifosfatlar için farklı sınırlar vardır).

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir, ancak yaygın bir alerjen değildir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü veya gastrointestinal problemler şeklinde ortaya çıkar.

Detaylar: Polifosfatlar, fosforik asidin polimerleşmesiyle oluşan çeşitli tuzlardan oluşan bir gruptur. Örneğin, sodyum tripolifosfat (STPP), sodyum heksametafosfat (SHMP) ve sodyum polifosfatlar gibi farklı türleri vardır. Gıdalarda, su bağlama kapasitesini artırarak, kıvamı iyileştirerek, emülsiyonları stabilize ederek ve metal iyonlarını şelatlayarak işlev görürler. Ayrıca, gıdaların raf ömrünü uzatmaya yardımcı olabilirler. Üretim yöntemleri, kullanılan metaller ve fosfor kaynağı nedeniyle helallik durumu her zaman kesin değildir. Bu nedenle, helal sertifikalı ürünlerin tercih edilmesi önemlidir.

İsim: Potasyum poliaspartat

Ekod: E 456

İşlev: Emülgatör, stabilizör, kalınlaştırıcı, nem tutucu. Asidik koşullarda daha etkili olur.

Kaynak: Sentetik. Aspartik asit monomerlerinden polimerizasyon ile üretilir. Aspartik asit, bitkisel kaynaklardan elde edilebilir fakat E456'nın üretimi için kullanılan aspartik asidin kaynağı, sentetik üretim yolu ile olduğundan kaynak bitkisel olarak nitelendirilemez.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Düşük sodyumlu soslar, işlenmiş etler, peynir, turşular, konserve sebzeler, mayonez, salata sosları.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde hafif laksatif etki gösterebilir. Ancak, FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) tarafından kabul edilen günlük alım limiti belirlenmemiştir. Uzun süreli ve yüksek dozda tüketim etkileri konusunda daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Bilinen bir alerjik reaksiyon potansiyeli yoktur. Ancak bireysel duyarlılıklar görülebilir. Nadir durumlarda mide bulantısı, ishal gibi sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açabilir.

Detaylar: Potasyum poliaspartat, aspartik asit monomerlerinin polimerizasyonu ile elde edilen bir tuzdur. Aspartik asit, amino asitlerden biridir ve proteinlerin yapısında bulunur. E456, özellikle sodyumun azaltılması gereken gıdalarda, sodyum klorürün yerine kullanılır. Su tutma özelliği sayesinde gıdaların kıvamını ve yapısını iyileştirir. Sodyumun azaltılması sağlık açısından yararlıdır, çünkü yüksek sodyum alımı hipertansiyona katkıda bulunabilir. E 456, çevre dostu bir katkı maddesi olarak kabul edilir, çünkü biyolojik olarak parçalanabilirdir.

İsim: Beta-siklodekstrin

Ekod: E 459

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, kompleks oluşturucu.

Kaynak: Enzimatik işlemle nişastadan elde edilir. Bitkisel kaynaklı (genellikle mısır nişastası).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş et ürünleri, şekerlemeler, içecekler (özellikle toz içecekler), yağlar ve yağ bazlı ürünlerin stabilizasyonu.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde hafif laksatif etki gösterebilir. Ancak, günlük alım miktarı için güvenli bir üst sınır belirlenmemiştir. Araştırmalar, beta-siklodekstrinin bazı ilaçların biyoyararlanımını artırabileceğini göstermiştir, bu nedenle ilaç kullananlar dikkatli olmalıdır. Uzun süreli ve yüksek dozlu kullanımının potansiyel uzun dönem etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Mısır nişastasından elde edildiği için mısır alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski vardır. Ancak, işlem sırasında mısır proteinlerinin büyük ölçüde uzaklaştırılması nedeniyle bu risk düşüktür. Nadir alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir, genellikle hafif düzeydedir (deride kızarıklık, kaşıntı).

Detaylar: Beta-siklodekstrin, siklodekstrinlerin bir türüdür. Siklodekstrinler, nişastanın enzimatik hidrolizinden elde edilen halkasal oligosakkaritlerdir. Beta-siklodekstrin, altı glukoz biriminin bir halka oluşturmasıyla oluşur. Bu halkasal yapı, diğer molekülleri (örneğin, aroma bileşikleri, ilaçlar) içine hapsetme özelliğine sahiptir. Bu özellik, gıda endüstrisinde kokuların ve aromaların korunması, stabilizasyon ve kontrollü salınımı için kullanılır. Ayrıca, istenmeyen tat veya kokuları maskeleme amacıyla da kullanılabilir. Üretimi sırasında herhangi bir hayvansal ürün veya alkol kullanılmaz.

İsim: Selüloz

Ekod: E 460

İşlev: Kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör, topaklanmayı önleyici, film oluşturucu

Kaynak: Bitkisel (özellikle ağaç hamuru ve pamuk liflerinden elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş yiyecekler, soslar, şekerlemeler, peynir, et ürünleri (örneğin sosislerde kıvam arttırıcı olarak), ekmek ve unlu mamüller

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sisteminde hafif şişkinliğe ve kabızlığa yol açabilir. Ancak normal gıda tüketiminde bu miktarlara ulaşılması oldukça zordur. Özel bir güvenli kullanım limiti belirlenmemiştir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: Selüloz, bitki hücre duvarlarının ana bileşenidir. Gıda sanayisinde kullanılan selüloz, genellikle ağaç hamuru veya pamuk liflerinden elde edilir. Kimyasal işlemlerle saflaştırılır ve farklı viskozitelerde gıda katkı maddesi olarak kullanılır. E 460, selülozun çeşitli formlarını (mikrokristal selüloz, selüloz jel) içerir. Bu formların her biri farklı özelliklere ve kullanım alanlarına sahiptir. Mikrokristal selüloz, yüksek viskoziteye sahip bir tozdur ve genellikle kıvam arttırıcı olarak kullanılırken, selüloz jel daha yumuşak bir kıvamda olup bağlayıcı görevi görür.

İsim: Metil selüloz

Ekod: E 461

İşlev: Kalınlaştırıcı, emülgatör, film oluşturucu, bağlayıcı, stabilizatör

Kaynak: Selülozdan elde edilen sentetik bir türevidir. Selüloz, bitki hücre duvarlarının ana bileşenidir ve genellikle ağaç hamurundan elde edilir. Metil selüloz, selülozun metil grupları ile kimyasal olarak modifiye edilmesiyle üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, çorbalar, salata sosları, şekerlemeler, fırıncılık ürünlerinde

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde hafif sindirim sorunlarına (şişkinlik, gaz) neden olabilir. Metil selüloz alerjisi oldukça nadirdir ancak bazı kişilerde hassasiyet olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirli günlük alım limitleri belirlenmiştir, ancak bu limitlerin aşılması halinde sağlık riskleri hakkında yeterli veri bulunmamaktadır.

Alerji: Çok nadir görülür. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve sindirim sistemi ile ilgilidir (şişkinlik, gaz). Ciddi alerjik reaksiyonlar rapor edilmemiştir.

Detaylar: Metil selüloz, selüloz molekülüne metil gruplarının eklenmesiyle elde edilen bir selüloz eteridir. Bu işlem, selülozun suda çözünürlüğünü ve diğer özelliklerini değiştirir. Farklı metilasyon derecelerine sahip çeşitli metil selüloz türleri mevcuttur. Bu değişiklikler, viskozite ve diğer fonksiyonel özelliklerini etkiler. Gıda sektöründe, istenilen kıvam, tekstür ve stabiliteyi sağlamak için kullanılır. Bitkisel bir kaynaktan elde edilmesine rağmen, kimyasal bir işlem sonucu oluştuğu için tamamen doğal bir madde olarak kabul edilmez.

İsim: Etil selüloz

Ekod: E 462

İşlev: Etil selüloz, bir gıda katkı maddesi olarak esas olarak kalınlaştırıcı, bağlayıcı, film oluşturucu ve stabilizatör olarak kullanılır. Ayrıca, bazı ürünlerde emülgatör ve süspansiyonlaştırıcı görevi de görebilir.

Kaynak: Sentetik. Selüloz, bitkisel kaynaklı bir polisakkarittir ancak Etil selüloz, selülozun etil klorür ile kimyasal reaksiyonu sonucu elde edilen bir türevidir. Dolayısıyla sentetik olarak kabul edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Etil selüloz, çeşitli gıda ürünlerinde kullanılır, örneğin; dondurulmuş tatlılarda dokuyu iyileştirmek, soslarda ve salata soslarında kalınlaştırıcı olarak, ilaç kaplamalarında ve şekerlemelerde film oluşturucu olarak ve bazı süt ürünlerinde stabilizatör olarak kullanılır. Ayrıca, bazı et ürünlerinde bağlayıcı olarak da bulunabilir.

Sağlık: Etil selüloz, genellikle güvenli olarak kabul edilir ve insan vücudu tarafından sindirilmez. Ancak yüksek dozlarda tüketilmesi durumunda mide-bağırsak sisteminde hafif rahatsızlıklara (kabızlık gibi) neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri, ilgili gıda düzenlemelerine tabidir ve genellikle gıda ürünlerindeki miktarı çok düşüktür.

Alerji: Etil selüloz, genel olarak düşük alerjik reaksiyon potansiyeli olan bir maddedir. Nadir durumlarda, hassas bireylerde hafif alerjik reaksiyonlara neden olabilir, ancak bu durum çok nadirdir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında mide bulantısı, kusma ve ishal sayılabilir.

Detaylar: Etil selüloz, selülozun etil eteridir. Selüloz, bitkilerin hücre duvarlarının ana bileşeni olan doğal bir polisakkarittir. Etil selüloz, selülozun hidroksil gruplarının bazılarına etil gruplarının eklenmesiyle sentetik olarak üretilir. Bu işlem, selülozun çözünürlüğünü ve diğer özelliklerini değiştirir. Etil selülozun farklı dereceleri, çeşitli etilasyon seviyelerine bağlı olarak farklı özelliklere sahiptir. Bu özellik farklılıkları, farklı gıda uygulamalarına uygun hale getirir.

İsim: Hidroksipropil selüloz

Ekod: E 463

İşlev: Kısaltıcı, emülgatör, stabilizatör, film oluşturucu, bağlayıcı

Kaynak: Selülozdan sentetik olarak elde edilir. Selüloz genellikle bitkisel kaynaklıdır (örneğin, ağaç hamuru).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, soslu et ürünleri, düşük yağlı süt ürünleri, fırınlanmış ürünler, meyve suları

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sistemi rahatsızlıklarına (ishal gibi) neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir. Uzun süreli etkileri hakkında yeterli veri bulunmamaktadır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum güçlüğü yer alabilir.

Detaylar: Hidroksipropil selüloz, selülozun hidroksipropil grubu ile modifiye edilmesiyle elde edilen bir selüloz eteridir. Selüloz, bitki hücre duvarlarının ana bileşenidir ve genellikle ağaç hamuru veya pamuk gibi bitkisel kaynaklardan elde edilir. Hidroksipropil selüloz, gıdalarda kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör ve film oluşturucu olarak kullanılır. Suda çözünür ve gıdaya yapışkanlık, pürüzsüzlük ve doku sağlama özelliğine sahiptir. Sindirilemez bir maddedir, yani vücut tarafından sindirilmez ve atılır.

İsim: Düşük sübstitüe hidroksipropil selüloz (L-HPC)

Ekod: E 463a

İşlev: Kısaltıcı, emülgatör, stabilizatör, film oluşturucu, kalınlaştırıcı.

Kaynak: Selülozun kimyasal modifikasyonu ile sentetik olarak üretilir. Selüloz, bitkisel bir kaynaktan (genellikle ağaç hamuru) elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Düşük kalorili yiyecekler, düşük yağlı mayonez, soslar, dondurulmuş gıdalar, fırınlanmış ürünler, et ürünleri, şekerlemeler.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde bazı kişilerde hafif sindirim sorunlarına (kabızlık, ishal) yol açabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiş olup, bu değerlerin altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli ve yüksek dozlu etkilerine dair yeterince çalışma bulunmamaktadır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Selüloza karşı alerjisi olan kişilerde reaksiyon olasılığı daha yüksektir, ancak L-HPC'nin selülozdan kimyasal olarak farklı olduğu unutulmamalıdır. Reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde olabilir.

Detaylar: Düşük sübstitüe hidroksipropil selüloz (L-HPC), selüloz molekülünün hidroksipropil grupları ile kimyasal olarak modifiye edilmesiyle elde edilir. Bu modifikasyon, selülozun suda çözünürlüğünü ve diğer özelliklerini değiştirir. Düşük sübstitüsyon derecesi, molekülün selüloza daha yakın özelliklere sahip olmasını sağlar. L-HPC, gıdalarda kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör ve film oluşturucu olarak kullanılır. Su tutma özelliği sayesinde gıdaların dokusunu ve raf ömrünü iyileştirebilir.

İsim: Hidroksipropil metil selüloz (HPMC)

Ekod: E 464

İşlev: Hidroksipropil metil selüloz (HPMC), bir emülgatör, stabilizatör, kalınlaştırıcı, film oluşturucu ve bağlayıcı olarak işlev görür. Gıdalara kıvam ve doku verir, su tutma kapasitesini artırır ve ürünün raf ömrünü uzatır.

Kaynak: Sentetik. Selüloz, bitkisel bir kaynaktan (genellikle ağaç hamuru) elde edilir, ancak HPMC sentetik bir işlemle selülozun kimyasal olarak modifiye edilmesiyle üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: HPMC, çeşitli gıdalarda kullanılır, örneğin; dondurulmuş tatlılar, soslar, sütlü içecekler, fırınlanmış ürünler (pasta, kek), vejetaryen et alternatifleri.

Sağlık: HPMC, genel olarak güvenli kabul edilir ve yüksek miktarlarda tüketildiğinde bile önemli yan etkiler bildirilmemiştir. Ancak, bazı bireylerde hafif gastrointestinal sorunlara (ishal, kabızlık) neden olabilir. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç İdaresi) tarafından GRAS (Genellikle Güvenli Olarak Kabul Edilen) olarak sınıflandırılmıştır. Yüksek dozlarda tüketilmesi durumunda bağırsak problemlerine yol açabilir. Avrupa Birliği'nde de güvenli kabul edilmektedir ve günlük alım limiti belirlenmemiştir.

Alerji: HPMC, selülozdan elde edildiği için selüloza alerjisi olan kişilerde nadiren alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Ancak, selüloza karşı alerji oldukça nadirdir. Alerjik reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü veya mide rahatsızlığı gibi semptomlarla kendini gösterebilir.

Detaylar: Hidroksipropil metil selüloz (HPMC), selülozun metil ve hidroksipropil grupları ile modifiye edilmesiyle elde edilen bir selüloz eteridir. Selüloz, bitkilerin hücre duvarlarında bulunan doğal bir polisakkarittir. HPMC'nin üretiminde, selüloz önce alkali koşullar altında işlenir ve daha sonra metil klorür ve propilen oksit ile reaksiyona sokularak hidroksipropil metil selüloz elde edilir. Sonuç olarak, farklı viskozitelerde ve özelliklerde HPMC çeşitleri üretilebilir. HPMC'nin suda çözünürlüğü ve film oluşturma özelliği, gıda endüstrisindeki yaygın kullanımını sağlar. Su içinde çözündüğünde viskoz bir çözelti oluşturur, bu yüzden kıvam arttırıcı olarak kullanılır.

İsim: Etil metil selüloz

Ekod: E 465

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, kıvam arttırıcı, film oluşturucu

Kaynak: Sentetik (selülozdan türetilmiş)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri, fırınlanmış ürünler, margarin

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda tüketildiğinde mide bulantısı ve ishale neden olabilir. Günlük alım için belirlenmiş bir ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri yoktur, ancak güvenli kullanım limitleri Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş genel prensipler çerçevesinde değerlendirilir. Yüksek miktarlarda tüketimi sindirim sorunlarına yol açabileceğinden, makul kullanım önemlidir.

Alerji: Selüloz türevlerine alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski düşük olsa da, bazı bireylerde hafif alerjik reaksiyonlara (cilt kaşıntısı, şişme gibi) neden olabilir. Nadir durumlarda görülen bir durumdur.

Detaylar: Etil metil selüloz, selülozun etil ve metil eterleridir. Selüloz, bitkilerde bulunan doğal bir polisakkarittir. Etil metil selüloz, selülozun kimyasal olarak işlenmesiyle elde edilir. Su ile temas ettiğinde jel oluşturma özelliğine sahiptir. Yiyeceklerde kıvamı düzenlemek, bağlayıcı madde olarak kullanılmak, dokuyu iyileştirmek ve yağ ve su fazlarının karışmasını sağlamak amacıyla kullanılır. Sindirilemeyen bir lif türüdür, bu nedenle vücut tarafından emilmez ve kalori sağlamaz.

İsim: Sodyum karboksi metil selüloz, Selüloz gam

Ekod: E 466

İşlev: Kıvam arttırıcı, emülgatör, stabilizatör, film oluşturucu, bağlayıcı. Yiyeceklerin tekstürünü iyileştirmek ve stabilitesini artırmak için kullanılır.

Kaynak: Bitkisel. Selüloz, bitkilerin hücre duvarlarından elde edilen bir polisakkarittir. Genellikle ağaç hamuru veya pamuk liflerinden üretilir. Sodyum karboksi metil selüloz ise selülozun kimyasal olarak modifiye edilmesiyle elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri (yoğurt, peynir), fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye), et ürünlerinde bağlayıcı olarak ve ayrıca ilaç ve kozmetik ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde ishal gibi sindirim sistemi sorunlarına neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir.

Alerji: Selüloz ve türevlerinin alerjik reaksiyonlara neden olduğu çok nadir görülür. Ancak, bazı bireylerde aşırı duyarlılık reaksiyonları görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında mide bulantısı, kusma, ishal, kaşıntı ve döküntü yer alabilir.

Detaylar: Sodyum karboksi metil selüloz (CMC), selülozun alkali koşullar altında kloroasetik asit ile reaksiyona sokulmasıyla elde edilir. Bu işlem, selüloz molekülüne karboksi metil gruplarının bağlanmasına neden olur. CMC'nin viskozitesi, selüloz molekülünün modifikasyon derecesine ve molekül ağırlığına bağlıdır. Gıda uygulamalarında, CMC'nin viskozitesi ve diğer özellikleri, istenen tekstür ve stabiliteyi elde etmek için dikkatlice seçilir. CMC suda çözünür ve su çözeltileri şeffaftır. Çözünürlüğü ve viskozitesi sıcaklığa bağlıdır; sıcak suda daha kolay ve hızlı çözünür.

İsim: Çapraz-bağlı sodyum karboksi metil selüloz, çapraz bağlı selüloz gam

Ekod: E 468

İşlev: Kıvamlaştırıcı, emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (selüloz genellikle ağaç hamurundan elde edilir). Sentetik bir işlemle modifiye edilmiş selülozdur.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, salata sosları, peynir ürünleri, et ürünlerinde su tutucu ve kıvam verici olarak kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda alındığında sindirim sistemi sorunlarına (kabızlık veya ishal) neden olabileceği düşünülmektedir. Ancak, gıda ürünlerinde kullanılan miktarlar genellikle düşük seviyelerdedir ve sağlık sorunlarına neden olması olasılığı düşüktür. Uzun süreli etkileriyle ilgili kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Selüloza alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski çok düşüktür, ancak olası alerjik reaksiyonlar hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Bildirilen reaksiyonlar nadirdir ve genellikle hafiftir.

Detaylar: E 468, selülozun kimyasal olarak modifiye edilmesiyle elde edilir. Selüloz, bitkilerin hücre duvarlarında bulunan doğal bir polisakkarittir. Karboksimetil selüloz (CMC) oluşturmak için selüloz alkali koşullar altında kloroasetik asit ile işleme tabi tutulur. Çapraz bağlama işlemi ise CMC moleküllerinin birbirine bağlanmasını sağlayan ek bir kimyasal işlemdir. Bu işlem, daha yüksek viskozite ve daha iyi stabiliteye sahip bir ürün elde edilmesini sağlar. E 468, suda çözünür ve gıdalara kıvam, stabilite ve emülsiyon özellikleri kazandırır.

İsim: Enzimatik hidrolize karboksi metil selüloz, Enzimatik hidrolize selüloz gam

Ekod: E 469

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, kıvam arttırıcı. Gıdalara kıvam ve doku verir, yağ ve suyun karışmasını sağlar, ürünün raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur.

Kaynak: Bitkisel (selüloz genellikle ağaç hamurundan elde edilir). Selüloz, kimyasal işlem ve enzimatik hidroliz ile modifiye edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Dondurulmuş tatlılar, soslar, süt ürünleri (yoğurt, peynir), mayonez, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi bağırsaklarda gaz ve şişkinliğe neden olabilir. ADI (Acceptable Daily Intake) değerleri belirlenmiş olup, bu limitlerin altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli etkilerine dair kapsamlı çalışmalar sınırlıdır.

Alerji: Selüloz türevlerine karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon gösteren bireyler için dikkatli tüketilmesi önerilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: E 469, selülozdan elde edilen bir gıda katkı maddesidir. Selüloz, bitkilerin hücre duvarlarının ana bileşenidir. E 469'un üretimi, selülozun önce karboksi metil selüloza dönüştürülmesi ve ardından enzimler kullanılarak hidrolize edilmesiyle gerçekleşir. Bu işlem, selülozun moleküler ağırlığını ve özelliklerini değiştirir, emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılmasını sağlar. Enzimatik hidroliz, kimyasal hidrolize kıyasla daha kontrollü ve daha çevre dostu bir işlemdir.

İsim: Yağ asitlerinin sodyum, potasyum ve kalsiyum tuzları

Ekod: E 470a

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel yağlardan elde edilen yağ asitlerinin sodyum, potasyum ve kalsiyum tuzları. Yağ asitlerinin kaynağı genellikle palmiye yağı, ayçiçek yağı, soya yağı gibi bitkisel yağlardır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Mayonez, margarin, süt ürünleri (yoğurt, peynir), unlu mamuller, tatlılar, soslar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarda tüketilmesi bazı bireylerde sindirim sorunlarına (ishal, şişkinlik) neden olabilir. Özellikle kalsiyum tuzları, yüksek kalsiyum alımı nedeniyle risk grubunda olan kişilerde dikkat edilmesi gereken bir faktördür. Günlük alım limitleri belirlenmemiştir, ancak genellikle güvenli kabul edilen miktarlarda tüketilir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Özellikle soya veya ayçiçeği yağından elde edilen yağ asitlerinden alerjisi olan bireylerde dikkatli olunmalıdır. Alerjik reaksiyonlar genellikle cilt döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: E 470a, bitkisel yağların alkali hidroliziyle elde edilen yağ asitlerinden oluşan bir karışımdır. Bu işlem, yağları bileşen yağ asitlerine ayırır. Daha sonra bu yağ asitleri sodyum, potasyum veya kalsiyum ile reaksiyona sokulur ve tuzları oluşturulur. E 470a, gıdalara kıvam, doku ve stabilite sağlamak için kullanılır. Emülgatör olarak, yağ ve suyun karışmasını kolaylaştırır ve ürünün ayrışmasını önler.

İsim: Yağ asitlerinin magnezyum tuzları

Ekod: E 470b

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel yağlardan elde edilen yağ asitlerinin magnezyum tuzları. Çoğunlukla palmiye yağı, hindistancevizi yağı veya ayçiçek yağı gibi bitkisel kaynaklardan elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Margarinler, çikolata, soslar, süt ürünleri (örneğin, dondurma, krema), fırınlanmış ürünler (örneğin, kek, kurabiye).

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Ancak, günlük alım miktarları genellikle bu seviyelerin çok altındadır. Özel bir risk grubu belirlenmemiştir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değerleri mevcuttur ve bu değerlerin altında tüketilmesi güvenlidir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle fındık, soya veya diğer yağlı tohumlara alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon riski bulunabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde kendini gösterir.

Detaylar: E 470b, çeşitli bitkisel yağlardan elde edilen yağ asitlerinin magnezyum tuzlarından oluşan bir karışımdır. Bu yağ asitleri genellikle hidroliz (su ile parçalama) işlemiyle elde edilir. Daha sonra magnezyum tuzları oluşturmak için magnezyum hidroksit veya magnezyum oksit ile reaksiyona sokulur. E 470b, gıdalarda emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılır. Yağ ve su fazlarını birbirine bağlayarak, gıdaların dokusunu, kıvamını ve görünümünü iyileştirmeye yardımcı olur. Üretim sürecinde herhangi bir hayvansal ürün veya alkol kullanılmaz.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritleri

Ekod: E 471

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, kıvam arttırıcı.

Kaynak: Bitkisel yağlardan (örneğin, palm yağı, soya yağı, ayçiçek yağı) veya hayvansal yağlardan (örneğin, sığır yağı, domuz yağı) elde edilir. Üretim sürecinde gliserol ve yağ asitleri kullanılır.

Helallik: Şüpheli. Hayvansal kaynaklı yağların kullanımı durumunda helal olmayan kaynaklardan elde edilme riski bulunmaktadır. Bitkisel kaynaklı olsa da, bazı üretim süreçlerinde alkol kullanılabildiği için şüpheli olabilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, kurabiye, margarin, çikolata, dondurma, mayonez.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketimi bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Aşırı tüketimi, kilo alımına ve kalp-damar sağlığı sorunlarına katkıda bulunabilir. Özellikle, trans yağ içeriği yüksek olan ürünlerde kullanıldığında risk artmaktadır. Güvenli kullanım limiti, gıda türüne ve kullanım amacına bağlı olarak değişir ve ilgili mevzuatlar tarafından belirlenir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle, soya, fındık, süt gibi alerjen içeren yağlardan üretilmişse alerjik reaksiyon riski artar. Alerjik reaksiyonlar; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, solunum zorluğu gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritleri, gliserol ve yağ asitlerinin esterleştirilmesiyle elde edilir. Gliserol, üç hidroksil (-OH) grubuna sahip bir alkoldür. Yağ asitleri ise uzun karbon zincirli organik asitlerdir. Mono-gliseritler bir yağ asidi molekülü, di-gliseritler ise iki yağ asidi molekülü ile esterleşmiş gliserol molekülleridir. Bu bileşikler, yağ ve suyun karışmasını kolaylaştıran emülgatör görevi görürler ve gıdalarda istenilen kıvamı ve dokuyu sağlamada kullanılırlar. Kullanılan yağ asidine ve üretim yöntemine göre farklı özelliklere sahip olabilirler. Dolayısıyla, etikette belirtilen kaynak ve üretim yöntemi hakkında bilgi almak önemlidir.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin asetik asit esterleri

Ekod: E 472a

İşlev: Emülgatör, stabilizatör. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir, ayrıca köpük oluşumuna yardımcı olur.

Kaynak: Bitkisel yağ asitlerinden elde edilir. Asetik asit de genellikle fermantasyon yoluyla üretilir (sirke üretimi gibi). Bitkisel yağların (örneğin, palm yağı, soya yağı, ayçiçek yağı) gliserol ile reaksiyonundan elde edilen mono- ve digliseridler, asetik asit ile esterleşir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye), margarin, mayonez, dondurma, çikolata, şekerlemeler

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım sınırları dahilinde tüketildiğinde sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi bulunmamaktadır. Ancak, hassas bireylerde sindirim problemlerine neden olabileceği göz önünde bulundurulmalıdır.

Alerji: Bitkisel yağlara alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski taşıyabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, şişme şeklinde kendini gösterir. Nadiren daha ciddi reaksiyonlar da görülebilir.

Detaylar: E 472a, çeşitli bitkisel yağların gliserol ile reaksiyonu sonucu oluşan mono- ve digliseritlerin asetik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilir. Bu işlem, yağ asitlerinin hidroksil gruplarının asetik asit ile reaksiyona girmesiyle ester bağlarının oluşmasını sağlar. Sonuç olarak, yağ ve su arasında emülsiyon oluşturma özelliğine sahip bir bileşik elde edilir. Mono- ve digliseridler, doğal olarak da bazı gıdalarda bulunurlar, ancak gıda endüstrisinde daha kontrollü ve homojen bir ürün elde etmek için sentetik olarak üretilirler. Asetik asitin fermantasyon yoluyla elde edilmesi, bu katkı maddesinin helal statüsünü destekler.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin laktik asit esterleri

Ekod: E 472b

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel yağ asitleri ve laktik asit kullanılarak sentetik olarak üretilir. Laktik asit, bitkisel kaynaklardan veya bakteri fermantasyonu ile elde edilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı gıdaların işlenmesinde, margarin, mayonez, pasta kremaları, dondurulmuş tatlılar, ekmek ve unlu mamüller gibi birçok gıda ürününde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarda tüketimi bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, gaz vb.) neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiştir ve bu miktarın altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli etkileri ile ilgili kapsamlı çalışmalar bulunmamaktadır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Laktoz intoleransı olan kişilerde laktik asitten kaynaklanan hafif reaksiyonlar olabilir, ancak ana kaynak bitkisel yağ asitleridir. Allerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme olabilir.

Detaylar: E 472b, çeşitli yağ asitlerinin (örneğin, palmitik, stearik, oleik asitler) mono- ve digliseritlerinin laktik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilir. Bu esterler, yağ ve su fazlarını birbirine bağlayarak emülsiyonun kararlılığını artırır. Üretiminde kullanılan yağ asitleri genellikle bitkisel kaynaklıdır, ancak hayvansal kaynaklı yağ asitleri de kullanılması olasılığı mevcuttur. Ancak bu durumda helallik şüpheli hale gelir. Genel olarak, kullanılan laktik asit fermantasyon yoluyla elde edilmektedir.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin sitrik asit esterleri

Ekod: E 472c

İşlev: Emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Hayvansal ve/veya bitkisel yağ asitlerinden elde edilir. Sitrik asit, doğal kaynaklardan (örneğin meyveler) veya fermantasyon yoluyla elde edilebilir.

Helallik: Şüpheli. Hayvansal kaynaklı yağ asitleri kullanılması durumunda ve/veya üretim sürecinde alkol kullanılması durumunda helallik şüpheli hale gelir. Tamamen bitkisel kaynaklı ve alkol kullanılmadan üretilmişse helaldir.

Kullanıldığı Gıdalar: Mayonez, margarin, çikolata, fırınlanmış ürünler, dondurma, hazır yemekler.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu miktarın altında tüketilmesi güvenlidir. Uzun süreli ve yüksek doz etkileri üzerine daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Özellikle soya veya süt yağlarından elde edilenler alerjik reaksiyon riskini artırabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişlik ve solunum güçlüğü yer alabilir.

Detaylar: E 472c, çeşitli yağ asitlerinin (palmitik, stearik, oleik vb.) mono- ve digliseritlerinin sitrik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilir. Bu işlem, yağ ve suyun karışmasını kolaylaştıran emülgatörler oluşturur. Emülgatör olarak işlev görerek gıda ürünlerinde homojen bir yapı ve kıvam sağlar, raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Hayvansal veya bitkisel kaynaklı yağ asitlerinin kullanımı, helallik durumunu etkiler. Üretim süreci, kullanılan yağ asitlerinin tipi ve alkol kullanımı gibi faktörler dikkate alınarak helal sertifikası aranmalıdır.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin tartarik asit esterleri

Ekod: E 472d

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel yağ asitlerinden (örneğin, palmiye yağı, ayçiçek yağı, soya yağı) ve tartarik asitten elde edilir. Tartarik asit hem bitkisel kaynaklardan (üzüm) elde edilebilir hem de sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Şüpheli

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı yiyecekler, unlu mamuller, margarin, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, soslar

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketiminin bazı kişilerde sindirim sorunlarına neden olabileceği düşünülmektedir. AB tarafından belirlenen günlük alım miktarı sınırlamaları yoktur, ancak iyi üretim uygulamaları ve makul kullanım önerilir.

Alerji: Bitkisel yağ asitlerinden elde edildiği için, ilgili yağ asidine alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Nadir görülür. Alerjik reaksiyon belirtileri; kızarıklık, kaşıntı, şişme, nefes darlığı gibi alerjik reaksiyon belirtileri olabilir.

Detaylar: E 472d, yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin tartarik asit esterlerinin bir karışımıdır. Bu maddeler, yağ ve suyun birbirinde karışmasını sağlayan emülgatörlerdir. Yiyeceklerin dokusunu ve kıvamını iyileştirmek, raf ömrünü uzatmak için kullanılırlar. Üretim süreci, bitkisel yağ asitlerinin tartarik asitle esterleşmesini içerir. Tartarik asit, üzüm gibi meyvelerde doğal olarak bulunur, ancak sentetik olarak da üretilebilir. Sentetik üretimde kullanılan bazı yöntemler alkol kullanılabileceğinden, helal sertifikası alındığına dair bilgi gereklidir.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin mono- ve diasetil tartarik asit esterleri

Ekod: E 472e

İşlev: Emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Sentetik. Yağ asitleri bitkisel (palm, soya, ayçiçeği vb.) veya hayvansal kaynaklı olabilir. Tartarik asit genellikle üzüm suyundan elde edilir, ancak sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Şüpheli. Hem bitkisel hem de hayvansal kaynaklı yağ asitleri kullanılabildiği ve üretim sürecinde alkol kullanılmış olma ihtimali olduğu için helal sertifikası aranmalıdır.

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı gıdaların, margarin, çikolata, unlu mamuller, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, soslar ve mayonez üretiminde kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketiminin bağırsakta bazı sorunlara neden olabileceğine dair sınırlı kanıtlar vardır ancak ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiş ve bu değerlerin altında tüketimde zararlı etkileri beklenmez.

Alerji: Bazı kişilerde alerjik reaksiyonlara nadiren neden olabilir. Özellikle soya veya süt alerjisi olan kişilerde dikkatli olunmalıdır. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, mide bulantısı, kusma ve solunum sorunları sayılabilir.

Detaylar: E 472e, yağ asitlerinin (örneğin, palmitik asit, stearik asit, oleik asit) mono- ve digliseritlerinin mono- ve diasetil tartarik asit ile esterleşmesiyle elde edilir. Bu esterleşme reaksiyonu, yağ asitlerinin ve digliseritlerinin hidroksil gruplarının tartarik asidin karboksil grupları ile reaksiyonuna dayanır. Proses genellikle katalizörler kullanılarak gerçekleştirilir ve son ürünün özellikleri kullanılan yağ asitlerine ve reaksiyon koşullarına bağlıdır. Emülgatör olarak işlevi, yağ ve su fazlarını karıştırıp stabilize ederek homojen bir ürün oluşmasını sağlamaktır. Bu, gıda ürünlerinde daha pürüzsüz bir doku ve daha iyi raf ömrü sağlar.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritlerinin tartarik ve asetik asit karışımlarının esterleri

Ekod: E 472f

İşlev: Emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Hayvansal ve/veya bitkisel yağ asitlerinden elde edilir. Tartarik ve asetik asitler ise sentetik veya doğal kaynaklardan elde edilebilir.

Helallik: Şüpheli. Hayvansal yağ asitleri kullanılmışsa ve/veya üretim sürecinde alkol kullanılmışsa helallik şüphelidir. Tamamen bitkisel kaynaklı ve alkol içermeyen üretim ise helaldir.

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, pasta, ekmek), margarin, çikolata, soslar, dondurulmuş tatlılar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, gaz) yol açabilir. Günlük alım limiti belirlenmemiştir, ancak güvenli kullanım miktarları, gıda güvenliği kuruluşları tarafından belirlenir ve ürünlerde izin verilen miktarlarla sınırlıdır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Yağ asitlerinin kaynağına bağlı olarak alerjik reaksiyon riski olabilir (örneğin, süt, soya, fıstık alerjisi olan kişilerde). Belirtiler, cilt döküntüsü, mide bulantısı, kusma ve solunum sorunları olabilir.

Detaylar: E 472f, çeşitli yağ asitlerinin (örneğin, palmitik asit, stearik asit, oleik asit) mono- ve digliseritlerinin tartarik asit ve asetik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilir. Bu işlem, yağ asitlerinin polarlığını değiştirerek emülsiyon oluşturma yeteneklerini artırır. Emülgatör olarak, farklı fazların (örneğin, yağ ve su) karışmasını ve kararlılığını sağlar. Kullanılan yağ asitlerinin kaynağı (hayvansal veya bitkisel) ve üretim sürecinde kullanılan yardımcı maddeler E 472f'in helallik durumunu etkiler.

İsim: Yağ asitlerinin sukroz esterleri

Ekod: E 473

İşlev: Emülgatör, yüzey aktif madde. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir.

Kaynak: Bitkisel yağ asitlerinden (örneğin palmiye yağı, hindistan cevizi yağı, ayçiçek yağı) ve sukrozdan (şeker kamışı veya şeker pancarı) elde edilir. Sentetik bir işlemle üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı ve yağsız gıdaların geniş bir yelpazesinde kullanılır. Örnekler: margarin, çikolata, dondurma, mayonez, pişmiş ürünler (kek, kurabiye), süt ürünleri.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiştir ve bu değerin altında tüketilmesi durumunda sağlık riski oluşturmaz. Ancak, hamile kadınlar ve emziren anneler için güvenlik verileri sınırlıdır.

Alerji: Sukroz, yaygın bir şeker olduğu için alerjik reaksiyon riski düşüktür. Bitkisel yağ asitlerine alerjisi olan kişilerde reaksiyon görülebilir, ancak bu nadirdir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: Yağ asitlerinin sukroz esterleri, sukroz molekülüne çeşitli yağ asitlerinin bağlanmasıyla elde edilir. Bu işlem, genellikle enzimatik veya kimyasal katalizörler kullanılarak yapılır. Farklı yağ asitlerinin kullanılması, farklı özelliklerde esterlerin üretilmesini sağlar. Örneğin, daha uzun zincirli yağ asitleri içeren esterler, daha yüksek hidrofilik özelliklere sahip olurken, daha kısa zincirli yağ asitleri içerenler daha yüksek lipofilik özelliklere sahip olur. Bu özellik, farklı gıda uygulamaları için uygun ester seçimi yapılmasını sağlar. Gıda endüstrisinde emülgatör, stabilizatör ve yüzey aktif madde olarak kullanılır.

İsim: Sukrogliseritler

Ekod: E 474

İşlev: Emülgatör, stabilizatör, yağ ve suyun karışmasını sağlar, kıvam arttırıcı. Yağlı dokuların ağızda eritilmesini kolaylaştırır.

Kaynak: Bitkisel yağlar (örneğin; ayçiçek yağı, palmiye yağı) ve şekerden kimyasal sentez yoluyla elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, şekerlemeler, margarin, dondurma, kremalar, fırınlanmış ürünler, hazır soslar.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde bazı kişilerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Ancak, ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu limitlerin altında tüketildiğinde sağlık riskleri minimaldir. Yağ içeriğinden dolayı, aşırı tüketimi kilo alımına katkıda bulunabilir.

Alerji: Sukrogliseritler genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Ancak, kullanılan bitkisel yağlara alerjisi olan kişilerde reaksiyon görülebilir. Bu durumda, ürün etiketinin dikkatlice incelenmesi önemlidir.

Detaylar: Sukrogliseritler, şeker (sukroz) ve gliserin esterlerinden oluşan bir grup emülgatör ve stabilizatördür. Bitkisel yağlar ve şeker bir baz katalizörü eşliğinde reaksiyona sokulur. Bu reaksiyon sonucu oluşan sukrogliseritler, yağ ve suyun karışmasını sağlayarak gıdalara istenen kıvamı ve dokuyu verir. Farklı yağ asitlerine bağlı olarak farklı özelliklerde sukrogliseritler elde edilebilir. Özellikle yağlı gıdaların ağızda eritilmesini ve dokusunu iyileştirmek için kullanılırlar.

İsim: Yağ asitlerinin poligliserol esterleri

Ekod: E 475

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel yağ asitlerinden elde edilir. Poligliserol, gliserolden sentezlenir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Margarin, çikolata, şekerlemeler, dondurulmuş tatlılar, mayonez

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi sindirim sorunlarına yol açabilir. AB ve FAO/WHO tarafından belirlenen günlük alım miktarları güvenli kabul edilmektedir. Özellikle yüksek miktarda tüketiminin bağırsak florasını etkileyebileceğine dair sınırlı çalışmalar bulunmaktadır. Uzun süreli ve yüksek dozlu etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Bitkisel yağ asitlerinden elde edildiği için, belirli bitkisel yağlara alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski düşük düzeyde olsa da mevcuttur.

Detaylar: Yağ asitlerinin poligliserol esterleri, gliserolden elde edilen poligliserol ile çeşitli yağ asitlerinin (örneğin, palmitik asit, stearik asit, oleik asit) esterleşmesiyle elde edilir. Bu esterleşme işlemi kimyasal bir işlemdir. Birkaç farklı poligliserol ester türü vardır ve bunların özellikleri, kullanılan yağ asitlerinin türüne ve poligliserolün zincir uzunluğuna bağlı olarak değişir. Emülgatör olarak işlev görerek yağ ve suyun karışmasını sağlar ve gıdaların tekstürünü ve stabilitesini iyileştirmeye yardımcı olur.

İsim: Poligliserol polirisinoleat

Ekod: E 476

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (risinoleik asit, genellikle hintyağı bitkisinden elde edilir) ve sentetik poligliserolün birleşimiyle elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, margarin, dondurma, soslar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi hakkında sınırlı veri mevcuttur. Yüksek dozların bağırsakta bazı sorunlara yol açabileceğine dair bazı hayvan deneyleri bulunsa da, insanlarda bu dozların tüketilmesi çok nadirdir ve bu sebeple endişe verici düzeyde değildir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir ve bu limitlere uyulduğu sürece sağlık üzerinde önemli bir olumsuz etki beklenmez.

Alerji: Hintyağı bitkisine alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Ancak poligliserol polirisinoleatın alerjik reaksiyonlara neden olma olasılığı, hintyağının kendisine göre daha düşüktür. Alerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, nefes darlığı olabilir.

Detaylar: Poligliserol polirisinoleat, poligliserol ve risinoleik asitten oluşan bir emülgatördür. Risinoleik asit, hintyağı bitkisinin (Ricinus communis) yağından elde edilir. Poligliserol ise gliserolün polimerizasyonu ile üretilir. Bu iki bileşen bir araya getirilerek emülgatör özelliği gösteren poligliserol polirisinoleat elde edilir. Bu emülgatör, yağ ve su fazlarını birbirine karıştırıp karışımın homojen ve kararlı kalmasını sağlar. Sentetik olarak üretilebilir, fakat kaynağı bitkiseldir.

İsim: Yağ asitlerinin propan-1,2-diol esterleri

Ekod: E 477

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Sentetik (genellikle bitkisel yağ asitlerinden üretilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlar ve yağlar bazlı ürünler (margarin, mayonez), çikolata, fırınlanmış ürünler, dondurulmuş tatlılar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde hafif sindirim sorunlarına neden olabileceği düşünülmektedir, ancak bu konuda net bilimsel kanıtlar sınırlıdır. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım) belirlenmemiştir, ancak normal kullanım seviyelerinde risk oluşturmaz.

Alerji: Bitkisel yağ asitlerinden üretildiği için alerjik reaksiyon riski düşüktür. Ancak, kullanılan spesifik yağ asitlerine bağlı olarak nadir alerjik reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: Yağ asitlerinin propan-1,2-diol esterleri, gıdalarda emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılan bir grup sentetik bileşiktir. Genellikle bitkisel yağ asitlerinden (örneğin, palmitik asit, stearik asit, oleik asit) ve propan-1,2-diol'den (propilen glikol) esterleşme reaksiyonu ile üretilirler. Bu esterler, yağ ve su fazlarını karıştırarak homojen bir yapı oluşturmaya yardımcı olur ve gıdaların dokusunu, kıvamını ve raf ömrünü iyileştirir. Propilen glikol, bazı bitkilerde doğal olarak bulunmasına rağmen, gıda endüstrisinde kullanılan propilen glikol genellikle petrokimyasal kaynaklıdır. Ancak, E 477'nin üretim sürecinde kullanılan propilen glikol, bitkisel kaynaklı yağ asitleriyle reaksiyona girerek ürünün nihai yapısında önemli ölçüde değişikliğe uğrar.

İsim: Yağ asitlerinin mono- ve digliseritleri ile reaksiyona girmiş, ısıl işlemle okside edilmiş soya fasulyesi yağı

Ekod: E 479b

İşlev: Emülgatör, stabilizatör. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir.

Kaynak: Bitkisel (soya fasulyesi yağı).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Margarin, mayonez, çikolata, fırınlanmış ürünler (kek, pasta vb.)

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarda tüketimi, bazı bireylerde sindirim sorunlarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Okside edilmiş yağların yüksek tüketimi, oksidatif stresi artırarak uzun vadede kronik hastalık riskini artırabilir. Günlük alım limiti belirlenmemiştir ancak, diğer gıda katkı maddeleri gibi, aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı, şişme gibi belirtilerle kendini gösterebilir.

Detaylar: E 479b, soya fasulyesi yağının ısıl işlemle oksidasyonu ve daha sonra yağ asitlerinin mono- ve digliseritleri ile reaksiyonu sonucu elde edilir. Bu işlem, yağın emülsiyon özellikleri kazandıran kimyasal değişikliklere uğramasını sağlar. Isıl işlem sırasında oluşan oksidasyon ürünleri, gıdanın raf ömrünü uzatabilir ancak, aynı zamanda istenmeyen yan ürünler de oluşabilir. Bu nedenle, üretim sürecinin iyi kontrol edilmesi önemlidir.

İsim: Sodyum stearol-2-laktilat

Ekod: E 481

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Sentetik. Stearik asit ve laktik asitten sentezlenir. Stearik asit, bitkisel yağlardan (örneğin palmiye yağı, hindistan cevizi yağı) veya hayvansal yağlardan elde edilebilir.

Helallik: Şüpheli. Stearik asidin kaynağına bağlı olarak helal veya haram olabilir. Hayvansal kaynaklı stearik asit kullanımı durumunda haram, bitkisel kaynaklı ise helal olur. Üretim sürecinde alkol kullanımı da şüpheli duruma neden olabilir.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, pasta, kurabiye, hazır hamur işleri, dondurma

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi sindirim sorunlarına yol açabilir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmiş olup, bu miktarın üzerinde tüketim önerilmez. Uzun süreli etkileriyle ilgili yeterli veri mevcut değildir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı ve şişlik şeklinde ortaya çıkar. Stearik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksektir.

Detaylar: Sodyum stearol-2-laktilat, stearik asit ve laktik asidin reaksiyonuyla oluşan bir sodyum tuzudur. Emülgatör ve stabilizatör olarak kullanılır. Farklı yağ ve su fazlarını bir arada tutarak gıdanın kıvamını, dokusunu ve raf ömrünü iyileştirmeye yardımcı olur. Bitkisel veya hayvansal kaynaklı stearik asit kullanılarak üretilebilir. Üretim süreci, stearik asidin laktik asitle reaksiyona sokulması ve daha sonra sodyum tuzunun oluşturulmasıyla gerçekleşir. Bu süreçte alkol kullanımı olasılığı nedeniyle helallik konusunda şüpheler mevcuttur. Üreticilerin helal sertifikalı hammadde kullanımı ve alkol içermeyen üretim süreci tercih edilmesi önemlidir.

İsim: Kalsiyum stearol-2-laktilat

Ekod: E 482

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Sentetik. Stearik asitten (hayvansal veya bitkisel kaynaklı olabilir) elde edilir.

Helallik: Şüpheli. Stearik asit hem hayvansal hem de bitkisel kaynaklardan elde edilebildiği için ve üretim sürecinde alkol kullanımı ihtimali olduğu için helallik durumu şüphelidir. Helal sertifikalı ürün tercih edilmelidir.

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, pasta, kurabiye, margarin, peynir gibi yağ ve suyun karışımının dengelenmesi gereken gıda ürünlerinde kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir, ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi bağırsak sorunlarına yol açabilir. ADI (Acceptable Daily Intake) değeri belirlenmemiştir, ancak güvenli kullanım miktarı üreticiler tarafından belirlenir ve düzenlenir. İnsan vücudunda metabolize olur ve herhangi bir zararlı birikim yapmaz. Ancak, çok yüksek miktarlarda tüketiminin olası uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla araştırma yapılması gereklidir.

Alerji: Nadir alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Belirtiler genellikle gastrointestinal rahatsızlıklar (ishal, mide bulantısı, kusma) şeklindedir. Alerjik reaksiyon gösteren kişilerde belirtiler kaşıntı, nefes darlığı ve şişme olabilir.

Detaylar: Kalsiyum stearol-2-laktilat, stearik asidin laktik asit ile reaksiyonundan elde edilen bir kalsiyum tuzudur. Stearik asit, bitkisel yağlardan (örneğin, palmiye yağı, hindistan cevizi yağı) veya hayvansal yağlardan elde edilebilir. Bu nedenle, helal sertifikalı ürünlerin tercih edilmesi önemlidir. Emülgatör olarak, yağ ve suyun karışmasını sağlayarak gıda ürünlerinin kıvamını, dokusunu ve raf ömrünü iyileştirir. Ayrıca, unlu mamüllerde hamurun esnekliğini artırmaya yardımcı olur.

İsim: Stearil tartarat

Ekod: E 483

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (genellikle stearik asitten elde edilir, stearik asit bitkisel yağlardan elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, şekerlemeler, margarin, fırıncılık ürünleri

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi durumunda bağırsak problemlerine yol açabileceği düşünülmektedir ancak bu konuda yeterli bilimsel veri mevcut değildir. ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmemiştir, ancak genellikle kullanılan miktarlar sağlık açısından risk oluşturmaz.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Stearik asit ve tartarik aside alerjisi olan kişilerde reaksiyon gösterebilir. Belirtiler arasında cilt döküntüsü, kaşıntı, şişme bulunabilir.

Detaylar: Stearil tartarat, stearik asit ve tartarik asidin bir esteridir. Stearik asit, genellikle bitkisel yağlardan (örneğin, palmiye yağı, hindistan cevizi yağı) elde edilir. Tartarik asit ise üzüm ve diğer meyvelerde doğal olarak bulunur. Emülgatör olarak, yağ ve su fazlarını karıştırmakta ve gıdaların dokusunu ve görünümünü iyileştirmekte kullanılır. Sentetik olarak da üretilebilir ancak genellikle bitkisel kaynaklardan elde edilir.

İsim: Sorbitan monostearat

Ekod: E 491

İşlev: Emülgatör, stabilizatör.

Kaynak: Bitkisel. Sorbitol ve stearik asitten üretilir. Stearik asit genellikle hayvansal yağlardan elde edilebilir ancak bitkisel yağlardan da elde edilebilir. Üretim sürecinde kullanılan stearik asidin kaynağı, E491'in helal statüsünü etkiler.

Helallik: Şüpheli. Stearik asidin kaynağı hayvansal veya bitkisel yağ olabileceğinden ve üretim sürecinin detayları bilinmediği sürece helal sertifikası aranmalıdır.

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı gıdalar, margarinler, çikolatalar, fırıncılık ürünleri (kek, kurabiye), dondurmalar, soslar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi sindirim sorunlarına (ishal gibi) neden olabilir. Avrupa Birliği tarafından kabul edilen günlük alım miktarı belirlenmemiştir, ancak genellikle güvenli sınırlar içinde kullanılmaktadır. Özel bir sağlık sorunu olanlar doktorlarına danışmalıdırlar.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Belirtiler arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve deri döküntüsü yer alabilir.

Detaylar: Sorbitan monostearat, sorbitol ile stearik asidin esterleştirilmesiyle elde edilen bir emülgatördür. Sorbitol, bitkisel kaynaklı bir şeker alkolüdür. Stearik asit ise doymuş bir yağ asidi olup, bitkisel veya hayvansal kaynaklı yağlardan elde edilebilir. E 491, su ve yağın birbirine karışmasını sağlayarak gıdalarda homojen bir yapı oluşturur ve ürünlerin raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur. Hayvansal kaynaklı stearik asit kullanımı durumunda, helal sertifikalı ürünler tercih edilmelidir.

İsim: Sorbitan tristearat

Ekod: E 492

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (sorbitol ve stearik asitten elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Çikolata, margarin, dondurma, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketildiğinde sindirim sorunlarına (ishal gibi) neden olabileceği düşünülmektedir. ADI (Acceptable Daily Intake - Kabul Edilebilir Günlük Alım) değeri belirlenmiş olup, bu değerin altında tüketildiğinde sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi beklenmemektedir. Özellikle hassas bireylerde hafif sindirim problemlerine yol açabilir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet oluşabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri; deri döküntüsü, kaşıntı, şişme, kusma ve mide bulantısı olabilir.

Detaylar: Sorbitan tristearat, sorbitol ve stearik asidin reaksiyonuyla elde edilen bir emülgatör ve stabilizatördür. Sorbitol, bitkisel kaynaklı bir şeker alkolüdür ve stearik asit, bitkisel yağlardan elde edilen doymuş bir yağ asididir. E 492, yağ ve suyun karışmasını sağlayan ve gıdalarda homojen bir yapı oluşturmaya yardımcı olan bir yüzey aktif maddedir. Gıdalarda kıvamı düzenlemek ve raf ömrünü uzatmak için kullanılır.

İsim: Sorbitan monolaurat

Ekod: E 493

İşlev: Emülgatör, Stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (sorbitol ve laurik asitten elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı yiyecekler, margarin, dondurma, çikolata, ekmek ve fırın ürünleri

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. AB ve diğer birçok ülkede günlük alım için bir ADI (Kabul Edilebilir Günlük Alım Miktarı) belirlenmemiştir, çünkü güvenli kullanım seviyelerinin çok üzerinde tüketilmesi gerektiği düşünülmektedir. Yüksek dozda tüketiminin potansiyel yan etkileri araştırılmaya devam etmektedir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon gösteren bireylerde deri döküntüleri, kaşıntı gibi semptomlar görülebilir. Ancak, sorbitan monolauratın alerjik reaksiyonlara yol açma potansiyeli oldukça düşüktür.

Detaylar: Sorbitan monolaurat, sorbitolün laurik asitle esterleşmesiyle elde edilen bir emülgatördür. Laurik asit, hindistan cevizi yağı ve palmiye çekirdeği yağında bulunan bir doymuş yağ asididir. Sorbitol ise bitki kaynaklı bir şeker alkolüdür. Su ve yağ arasında bir bağlayıcı görevi görerek, gıdalarda homojen bir yapı ve kıvam sağlamaya yardımcı olur. Isıya ve asitlere karşı dayanıklıdır.

İsim: Sorbitan monooleat

Ekod: E 494

İşlev: Emülgatör, stabilizatör

Kaynak: Bitkisel (oleik asitten elde edilir). Oleik asit, genellikle bitkisel yağlardan (örneğin, zeytinyağı, ayçiçek yağı) elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Mayonez, margarin, dondurma, fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye), çikolata

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi gastrointestinal sorunlara yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarları güvenli kabul edilir. Özellikle hassas bireylerde olası yan etkiler göz önünde bulundurulmalıdır.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişlik ve solunum güçlüğü yer alabilir.

Detaylar: Sorbitan monooleat, sorbitol ve oleik asitten oluşan bir esterdir. Sorbitol, bir şeker alkolüdür ve oleik asit, doymamış bir yağ asididir. Bu iki maddenin reaksiyonu ile elde edilir. Emülgatör olarak yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdalarda homojen bir kıvam oluşturur ve stabilitesini artırır.

İsim: Sorbitan monopalmitat

Ekod: E 495

İşlev: Emülgatör, stabilizör, yüzey aktif madde. Yağ ve suyun karışmasını sağlar, gıdaların kıvamını ve dokusunu iyileştirir.

Kaynak: Bitkisel. Palmitik asitten (palm yağı veya diğer bitkisel kaynaklardan elde edilen doymuş yağ asidi) ve sorbitolden (glukozdan elde edilen şeker alkolü) üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Yağlı ve sulu fazların karışmasını gerektiren birçok gıda ürününde kullanılır. Örnekler: Margarin, mayonez, dondurma, kek, çikolata, hazır soslar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketilmesi sindirim sorunlarına (ishal gibi) neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri vardır ve bu limitlere uyulduğu sürece sağlık riski minimaldir.

Alerji: Nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya mide rahatsızlığı şeklinde ortaya çıkar. Palm yağı alerjisi olan kişilerde reaksiyon riski daha yüksek olabilir.

Detaylar: Sorbitan monopalmitat, sorbitan'ın palmitik asit ile esterleştirilmesiyle elde edilen bir emülgatördür. Sorbitan, glikozun indirgenmesiyle elde edilen bir şeker alkolüdür. Palmitik asit ise, palm yağı veya diğer bitkisel yağlardan elde edilen doymuş bir yağ asididir. E 495, gıdalarda yağ ve suyun karışmasını sağlamak, kıvamı iyileştirmek ve ürünlerin raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Genellikle diğer emülgatörlerle birlikte kullanılır.

İsim: Stigmasterol yönünden zengin bitki sterolleri

Ekod: E 499

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı. Yağların ve sıvı yağların kristalizasyonunu engellemeye yardımcı olarak ürünün dokusunu ve raf ömrünü iyileştirir.

Kaynak: Bitkisel. Çoğunlukla soya fasulyesi, kanola ve ayçiçeği yağlarından elde edilir. Bitkisel yağların rafine edilmesi sırasında yan ürün olarak elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Margarinler, mayonez, süt ürünleri (bazı peynir çeşitleri), bitkisel yağlar ve margarin bazlı ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek miktarlarda tüketilmesi bazı bireylerde sindirim sorunlarına (ishal, gaz, karın ağrısı) neden olabilir. Kolesterolü düşürme etkisi vardır, ancak bu etki bireyler arasında değişir. Kontrollü çalışmalarda kolesterol seviyelerini düşürdüğü gösterilmiştir. Ancak, yüksek dozda uzun süreli kullanımının sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Aşırı kullanımın yağda eriyen vitaminlerin emilimini azaltma potansiyeli vardır.

Alerji: Soya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Diğer bitkisel yağlara alerjisi olan kişilerin dikkatli olması gerekir. Alerjik reaksiyonlar deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı ve anafilaksi şeklinde ortaya çıkabilir.

Detaylar: E 499, bitki sterollerinin bir karışımıdır ve bunlar arasında stigmasterol hakimdir. Bitkisel yağların rafine edilmesi sürecinde elde edilir. Yağların ve sıvı yağların kristalizasyonunu engellemeye yardımcı olarak ürünün dokusunu ve raf ömrünü iyileştirir. Kolesterol seviyelerini düşürmeye yardımcı olduğu için fonksiyonel gıda katkı maddesi olarak da kullanılır. Fiziksel ve kimyasal özellikleri, kullanılan bitkisel kaynağa bağlı olarak değişebilir.

İsim: Sodyum karbonatlar

Ekod: E 500

İşlev: Asit düzenleyici, kabartıcı madde, emülgatör, stabilizör.

Kaynak: Sodyum karbonatlar doğal olarak bazı minerallerde bulunur (örneğin, trona minerali). Ancak gıda endüstrisinde kullanılan E 500, genellikle Solvay prosesi gibi endüstriyel yöntemlerle üretilir. Bu yöntem, kireçtaşı, tuz ve amonyak kullanır. Doğal kaynaklardan da elde edilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (ekmek, kek, kraker), soda içecekleri, tuzlu krakerler, dondurulmuş ürünler, konserve sebzeler, işlenmiş peynirler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketim, bazı bireylerde mide bulantısı, şişkinlik ve ishale neden olabilir. Yüksek dozda tüketimi, bazı kişilerde hipertansiyona katkıda bulunabilir. Hamile ve emziren kadınlar, böbrek hastalığı olanlar ve yüksek tansiyonu olanlar, tüketimine dikkat etmelidirler. AB ve FDA tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri mevcuttur, ancak genel tüketim seviyelerinin bu limitleri aşması nadirdir.

Alerji: Sodyum karbonatlar genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Nadir durumlarda, hassas bireylerde cilt tahrişine yol açabilir.

Detaylar: E 500, aslında farklı sodyum karbonat türlerini kapsayan bir koddur. E 500(i) Sodyum karbonat, E 500(ii) Sodyum karbonat, E 500(iii) Sodyum bikarbonat ve E 501 Sodyum bikarbonat bulunur. Bunlar, kimyasal yapıları ve özelliklerinde hafif farklılıklar gösterirler. Solvay prosesi, tuzlu suyun doymuş çözeltisinin amonyak ve karbondioksit ile reaksiyonuna dayanır. Bu reaksiyon, sodyum bikarbonat çözeltisinin oluşmasına neden olur. Daha sonra ısıtma ile sodyum karbonata dönüştürülür. Sodyum karbonatlar, pH'ı düzenlemek, kabartma etkisi sağlamak ve gıdalarda istenen kıvamı elde etmek için kullanılır.

İsim: Potasyum karbonatlar

Ekod: E 501

İşlev: Asit düzenleyici, kabartıcı madde

Kaynak: Sentetik veya doğal kaynaklardan elde edilebilir. Doğal kaynaklar arasında bitki külü bulunur. Sentetik üretimde potasyum hidroksit ve karbondioksit reaksiyonu kullanılır.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (ekmek, kurabiye, kek), içecekler (gazlı içecekler), çikolata ve şekerlemeler, dondurmalar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi gastrointestinal rahatsızlıklara (mide bulantısı, kusma, ishal) neden olabilir. Yüksek dozda alınması böbrek sorunları olan kişiler için risk oluşturabilir. Güvenli kullanım limitleri, günlük alım miktarı olarak belirlenir ve gıda güvenliği kuruluşları tarafından düzenlenir.

Alerji: Potasyum karbonatlara alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet oluşabilir ve semptomlar arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme bulunabilir.

Detaylar: Potasyum karbonatlar (E501(i) potasyum karbonat ve E501(ii) potasyum bikarbonat) beyaz, kristal toz halinde bulunan inorganik tuzlardır. Potasyum hidroksit ile karbondioksitin reaksiyonu ile sentetik olarak elde edilebilirler. Doğal kaynaklardan elde edilen potasyum karbonatlar ise bitki külünün işlenmesiyle elde edilir. Gıdalarda asitliği düzenlemek, kabartma işlemlerinde kullanılmak ve pH'ı kontrol etmek için kullanılırlar.

İsim: Amonyum karbonatlar

Ekod: E 503

İşlev: Kabartıcı madde. Hamur işlerinde, bisküvilerde ve keklerde hacim artışı sağlar. Bazen asit düzenleyici olarak da kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilen amonyum bikarbonat (E503ii) ve amonyum karbonat (E503i).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kekler, bisküviler, krakerler, bazı şekerlemeler, bazı unlu mamuller.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak aşırı tüketimi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Yüksek dozda solunması solunum sorunlarına yol açabilir. Hamilelik ve emzirme dönemlerinde kullanımına dair yeterli veri bulunmadığı için dikkatli olunmalıdır. Güvenli kullanım limitleri, gıda güvenliği otoriteleri tarafından belirlenir ve ürünlere göre değişir.

Alerji: Amonyum karbonatlara karşı alerjik reaksiyon nadirdir. Ancak aşırı duyarlı bireylerde deri reaksiyonları, solunum sorunları veya sindirim sistemi rahatsızlıkları görülebilir.

Detaylar: E 503, amonyum bikarbonat (E 503ii) ve amonyum karbonat (E 503i) olmak üzere iki farklı bileşik içerir. Her ikisi de amonyak, su ve karbondioksit kullanılarak sentetik olarak üretilir. Pişirme işlemi sırasında karbondioksit açığa çıkararak hamurun kabarmasını sağlar. Amonyum bikarbonat daha yaygın kullanılır ve daha hızlı etki gösterir. Amonyum karbonat ise daha yavaş etkisi nedeniyle genellikle amonyum bikarbonat ile birlikte kullanılır. Üretim sırasında kullanılan amonyak izlerinin kalması potansiyel bir risktir ancak iyi üretim uygulamaları ile bu risk minimize edilir. Amonyum karbonatlar, pişirildikten sonra büyük ölçüde uçucu bileşenlere ayrıştıkları için kalıntı miktarı oldukça azdır.

İsim: Magnezyum karbonatlar

Ekod: E 504

İşlev: Asitlik düzenleyici, emülgatör, stabilizatör. Bazen de akışkanlığı düzenleyici olarak kullanılır.

Kaynak: Genellikle doğal kaynaklardan (mineral yataklarından) elde edilir. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş ürünler (kek, kurabiye), baharatlar, tuz, şeker, kakao tozu, un gibi kuru gıdaların akışkanlığını düzenlemede, ilaçlarda, kozmetiklerde kullanılır.

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda alındığında ishal ve mide rahatsızlığına neden olabilir. Fazla tüketiminde böbrek sorunları olan kişilerde risk oluşturabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti yoktur, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Nadiren alerjik reaksiyonlara neden olur. Alerjik reaksiyonlar genellikle mide-bağırsak sistemiyle ilgilidir. Belirtiler arasında mide bulantısı, kusma ve ishal bulunur.

Detaylar: Magnezyum karbonatlar, magnezyumun karbonatla birleşmesinden oluşan inorganik tuzlardır. Farklı kimyasal formüllerde bulunabilir (örneğin, magnezyum karbonat, magnezyum hidroksit karbonat). Doğal kaynaklardan madencilik yoluyla veya sentetik olarak üretilebilir. Gıdalarda asitliği düzenlemek, emülsiyonları stabilize etmek ve ürünlerin akışkanlığını iyileştirmek için kullanılır. İlaç ve kozmetik endüstrisinde de yaygın olarak kullanılır.

İsim: Hidroklorik asit

Ekod: E 507

İşlev: Asit düzenleyici, pH kontrol edici

Kaynak: Sentetik (genellikle sodyum klorürün elektrolizi ile üretilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Konserve ürünler, içecekler (gazlı içecekler, meyve suları), şekerlemeler, turşu

Sağlık: Yüksek konsantrasyonlarda aşındırıcı ve tahriş edici olabilir. Gıdalarda kullanılan miktarlarda genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi mide rahatsızlığına yol açabilir. Özellikle mide sorunları olan kişilerin dikkatli tüketmesi gerekir. AB tarafından kabul edilebilir günlük alım miktarı belirlenmemiştir, çünkü gıdalarda kullanılan miktarlar genellikle çok düşüktür ve sağlık açısından risk teşkil etmez.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Hidroklorik asit kendisi alerjen olarak kabul edilmez ancak bazı kişilerde yüksek konsantrasyonlara maruz kalındığında tahriş veya yanma hissine yol açabilir.

Detaylar: Hidroklorik asit (HCl), güçlü bir mineral asittir. Endüstriyel olarak, genellikle sodyum klorürün (sofra tuzu) elektrolizi yoluyla üretilir. Gıda endüstrisinde, asit düzenleyici ve pH kontrol edici olarak kullanılır. Asitliği ayarlayarak gıdaların raf ömrünü uzatmaya ve istenen lezzeti sağlamaya yardımcı olur. Gıda uygulamaları için genellikle seyreltilmiş bir çözelti olarak kullanılır.

İsim: Potasyum klorür

Ekod: E 508

İşlev: Potasyum klorür, gıdalarda bir tuz ikamesi, tamponlama maddesi ve besin takviyesi olarak kullanılır. Tuzlu bir tada sahiptir ve sodyum klorürün (sofra tuzu) yerine kullanılabilir.

Kaynak: Potasyum klorür doğal olarak minerallerde bulunur ve endüstriyel olarak bu minerallerden elde edilir. Sentetik olarak da üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tuzlu atıştırmalıklar, konserve ürünler, işlenmiş etler, bazı içecekler ve düşük sodyumlu diyet ürünleri.

Sağlık: Potasyum klorür, vücut için gerekli bir elektrolit olan potasyumun önemli bir kaynağıdır. Ancak, aşırı tüketimi hiperkalemiye (kandaki potasyum seviyesinin yükselmesi) yol açabilir. Bu durum özellikle böbrek hastalığı olan kişilerde tehlikeli olabilir. Güvenli kullanım limitleri, günlük potasyum alımı önerilerine bağlı olarak değişir ve genellikle günlük tüketim miktarına dikkat edilmesi gerekir. Günde 5g'dan fazla tüketmemek önerilir.

Alerji: Potasyum klorürün kendisi alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir. Ancak, bazı kişilerde yüksek potasyum seviyelerinin yol açtığı hiperkalemi belirtileri (kalp ritm bozukluğu, kas güçsüzlüğü gibi) görülebilir.

Detaylar: Potasyum klorür, renksiz, kristal bir tuzdur. Doğada silvit ve karnalit gibi minerallerde bulunur. Endüstriyel olarak bu minerallerden elektroliz, flotasyon veya çözünme gibi yöntemlerle elde edilir. Gıda endüstrisinde, tuzlu tadını sağlamak ve sodyum içeriğini azaltmak için kullanılır. Ayrıca, bazı gübrelerde ve tıbbi uygulamalarda da kullanılır.

İsim: Kalsiyum klorür

Ekod: E 509

İşlev: Stabilizatör, koyulaştırıcı, nem tutucu, tuz eriticisi. Bazı ürünlerde tekstür düzenleyici ve fermantasyon kontrol maddesi olarak da kullanılır.

Kaynak: Sentetik olarak üretilmektedir. Doğal olarak da bazı mineral kaynaklarında bulunur, ancak gıda katkı maddesi olarak sentetik üretimden elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Konserve sebzeler, peynir yapımı, meyve suları, bira, tuzlu krakerler, turşular

Sağlık: Genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda tüketildiğinde mide rahatsızlığına (bulantı, kusma, ishal) neden olabilir. Böbrek problemleri olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. AB tarafından belirlenen günlük alım miktarı (ADI) belirlenmemiştir, ancak güvenli kabul edilen sınırlar dahilinde kullanıldığı sürece sağlık açısından zararlı etkilerinin olduğu bilinmemektedir.

Alerji: Kalsiyum klorürün alerjik reaksiyonlara neden olduğuna dair bildirim yoktur. Çok nadir durumlarda hassasiyet gösteren bireylerde mide rahatsızlığı gibi semptomlara yol açabilir.

Detaylar: Kalsiyum klorür, kalsiyum ve klor elementlerinden oluşan inorganik bir tuzdur. Genellikle dolomit (kalsiyum magnezyum karbonat) asit ile muamele edilerek elde edilir. Gıda endüstrisinde birçok farklı işlevi vardır. Örneğin peynir yapımında kalsiyum kaynağı olarak kullanılır ve peynirin kıvamını düzenlemeye yardımcı olur. Konserve sebzelerde ise sıkılaşmayı önlemeye yardımcı olur. Suda kolayca çözünür.

İsim: Magnezyum klorür

Ekod: E 511

İşlev: Stabilizatör, emülgatör, nem tutucu.

Kaynak: Doğal kaynaklardan (deniz suyu, tuz gölleri) elde edilen magnezyum tuzlarının işlenmesiyle veya sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş peynirler, tuzlu krakerler, hazır yemekler, konserve sebzeler, bazı içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal ve mide rahatsızlığına neden olabilir. Böbrek sorunları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarları mevcuttur ve bu limitler içinde tüketilmesi güvenlidir.

Alerji: Magnezyum klorürün alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir.

Detaylar: Magnezyum klorür, renksiz, kristal yapıda bir tuzdur. Doğal olarak deniz suyunda ve çeşitli minerallerde bulunur. Gıda endüstrisinde stabilizatör, emülgatör ve nem tutucu olarak kullanılır. Üretim süreci, magnezyum içeren minerallerin işlenmesini veya sentetik yöntemleri içerir. Gıdalara farklı konsantrasyonlarda eklenebilir ve belirli bir işlevi yerine getirir; örneğin peynirlerde tekstür oluşumuna yardımcı olur, bazı ürünlerde nem kaybını önler veya emülsiyonların stabilitesini artırır.

İsim: Kalay klorür

Ekod: E 512

İşlev: Asit düzenleyici, sinerjist (başka koruyucu maddelerin etkinliğini artırır).

Kaynak: Sentetik.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Konserve sebzeler, meyveler, mantarlar, deniz ürünleri ve içecekler gibi asidik gıdalarda kullanılır.

Sağlık: Kalay klorürün yüksek dozlarda tüketilmesi mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir. Uzun süreli ve yüksek doz maruziyetinin sağlık üzerindeki uzun vadeli etkileri tam olarak bilinmemektedir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım sınırları dahilinde kullanıldığında genellikle güvenli kabul edilir. Hamileler ve emziren anneler için kullanım konusunda doktor tavsiyesi alınması önerilir.

Alerji: Kalay klorüre karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Bildirilen reaksiyonlar genellikle hafiftir ve mide rahatsızlığı şeklinde ortaya çıkar.

Detaylar: Kalay klorür (SnCl2), inorganik bir kalay bileşiğidir. Sentetik olarak üretilir ve genellikle konserve gıdaların korunmasında kullanılır. Asidik ortamda daha etkilidir ve bakteri üremesini engellemeye yardımcı olur. Diğer koruyucu maddelerle birlikte kullanıldığında, sinerjik bir etki göstererek, koruyucuların etkinliğini artırır. Kullanım miktarı gıdanın türüne ve pH'ına bağlı olarak değişir. Gıdalarda kalay klorürün varlığı etiketlerde belirtilmelidir.

İsim: Sülfürik Asit

Ekod: E 513

İşlev: Sülfürik asit, gıda üretiminde doğrudan bir katkı maddesi olarak kullanılmaz. Asidik özelliklerini kullanan bazı işlemlerde dolaylı olarak kullanılır. Örneğin, nişasta modifikasyonunda veya diğer kimyasal işlemlerde ara madde olarak bulunabilir. Ancak, bu işlemler sonucunda gıdada kalıntı olarak bulunması son derece düşük miktarlarda ve genellikle iz seviyelerindedir.

Kaynak: Sentetik. Doğada serbest halde bulunmaz, endüstriyel olarak üretilmektedir. Genellikle pirit (demir sülfür) cevherinin yakılması ve daha sonra oluşan sülfür dioksitin oksidasyonu ile üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Sülfürik asit, doğrudan gıda katkı maddesi olarak kullanılmadığı için spesifik gıda ürünleri listelenemez. Dolaylı olarak bazı gıda işleme aşamalarında kullanılan kimyasalların üretimine yardımcı olabilir; ancak bu aşamalarda kullanılan miktarlar ve gıdada kalan miktarlar ihmal edilebilir düzeydedir.

Sağlık: Sülfürik asit aşındırıcı ve oldukça tehlikeli bir kimyasaldır. Yüksek konsantrasyonlarda temas halinde ciddi cilt yanıklarına ve göz hasarına neden olabilir. Yutulması ölümcül olabilir. Ancak, gıda üretim süreçlerinde kullanılan miktarlar son derece azdır ve gıdada kalıntı düzeyi güvenli sınırların çok altındadır. Bu nedenle gıdalardan alınan miktarların sağlık üzerinde olumsuz bir etkisi yoktur.

Alerji: Sülfürik asit, doğrudan gıdalara eklenmediği için alerjik reaksiyon riski taşımaz. İz düzeyde kalıntıların varlığı alerjik reaksiyonlara neden olmaz.

Detaylar: Sülfürik asit (H₂SO₄), renksiz, yağlı bir sıvıdır. Çok güçlü bir asittir. Endüstriyel olarak birçok uygulamada kullanılır; gübre üretimi, metal işleme, pil üretimi ve petrokimya gibi. Gıda üretiminde ara madde olarak kullanımı, bazı gıda maddelerinin üretiminde (örneğin nişasta modifikasyonu) kullanılır, fakat son ürünlerde bulunmaz. Sülfürik asidin gıda üretimindeki kullanımı, gıda güvenliği kuruluşları tarafından düzenlenir ve katı kurallar çerçevesinde gerçekleştirilir. Üretim sürecinde oluşan kirlilikler kontrol altında tutulur ve gıdaya geçmesi engellenir. Dolaylı kullanımına rağmen gıdada kalan miktarlar iz düzeyinde ve insan sağlığı için risk oluşturmaz.

İsim: Sodyum sülfatlar

Ekod: E 514

İşlev: Emülgatör, kıvam arttırıcı, stabilizatör.

Kaynak: Sentetik olarak üretiliyor. Doğal olarak bazı minerallerde bulunsa da gıda endüstrisinde kullanılanlar sentetik yollarla üretiliyor.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş ürünler (pasta, kek, ekmek gibi), dondurulmuş gıdalar, soslar, içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketimi ishale neden olabilir. FDA ve EFSA gibi kuruluşlar tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri mevcuttur ve bu limitler altında tüketildiğinde zararlı etkileri gözlenmemiştir. Özel bir risk grubu bulunmamaktadır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadiren rapor edilmiştir. Sodyum sülfatlara karşı aşırı duyarlılığı olan kişilerde hafif deri reaksiyonları görülebilir.

Detaylar: Sodyum sülfatlar, sodyumun sülfürik asitle reaksiyonundan elde edilen inorganik bir tuzdur. Gıda endüstrisinde, özellikle su tutma kapasitesini artırmak ve gıdaların kıvamını ve stabilitesini iyileştirmek için kullanılır. Çok çeşitli gıdalarda emülgatör, kıvam arttırıcı ve stabilizatör olarak görev yapar. Suda çözünür ve beyaz, kristal bir tozdur.

İsim: Potasyum Sülfatlar

Ekod: E 515

İşlev: Asit düzenleyici, stabilizatör.

Kaynak: Sentetik olarak üretilir. Genellikle potasyum klorür ve sülfürik asidin reaksiyonu ile elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Pişmiş ürünler (ekmek, kek, kurabiye), dondurulmuş gıdalar, soslar, içecekler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozda tüketildiğinde ishal gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Güvenli kullanım limiti, günlük alım miktarı ile ilgili belirlenmiş bir sınır olmamakla birlikte, gıda katkı maddeleri için genel olarak kabul edilen günlük alım miktarları (ADI) değerlendirmesinde değerlendirilir ve bu değerlendirmeye göre güvenli sınırlarda kullanılmaktadır. Yüksek tansiyonu olan bireylerin aşırı tüketiminden kaçınmaları önerilebilir, çünkü potasyum içeriği kan basıncını etkileyebilir.

Alerji: Potasyum sülfat alerjik reaksiyonlara neden olduğu bilinmemektedir. Nadir durumlarda, hassas bireylerde hafif sindirim sorunlarına yol açabilir.

Detaylar: Potasyum sülfat (K₂SO₄), renksiz, kokusuz, kristal bir tuzdur. Sülfürik asidin potasyum hidroksit ile nötrleştirilmesiyle elde edilir. Gıdalarda asit düzenleyici ve stabilizatör olarak kullanılır. İnsan vücudunda doğal olarak da bulunur ve metabolik süreçlerde rol oynar. Genellikle diğer potasyum tuzlarından daha az higroskopiktir (nem çekmez) bu yüzden bazı gıdalarda tercih sebebi olabilir.

İsim: Kalsiyum sülfat

Ekod: E 516

İşlev: Kıvam düzenleyici, koyulaştırıcı, stabilizör.

Kaynak: Doğal olarak oluşan bir mineraldir. Hem doğal kaynaklardan (mineral yataklarından) elde edilebilir hem de kimyasal reaksiyonlarla sentetik olarak üretilebilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Unlu mamüller (ekmek, kek), peynir, bazı içecekler (toz içecekler), işlenmiş et ürünlerinde kıvam arttırıcı olarak kullanılır.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi ishal gibi sindirim sorunlarına yol açabilir. Ancak, günlük hayatta tüketilen miktarlarda bu risk düşüktür. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limitleri içinde kullanıldığında zararlı etkileri bildirilmemiştir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlara nadiren yol açar. Kalsiyum sülfata karşı alerjisi olan kişilerde mide bulantısı, kusma, ishal gibi semptomlara neden olabilir. Nadir durumlarda daha ciddi alerjik reaksiyonlar gelişebilir.

Detaylar: Kalsiyum sülfat, doğal olarak jips (kalsiyum sülfat dihidrat, CaSO₄·2H₂O) ve anhidrit (susuz kalsiyum sülfat, CaSO₄) olarak bulunur. Gıda endüstrisinde kullanılan kalsiyum sülfat genellikle jips'ten elde edilir. Jips, ısıtılarak suyunu kaybettirilerek anhidrit haline getirilebilir. Gıda sınıfı kalsiyum sülfat, yüksek saflıkta ve gıda güvenliği standartlarına uygun şekilde üretilmelidir.

İsim: Amonyum sülfat

Ekod: E 517

İşlev: Asitlik düzenleyici, maya besleyici

Kaynak: Sentetik. Amonyak ve sülfürik asidin reaksiyonuyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Ekmek, kek, kraker gibi fırınlanmış ürünler, bazı içecekler, şekerlemeler

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda alındığında bazı bireylerde mide bulantısı, kusma gibi gastrointestinal sorunlara neden olabilir. Amonyak içeriğinden dolayı aşırı tüketimi bazı kişilerde zararlı olabilir, ancak normal kullanım seviyelerinde sağlık riski minimaldir. AB ve diğer ülkelerde belirlenen günlük alım limitleri mevcuttur ve bu limitlerin altında tüketilmesi güvenlidir.

Alerji: Amonyum sülfat ile ilgili alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri kaşıntı, kızarıklık, şişme veya nefes darlığı olabilir.

Detaylar: Amonyum sülfat, renksiz veya beyaz kristal bir tuzdur. Sülfürik asit ile amonyakın reaksiyonu sonucu oluşur. Gıda endüstrisinde asitlik düzenleyici ve maya besleyici olarak kullanılır. Mayanın büyümesini ve fermantasyonunu destekleyerek ekmek ve diğer fırınlanmış ürünlerin kabarmasını sağlar. Ayrıca, bazı içeceklerde stabilizatör olarak da kullanılır. Üretim süreci kimyasal olup, doğal bir madde değildir.

İsim: Alüminyum sülfat

Ekod: E 520

İşlev: Asit düzenleyici, kıvam arttırıcı, kabartıcı

Kaynak: Sentetik (alüminyum oksitten üretilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Unlu mamüller (ekmek, pasta, kek), turşular, bazı içecekler, dondurulmuş gıdalar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek miktarlarda alındığında sindirim sistemi rahatsızlıklarına (kabızlık, mide bulantısı) ve nörolojik problemlere yol açabileceğiyle ilgili endişeler vardır. Uzun süreli ve yüksek doz alımının Alzheimer hastalığı riski ile ilişkilendirildiği bazı çalışmalar mevcuttur, ancak bu ilişki kesin olarak kanıtlanmamıştır. Avrupa Birliği gibi kuruluşlar tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri vardır. Geçerli bilimsel veriler yüksek dozlarda olumsuz etkiler olduğunu gösterse de, gıda katkı maddesi olarak kullanıldığı miktarlarda sağlık riskleri sınırlı görünmektedir. Yine de hamile ve emziren kadınlar, çocuklar ve böbrek hastaları gibi hassas grupların tüketiminde dikkatli olunmalıdır.

Alerji: Alüminyum sülfata doğrudan alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, alüminyuma karşı aşırı duyarlılığı olan kişilerde deri reaksiyonları veya diğer hafif alerjik semptomlar görülebilir.

Detaylar: Alüminyum sülfat, renksiz veya beyaz, kristal yapılı bir kimyasal bileşiktir. Alüminyum oksidin sülfürik asit ile reaksiyonu sonucu elde edilir. Gıda endüstrisinde asit düzenleyici, kıvam arttırıcı ve kabartıcı ajan olarak kullanılır. Suyun bulanıklığını gidermek için de kullanılır (su arıtımında). Kullanımında dikkat edilmesi gereken hususlar, yüksek dozda kullanımın sağlığa olumsuz etkileri ve belirli risk grupları için olası risklerdir. Genellikle düşük konsantrasyonlarda kullanıldığı için gıda güvenliği açısından önemli bir risk oluşturmaz.

İsim: Alüminyum sodyum sülfat

Ekod: E 521

İşlev: Asitlik düzenleyici, kabartma tozu olarak kullanılır. Hamurun kabarmasını sağlar.

Kaynak: Sentetik. Alüminyum, sodyum ve sülfür elementlerinden kimyasal olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, kurabiye, ekmek), bazı hazır yemekler, unlu mamüller

Sağlık: Alüminyumun yüksek miktarlarda alımının sinir sistemi üzerinde olumsuz etkiler yaratabileceği öne sürülmektedir. Ancak, E521'in gıdalarda kullanım miktarları genellikle bu seviyelerin çok altında olup, sağlık açısından risk oluşturması beklenmez. Ancak, uzun süreli ve yüksek doz alımının etkileriyle ilgili daha fazla araştırmaya ihtiyaç duyulmaktadır. Özellikle Alzheimer hastalığı ile olası bir bağlantı üzerine araştırmalar devam etmektedir, ancak kesin bir kanıt mevcut değildir.

Alerji: Genel olarak alerjik reaksiyonlara neden olduğu bilinmemektedir. Nadir durumlarda hassasiyet gösteren kişilerde mide rahatsızlığı gibi hafif reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: Alüminyum sodyum sülfat, alüminyum, sodyum ve sülfürün birleşimi olan bir kimyasal bileşiktir. Asitlik düzenleyici ve kabartma ajanı olarak kullanılır. Hamurda karbon dioksit üreterek kabarmasını sağlar. Gıdalarda kullanımının güvenliği, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından değerlendirilmiştir ve belirlenen miktarlarda kullanımı güvenli kabul edilmektedir.

İsim: Alüminyum potasyum sülfat

Ekod: E 522

İşlev: Asit düzenleyici, kabartma maddesi

Kaynak: Sentetik

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, pasta, ekmek), hamur işleri, unlu mamüller, kabartmalı atıştırmalıklar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi sindirim problemlerine (ishal, mide bulantısı) ve alüminyum birikimine yol açabilir. Uzun süreli ve yüksek dozda alüminyum alımının Alzheimer hastalığı riskiyle ilişkili olduğu bazı çalışmalar bulunmaktadır, ancak bu ilişki kesin olarak kanıtlanmamıştır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti mevcuttur ve bu limitin altında tüketilmesi genellikle güvenli kabul edilir.

Alerji: Alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alüminyum sülfata karşı aşırı duyarlılığı olan bireylerde deri döküntüsü veya diğer alerjik reaksiyonlar görülebilir.

Detaylar: Alüminyum potasyum sülfat, potasyum alüminyum sülfat olarak da bilinir. Kimyasal formülü KAl(SO4)2'dir. Sülfürik asit ve alüminyum oksit ve potasyum sülfat kullanılarak sentetik olarak üretilir. Kabartma maddesi olarak işlev görür ve hamurun kabarmasını sağlar. Fırınlama işlemi sırasında alüminyum, ısı etkisiyle açığa çıkar ve gaz çıkışı sağlar. Gıdalarda asit düzenleyici olarak da kullanılabilir, pH dengesini düzenlemeye yardımcı olur. Ürünlerde katkı maddesi olarak kullanıldığında miktarı genellikle sınırlıdır.

İsim: Alüminyum amonyum sülfat

Ekod: E 523

İşlev: Asitlik düzenleyici, kabartma tozu olarak kullanılır. Hamurun kabarmasını ve yumuşaklığını sağlar.

Kaynak: Sentetik. Alüminyum tuzlarından ve amonyum tuzlarından sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Fırınlanmış ürünler (kek, pasta, poğaça), hamur işleri, bazı unlu mamuller.

Sağlık: Alüminyumun aşırı tüketimi Alzheimer hastalığı ile ilişkilendirilmiştir, ancak gıda katkı maddeleri yoluyla alınan miktarın bu hastalığa neden olup olmadığı tartışmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım miktarları güvenli kabul edilmektedir. Yüksek miktarlarda alüminyum tüketimi sindirim sorunlarına ve nörolojik sorunlara yol açabilir. Özellikle böbrek yetmezliği olan bireyler için risk daha yüksektir. Güvenli kullanım limitleri EFSA tarafından belirlenir ve ürün ambalajlarında belirtilmelidir.

Alerji: Alüminyum amonyum sülfata karşı alerjik reaksiyonlar nadirdir. Alerjik reaksiyon gösteren kişilerde döküntü, kaşıntı, şişme gibi semptomlar görülebilir. Ancak, alüminyum içeren diğer gıda katkı maddelerine karşı alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon olasılığı vardır.

Detaylar: Alüminyum amonyum sülfat, alüminyum ve amonyum katyonlarından oluşan bir inorganik bileşiktir. Kimyasal formülü AlNH₄(SO₄)₂'dir. Gıdalarda kabartıcı ajan olarak kullanılır. Hamura eklendiğinde, ısıyla birlikte amonyak gazı açığa çıkararak hamurun kabarmasını sağlar. Amonyak gazı, fırınlama işlemi sırasında tamamen buharlaşır. Bu bileşik, genellikle diğer kabartma tozları ile karıştırılarak kullanılır. Endüstriyel üretimi, alüminyum sülfat ve amonyum sülfatın reaksiyonu ile gerçekleştirilir. Üretim aşamalarında herhangi bir hayvansal veya bitkisel kaynak kullanılmaz.

İsim: Sodyum hidroksit

Ekod: E 524

İşlev: Asit düzenleyici, pH kontrol ajanı. Gıdalarda istenen pH seviyesini ayarlamak ve korumak için kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Genellikle tuzlu su elektrolizi ile üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş meyve ve sebzeler (konserve ve dondurulmuş ürünler), çikolata ve şekerlemeler, kraker ve bisküviler, bazı içecekler (pH ayarlaması için).

Sağlık: Yüksek konsantrasyonlarda cilt ve gözlerde tahrişe neden olabilir. Gıda ürünlerinde kullanılan miktarlarda genellikle güvenli kabul edilir, ancak aşırı tüketiminin sağlık üzerinde olumsuz etkileri olabilir. Özellikle mide-bağırsak sorunları olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Avrupa Birliği ve diğer birçok ülkede güvenli kullanım limitleri belirlenmiştir.

Alerji: Sodyum hidroksitin kendisi bir alerjen değildir. Ancak, sodyum hidroksit içeren gıdalarda diğer alerjenler bulunabilir. Bu nedenle, ilgili gıdanın alerjen içeriği kontrol edilmelidir.

Detaylar: Sodyum hidroksit (NaOH), güçlü bir alkali olan beyaz, kristal bir katıdır. Yaygın olarak kostik soda olarak da bilinir. Endüstriyel olarak birçok alanda kullanılır, gıda sanayisinde ise asitlik düzenleyici, pH kontrol ajanı ve temizleyici olarak kullanılır. Gıdada bulunması beklenmeyen düzeyde yüksek konsantrasyonlarda ise zararlı olabilir. Gıda sınıfı sodyum hidroksit, yüksek saflıkta ve gıda güvenliği standartlarına uygun olarak üretilir.

İsim: Potasyum hidroksit

Ekod: E 525

İşlev: Asit düzenleyici, pıhtılaşma önleyici, kıvam artırıcı

Kaynak: Sentetik (elektroliz yoluyla potasyum klorürden üretilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Kakao, çikolata, şekerlemeler, bazı içecekler (örn., kola), bazı unlu mamuller (pH kontrolü için)

Sağlık: Yüksek konsantrasyonlarda aşındırıcıdır ve cilt ve gözlere temasından kaçınılmalıdır. Gıdalarda izin verilen miktarlarda kullanıldığında sağlık için zararlı olduğu düşünülmemektedir. Ancak, aşırı tüketimi bazı bireylerde sindirim sorunlarına yol açabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen kabul edilebilir günlük alım miktarına uyulması önemlidir.

Alerji: Potasyum hidroksit, genel olarak alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Ancak, aşırı duyarlılığı olan kişilerde cilt tahrişi veya diğer reaksiyonlar oluşabilir.

Detaylar: Potasyum hidroksit (KOH), güçlü bir alkalidir. Endüstride çeşitli amaçlar için kullanılır. Gıda sektöründe, asitliği düzenlemek, pıhtılaşmayı önlemek ve kıvamı ayarlamak için kullanılır. Elektroliz yöntemiyle potasyum klorürden elde edilir. Gıda ürünlerinde düşük konsantrasyonlarda bulunur ve genellikle pH kontrolü için kullanılır. Aşındırıcı özelliği nedeniyle, kullanımı ve depolanması sırasında güvenlik önlemlerine uyulması önemlidir.

İsim: Kalsiyum hidroksit

Ekod: E 526

İşlev: Asit düzenleyici, kıvam arttırıcı, stabilizatör.

Kaynak: Sönmemiş kireç (kalsiyum oksit) üzerine su ilave edilerek elde edilir. Doğal kaynaklardan elde edilen kalsiyum karbonattan üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Konserve sebzeler, işlenmiş meyveler, şekerlemeler, bazı içecekler, alkali işlem görmüş kakao.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda alınması mide rahatsızlığına, ağızda yanmaya ve dişlerde aşınmaya neden olabilir. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş günlük alım limitleri vardır ve bu limitler altında kullanıldığında sağlık riski oluşturmaz. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanımının güvenliği konusunda sınırlı veri vardır, bu nedenle bu dönemlerde yüksek miktarda tüketiminden kaçınılmalıdır.

Alerji: Kalsiyum hidroksit genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Nadir durumlarda temas ile cilt tahrişi olabilir.

Detaylar: Kalsiyum hidroksit, kimyasal formülü Ca(OH)₂ olan inorganik bir bileşiktir. Sönmüş kireç olarak da bilinir. Suda az çözünür ve çözündüğünde kalsiyum iyonları (Ca²⁺) ve hidroksit iyonları (OH⁻) oluşturur. Bu nedenle alkali bir karakter sergiler. Gıda endüstrisinde asitliği düzenlemek, kıvamı arttırmak ve gıdaların raf ömrünü uzatmak için kullanılır. Süt ve peynir üretiminde de kullanımı yaygındır. Ayrıca, suyun arıtılmasında ve atık su temizliğinde kullanılır.

İsim: Amonyum hidroksit

Ekod: E 527

İşlev: Regülatör asitliği, ayrıca bazı durumlarda gıda işlemede temizleyici veya dezenfektan olarak kullanılır. Direkt olarak gıdaya tat veya renk katmaz.

Kaynak: Sentetik. Endüstriyel olarak amonyak gazının suda çözülmesiyle üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Bazı şekerlemeler, çikolata ve kakao ürünleri, fırıncılık ürünlerinde (pH kontrolü), bazı işlenmiş et ürünlerinde (pH kontrolü).

Sağlık: Yüksek konsantrasyonlarda aşındırıcı ve zararlıdır. Gıdalarda izin verilen miktarlarda kullanıldığında sağlığa zararlı etkisi gösteren bilimsel bir kanıt bulunmamaktadır. Ancak, aşırı tüketimi mide bulantısı, kusma ve solunum sorunlarına neden olabilir. Hamilelik ve emzirme döneminde kullanımına dair yeterli bilimsel veri bulunmamaktadır. Kullanım dozu yönetmeliklere göre sınırlandırılmıştır.

Alerji: Amonyum hidroksitin alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmemiştir.

Detaylar: Amonyum hidroksit (NH₄OH), amonyak gazının (NH₃) suda çözünmesiyle oluşan zayıf bir bazdır. Keskin bir kokuya sahiptir. Gıda endüstrisinde asitliği düzenlemek için kullanılır. Yüksek konsantrasyonlarda cilt ve gözlerde tahrişe neden olabilir. Gıda uygulamalarında, konsantrasyonu oldukça düşük olduğundan, bu olumsuz etkiler beklenmez. Gıda sınıfı amonyum hidroksit, gıda güvenliği standartlarına uygun olarak üretilir ve kullanılır.

İsim: Magnezyum hidroksit

Ekod: E 528

İşlev: Asitlik düzenleyici, stabilizatör

Kaynak: Mineral kaynaklardan elde edilen inorganik bir bileşik. Sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Süt ve süt ürünleri, fırıncılık ürünleri, içecekler, tuzlu gıdalar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek miktarlarda alındığında ishal veya mide bulantısına neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri, Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenir ve gıda türüne göre değişir. Böbrek sorunları olan kişilerde dikkatli kullanılması önerilir.

Alerji: Alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Ancak, bazı bireylerde hassasiyet görülmesi durumunda uzman bir hekime danışılmalıdır.

Detaylar: Magnezyum hidroksit, magnezyum ve hidroksit iyonlarından oluşan bir inorganik bileşiktir. Doğada mineral olarak bulunur ve endüstriyel olarak da sentetik olarak üretilir. Asitlik düzenleyici olarak işlev görür ve gıdalarda pH'ı kontrol etmeye yardımcı olur. Ayrıca, gıdalara stabilizatör özelliği katarak raf ömrünü uzatabilir. Suda az çözünür bir maddedir.

İsim: Kalsiyum oksit

Ekod: E 529

İşlev: Asit düzenleyici, pH kontrolü, katılaştırıcı, topaklanmayı önleyici

Kaynak: Sentetik veya doğal kalsiyum karbonatın yüksek sıcaklıkta kalsinasyonu ile elde edilir. Dolayısıyla, kaynağı jeolojik (taş ocağı) kökenlidir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: İşlenmiş gıdalarda yaygın olarak kullanılır. Örnek olarak; konserve sebzeler, meyve suları, şekerlemeler, bazı unlu mamuller ve süt ürünleri gösterilebilir.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek miktarlarda alımı mide ve bağırsak rahatsızlıklarına yol açabilir. Gıda kullanımında izin verilen miktarlar güvenlik standartları tarafından belirlenir ve bu miktarlarda tüketimi zararlı değildir. Fazla tüketimi kalsiyumun vücutta birikmesine bağlı problemlere yol açabilir. Özellikle böbrek sorunları yaşayan kişilerde dikkatli kullanılması gerekir.

Alerji: Kalsiyum oksit, genel olarak alerjik reaksiyonlara neden olmaz.

Detaylar: Kalsiyum oksit (CaO), beyaz, kireç taşı olarak da bilinen, su ile reaksiyona girdiğinde ısı açığa çıkaran bir maddedir. Gıdalarda asitliğin ayarlanması, pH kontrolü ve diğer işlevler için kullanılır. Suda çözündüğünde kalsiyum hidroksit (sönmüş kireç) oluşturur. Sıcaklık uygulanarak doğal kalsiyum karbonat (kireç taşı) kaynaklı olarak üretilebilir. Gıda endüstrisinde kullanılan kalsiyum oksit genellikle yüksek saflıkta ve gıda sınıfındadır.

İsim: Magnezyum oksit

Ekod: E 530

İşlev: Asit düzenleyici, nem tutucu.

Kaynak: Madenlerden elde edilen inorganik bir bileşiktir. Doğal kaynaklardan elde edilmektedir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Tuzlu krakerler, işlenmiş peynirler, unlu mamüller.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak yüksek dozda alımı ishal ve mide bulantısına neden olabilir. Böbrek yetmezliği olan kişilerde dikkatli kullanılmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti, vücut ağırlığının kilogramı başına 6 mg olarak belirlenmiştir. Bu limitin aşılması, uzun süreli kullanımda sağlık problemlerine neden olabilir.

Alerji: Alerjik reaksiyon bildirilmemiştir. Ancak, nadir durumlarda bireysel hassasiyet görülebilir.

Detaylar: Magnezyum oksit, doğal olarak bulunan bir magnezyum bileşiğidir. Genellikle magnezyum hidroksitten elde edilir. Beyaz renkli, kokusuz bir tozdur. Gıdalarda asit düzenleyici ve nem tutucu olarak kullanılır. Ayrıca, ilaçlarda müshil ve antasit olarak da kullanılmaktadır.

İsim: Asesülfam K

Ekod: E 950

İşlev: Tatlandırıcı. Şekeri tatlandırıcı özelliğinin yaklaşık 200 katı olup, kalorisi çok düşüktür.

Kaynak: Sentetik. Kimyasal sentez yoluyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, tatlılar, dondurmalar, reçeller, yoğurtlar, ilaçlar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak, aşırı tüketimde bazı olumsuz etkiler bildirilmiştir. Bazı çalışmalarda, yüksek dozda tüketiminin böbrek fonksiyonları üzerinde hafif olumsuz etkiler yapabileceği öne sürülmüştür. Uzun süreli etkileri ile ilgili yeterince araştırma bulunmamaktadır. Günlük alım miktarı için düzenleyici kurumlar tarafından belirlenmiş güvenli üst limitler mevcuttur. Bu limitler üzerinde tüketilmesi sakıncalıdır.

Alerji: Alerjik reaksiyonlara nadiren neden olur. Ancak bireysel hassasiyetler görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı ve nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: Asesülfam K, bir sentetik tatlandırıcıdır. Kimyasal olarak, 6-metil-1,2,3-oksatiazin-4(3H)-on 2,2-dioksit olarak tanımlanır. Şekere göre daha yüksek tatlandırma gücüne sahip olup, kalorisi çok düşüktür. Suda iyi çözünür ve ısıya dayanıklıdır. Üretim süreci, çeşitli kimyasal reaksiyonları içerir ve genellikle asetil klorür ve metil izotiyosiyanat ile başlar.

İsim: Aspartam

Ekod: E 951

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik. Aspartam, iki amino asit olan fenilalanin ve aspartik asitten sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, bazı ilaçlar, dondurulmuş yoğurt ve şekersiz hazır gıdalar.

Sağlık: Aspartam genel olarak güvenli kabul edilir ancak bazı bireylerde yan etkilere neden olabilir. Yüksek miktarlarda tüketilmesi baş ağrısı, baş dönmesi, uyku sorunları, mide bulantısı ve ruh hali değişiklikleri gibi yan etkilere yol açabilir. Fenilketonüri (PKU) hastalığı olan kişiler aspartam tüketmemelidir, çünkü vücut fenilalanini metabolize edemez. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım limiti, vücut ağırlığının kilogramı başına 40 mg'dır. Hamilelik ve emzirme döneminde aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Uzun süreli etkileri ile ilgili çalışmalar hala devam etmektedir.

Alerji: Aspartamın nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olduğu bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar genellikle hafiftir ve deri döküntüsü, kaşıntı veya kurdeşen şeklinde görülür. Ancak, daha ciddi alerjik reaksiyonlar da mümkündür. Aspartam alerjisi nadirdir ve kişiden kişiye değişebilir. Herhangi bir alerjik reaksiyon durumunda tıbbi yardım alınmalıdır.

Detaylar: Aspartam, iki amino asit olan L-aspartik asit ve L-fenilalanin metil esterinin bir dipeptidir. Sentetik olarak üretilir ve şekerden 200 kat daha tatlıdır. Vücutta fenilalanin ve aspartik aside hidrolize olur. Isıya dayanıklı değildir, bu nedenle yüksek ısı gerektiren pişirme işlemlerinde kullanılmaz. Kalori içeriği düşüktür, bu nedenle diyet ürünlerinde yaygın olarak kullanılır. Fenilketonüri (PKU) hastalığı olan kişiler için yasaktır, çünkü vücut fenilalanini metabolize edemez ve bu da beyin hasarına yol açabilir.

İsim: Siklamatlar

Ekod: E 952

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik. Siklamatlar, siklamik asidin sodyum, potasyum veya kalsiyum tuzlarıdır ve laboratuvar ortamında sentetik olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, ilaçlar (özellikle öksürük şurupları)

Sağlık: Siklamatlar, yüksek dozda tüketildiğinde bazı insanlarda mide bulantısı ve ishale neden olabilir. Ancak, kabul edilebilir günlük alım (ADI) miktarı, günümüzde güvenli olarak kabul edilmektedir. Uzun süreli çalışmalar, düşük dozlarda tüketilmesinin kanserojen olmadığını göstermiştir. Ancak, hamile kadınlar ve emziren anneler, aşırı tüketimden kaçınmalıdır. ADI değeri, vücut ağırlığının kilogramı başına günlük 11 mg olarak belirlenmiştir. Bu sınırın altında kullanıldığında sağlık riski sınırlıdır.

Alerji: Siklamatlara karşı bilinen alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bireysel hassasiyetler olabilir ve alerjik reaksiyon belirtileri döküntü, kaşıntı, şişme gibi genel alerjik tepkiler olabilir.

Detaylar: Siklamatlar, sakkarinin yaklaşık 30 katı tatlılıkta olan yapay bir tatlandırıcıdır. İlk olarak 1937 yılında keşfedilmiştir. 1969 yılında bazı ülkelerde yasaklanmış olsa da, daha sonra yapılan çalışmalar, güvenli kullanım limitleri belirlendikten sonra tekrar onaylanmıştır. Siklamatlar, vücutta metabolize edilmeden idrar yoluyla atılır.

İsim: İzomalt

Ekod: E 953

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik (sakarozdan elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz şekerlemeler, düşük kalorili tatlılar, şekersiz içecekler, dondurulmuş tatlılar

Sağlık: İzomalt, sakaroza göre daha düşük glisemik indekse sahiptir, bu nedenle kan şekerinde ani yükselmelere neden olmaz. Diğer şeker alkollerine göre daha az laksatif etkiye sahiptir. Ancak aşırı tüketimi ishale neden olabilir. Günlük alım limiti belirlenmemiştir, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Genel olarak güvenli kabul edilir.

Alerji: İzomalt, genel olarak alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Ancak, nadir durumlarda bireysel hassasiyetler görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında mide bulantısı, kusma, ishal ve kaşıntı yer alır.

Detaylar: İzomalt, sakarozun (sofra şekeri) kimyasal olarak işlenmesiyle elde edilen bir şeker alkolüdür. Sakaroz, izomaltoz ve glukozdan oluşan bir karışımıdır. Sakaroza göre daha az tatlıdır ve yaklaşık %60 oranında daha az kalori içerir. Diş çürüklerine neden olmaz, çünkü ağızdaki bakteriler tarafından fermente edilemez. İzomalt, suda çözünür ve ısıya dayanıklıdır.

İsim: Sakkarinler

Ekod: E 954

İşlev: Tatlandırıcı. Şekere göre çok daha tatlıdır, kalorisi düşüktür.

Kaynak: Sentetik. Benzen türevi kimyasal maddelerden sentezlenir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, bazı ilaçlar ve tıbbi ürünler.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak yüksek dozda tüketildiğinde bazı olumsuz etkilere neden olabilir. Bazı araştırmalar, yüksek dozda tüketildiğinde mesane kanseri riskinin artmasıyla ilişkilendirmiştir. Ancak, bu çalışmaların çoğu yüksek dozlarla yapılmış olup, günlük alım limitlerinin altında tüketimde bu risk gözlenmemektedir. Avrupa Birliği ve FDA gibi kuruluşlar tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır ve bu limitler altında tüketimi güvenli olarak kabul edilmektedir. Gebelik ve emzirme döneminde kullanım konusunda ihtiyatlı olunmalıdır. Bazı kişilerde mide bulantısı, kusma gibi sindirim sorunlarına neden olabilir.

Alerji: Sakkarinlere alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, bazı kişilerde aşırı duyarlılık reaksiyonlarına neden olabilir. Bu reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya nefes darlığı şeklinde ortaya çıkabilir.

Detaylar: Sakkarinler, şekerden yaklaşık 200-700 kat daha tatlı olan sentetik, non-kalorili tatlandırıcılar grubudur. Başlıca sakkarin türleri sakkarin sodyum ve sakkarin kalsiyumdur. Ortotoluenesulfonamid'in oksidasyonu ile sentezlenirler. Tatlılık etkisi, şeker reseptörlerine bağlanarak çalışır. Kısmi olarak idrarla atılır, ancak vücutta birikimi düşük düzeylerde kalır. E 954 olarak gıda katkı maddesi olarak kullanılır ve çoğu ülkede güvenli kabul edilir ancak yine de bazı sağlık uzmanları yüksek dozda kullanımını önermemektedir. Bazı çalışmalar sakkarin tüketiminin bakteri florasını etkileyebileceğini göstermektedir.

İsim: Sukraloz

Ekod: E 955

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik (sükrozdan kimyasal sentezle elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, düşük kalorili yiyecekler, reçeller, soslar, ilaçlar

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda tüketildiğinde bazı olumsuz etkiler bildirilmiştir. Bu etkiler arasında mide bulantısı, şişkinlik, ishal gibi sindirim sorunları yer alabilir. Uzun süreli kullanımının etkileri hakkında yeterli veri mevcut değildir. Günlük alım miktarı için belirlenmiş güvenli sınırlar vardır ve bu sınırların üzerinde tüketilmesi önerilmez. Özellikle hamile ve emziren kadınlar ile kronik hastalığı olan kişiler sukraloz tüketimi konusunda dikkatli olmalıdırlar.

Alerji: Sukraloz alerjik reaksiyonlara nadiren neden olur. Ancak bazı bireylerde hassasiyet görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kaşıntı, döküntü, nefes darlığı gibi semptomlar bulunabilir.

Detaylar: Sukraloz, sükroz (çay şekeri) molekülünün klor atomlarıyla değiştirilmesiyle elde edilen bir sentetik tatlandırıcıdır. Sükrozdan 600 kat daha tatlıdır. Vücut tarafından neredeyse hiç emilmez ve idrar yoluyla atılır. FDA (Amerikan Gıda ve İlaç Dairesi) ve EFSA (Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu) gibi kuruluşlar tarafından belirlenen günlük alım limitleri vardır ve bu limitlere uyulduğu takdirde güvenli kabul edilmektedir. Ancak, bilimsel araştırmalar hala devam etmekte olup, uzun süreli etkileri ve güvenliği hakkında daha fazla veriye ihtiyaç duyulmaktadır.

İsim: Taumatin

Ekod: E 957

İşlev: Tatlandırıcı. Şekerden 2000 kata kadar daha tatlıdır, ancak kalorisi çok düşüktür. Aroma artırıcı olarak da kullanılabilir.

Kaynak: Bitkisel. Thaumatococcus daniellii bitkisinin meyvelerinden elde edilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet ürünler, şekersiz içecekler, şekersiz tatlılar, yoğurt, dondurma, reçel ve şekersiz sakızlar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozlarda hafif bir karıncalanma hissine neden olabilir. Diğer yan etkiler nadiren rapor edilmiştir. Uzun süreli kullanım etkileriyle ilgili yeterli veri yoktur.

Alerji: Thaumatococcus daniellii bitkisine alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara yol açabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum problemleri olabilir.

Detaylar: Taumatin, Thaumatococcus daniellii bitkisinin meyvelerinden ekstraksiyon ve saflaştırma yöntemleriyle elde edilir. Bu bitki Batı Afrika'da yetişir ve meyvelerinin tatlı tadı, taumatin adı verilen proteinlerden kaynaklanır. Taumatine, doğal bir protein karışımı olup, birkaç farklı izoform içerir. Tatlandırma gücü, yüksek sıcaklıklarda ve asidik ortamlarda bile nispeten kararlıdır. Sıcaklık ve pH değerlerine bağlı olarak değişen yapısal değişikliklere maruz kalabilir, ancak bu değişiklikler tatlandırma özelliklerini tamamen ortadan kaldırmaz.

İsim: Neohesperidin DC

Ekod: E 959

İşlev: Tatlandırıcı, özellikle acı tatları maskelemek için kullanılır. Bir glikozit olan neohesperidinin dihidrokalik asit ile reaksiyonundan elde edilen bir türevidir.

Kaynak: Bitkisel. Portakal ve greyfurt gibi narenciye meyvelerinden elde edilen hesperidin'den kimyasal olarak türetilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Acı içecekler (alkolsüz içecekler, meyve suları), şekerlemeler, ilaçlar (acı ilaçların tadını maskelemek için).

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Yüksek dozların mide bulantısı ve kusmaya neden olabileceğine dair sınırlı kanıtlar vardır, ancak günlük kabul edilebilir alım miktarı (ADI) belirlenmiş olup bu miktarın altında tüketilmesi halinde olumsuz bir sağlık etkisi beklenmez. Uzun süreli etki çalışmaları sınırlıdır.

Alerji: Narenciye alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski vardır. Belirtiler arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve solunum zorluğu olabilir.

Detaylar: Neohesperidin DC, narenciye meyvelerinde bulunan hesperidin'den kimyasal olarak sentezlenir. Hesperidin bir glikozittir ve acı bir tat taşır. Neohesperidin DC ise, hesperidin'in dihidrokalik asit ile reaksiyona sokulmasıyla elde edilir ve bu işlem hesperidin'in acı tadını önemli ölçüde azaltır veya tamamen ortadan kaldırır. Bu nedenle, gıdalara tatlı bir tat katmak yerine, acı tatları maskelemek için kullanılır. İşlem, genellikle alkali koşullar altında gerçekleştirilir.

İsim: Steviadan steviol glikozitler

Ekod: E 960a

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel (Stevia rebaudiana bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, düşük kalorili yiyecekler ve içecekler.

Sağlık: Steviol glikozitler, sukroza göre çok daha tatlıdır ve düşük kalorilidir. Genel olarak güvenli kabul edilir, ancak bazı çalışmalar yüksek dozda tüketimin kan basıncını hafifçe düşürebileceğini göstermiştir. Hamileler, emziren anneler ve böbrek hastalığı olan kişilerde kullanımına dair yeterli veri bulunmadığı için dikkatli olunmalıdır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından güvenli kullanım seviyeleri belirlenmiştir.

Alerji: Steviol glikozitlere alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, herhangi bir alerjik reaksiyon belirtisi (kaşıntı, şişme, nefes darlığı vb.) gözlemlendiğinde kullanım durdurulmalı ve tıbbi yardım alınmalıdır.

Detaylar: Steviol glikozitler, Stevia rebaudiana Bertoni bitkisinin yapraklarından elde edilen doğal tatlandırıcı maddelerdir. Bu glikozitler, steviosid, rebaudiozid A, rebaudiozid B, rebaudiozid C, rebaudiozid D, rebaudiozid E ve dulkozid gibi çeşitli bileşiklerden oluşur. Tatlılıkları sukrozdan (masa şekeri) 200 ila 300 kat daha fazladır. Stevia yapraklarından ekstraksiyon ve arıtma işlemleriyle elde edilirler. İşlem, su, etanol veya diğer çözücüler kullanılarak yapılabilir ancak son ürün saf steviol glikozitlerden oluşmalıdır.

İsim: Enzimatik olarak üretilen steviol glikozitler

Ekod: E 960c

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel (Stevia rebaudiana bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz şekerlemeler, süt ürünleri, reçeller, soslar

Sağlık: Steviol glikozitler, şekerden daha az kalorili doğal bir tatlandırıcıdır. Genel olarak güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozların bazı kişilerde ishale neden olabileceği bildirilmiştir. Uzun süreli kullanım etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım sınırları vardır.

Alerji: Stevia'ya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyon riski vardır. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı, nefes darlığı gibi belirtilerle kendini gösterir. Ancak, steviol glikozitlere alerjik reaksiyonlar nadirdir.

Detaylar: E 960c, Stevia rebaudiana Bertoni bitkisinin yapraklarından elde edilen steviol glikozitlerin enzimatik olarak üretilmiş bir formudur. Bu bitki, Güney Amerika'ya özgüdür ve yüzyıllardır doğal bir tatlandırıcı olarak kullanılmaktadır. Enzimatik işlem, bitkinin yapraklarından steviol glikozitlerin daha verimli bir şekilde ekstraksiyonunu ve saflaştırılmasını sağlar. Şekerden yaklaşık 200-300 kat daha tatlıdır ve kalorisizdir. Piyasada bulunan E 960c, genellikle steviol glikozitlerin bir karışımıdır (örneğin stevioside, rebaudioside A, vb.). Bu karışımın kesin bileşimi, üretim yöntemine bağlı olarak değişiklik gösterebilir.

İsim: Glukosile steviol glikozitler

Ekod: E 960d

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel (Stevia rebaudiana bitkisinden elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, yoğurtlar ve diğer süt ürünleri.

Sağlık: Steviol glikozitler genel olarak güvenli kabul edilir. Ancak, yüksek dozda tüketildiğinde bazı bireylerde hafif sindirim sistemi rahatsızlıklarına (ishal, mide bulantısı) neden olabilir. Uzun süreli kullanım etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Günlük alım limitleri konusunda net bir sınırlama Avrupa Gıda Güvenliği Kurumu (EFSA) tarafından belirlenmiş olsa da, aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. Hamile kadınlar ve emziren annelerin dikkatli kullanmaları tavsiye edilir.

Alerji: Stevia'ya alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlar nadir görülür. Nadiren görülen reaksiyonlar genellikle hafif cilt reaksiyonları veya solunum problemleri olabilir. Daha ciddi reaksiyonlar çok nadirdir.

Detaylar: Glukosile steviol glikozitler, Stevia rebaudiana Bertoni bitkisinin yapraklarından elde edilen doğal tatlandırıcı maddelerdir. Bu glikozitler, sukrozdan (şeker) 200-300 kat daha tatlıdır. Stevia bitkisinden ekstraksiyon ve saflaştırma işlemleriyle elde edilir. Farklı steviol glikozitlerinin farklı tatlılık dereceleri vardır. E 960d kodu, belirli bir steviol glikozit karışımını ifade eder. İşlem sırasında çözücü kullanımı hakkında detaylı bilgiye ihtiyaç duyulmaktadır. Ancak genellikle su ve etanol gibi genellikle helal kabul edilen çözücüler kullanılır. Etanol kullanımı miktarına bağlı olarak helallik konusunda farklı görüşler olabilir.

İsim: Neotam

Ekod: E 961

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik. Aspartam'dan türetilmiş bir dipeptit olan aspartilfenilalanin'in bir türevidir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, tatlılar, dondurmalar, süt ürünleri, reçeller, kekler

Sağlık: Neotam, aspartam'dan çok daha tatlı olduğundan, düşük miktarlarda kullanılır. Aspartam gibi fenilketonüri hastaları için sakıncalıdır çünkü fenilalanin içerir. Genel olarak güvenli kabul edilir (GRAS) ancak uzun süreli kullanım etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Yüksek dozda tüketildiğinde bazı kişilerde hafif sindirim sorunlarına neden olabilir. FDA tarafından onaylanmıştır ve kabul edilebilir günlük alım miktarları belirlenmiştir.

Alerji: Aspartam'a alerjisi olan kişilerde çapraz reaksiyon olasılığı vardır. Alerjik reaksiyonlar nadirdir ve genellikle hafiftir (baş ağrısı, mide bulantısı, kaşıntı).

Detaylar: Neotam, aspartam'ın bir türevidir ve çok daha güçlü bir tatlandırıcıdır. Aspartam'dan farklı olarak metabolize edilmeden vücuttan atılır. Sentetik olarak üretilir ve çeşitli kimyasal reaksiyonlar sonucu elde edilir. Aspartam'a benzer bir yapıya sahip olmakla birlikte, daha güçlü tatlandırıcı özelliğine sahiptir ve daha az miktarda kullanılabilir. Fenilalanin içermesi nedeniyle fenilketonüri hastalarının tüketmemesi gerekir. Etiketlerde fenilalanin içeriği belirtilmelidir.

İsim: Aspartam-Asesülfam tuzu

Ekod: E 962

İşlev: Tatlandırıcı. Aspartam ve asesülfam potasyumun bir karışımıdır, her ikisi de yüksek yoğunluklu tatlandırıcıdır. Aspartam, şekerden yaklaşık 200 kat daha tatlı iken, asesülfam potasyum 200 kat daha tatlıdır. Bu kombinasyon, her iki tatlandırıcı maddenin de olumlu ve olumsuz özelliklerini dengelemek amacıyla kullanılır.

Kaynak: Sentetik. Aspartam, fenilalanin ve aspartik asit amino asitlerinden sentetik olarak üretilir. Asesülfam potasyum ise sentetik bir organik bileşiktir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, düşük kalorili dondurulmuş tatlılar, bazı ilaçlar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir ancak bazı bireylerde yan etkilere neden olabilir. Fenilketonüri hastaları aspartam tüketiminden kaçınmalıdır, çünkü fenilalanin metabolize edemezler ve bu durum beyin hasarına yol açabilir. Baş ağrısı, mide bulantısı, baş dönmesi gibi yan etkiler rapor edilmiştir. Yüksek dozda tüketiminin uzun dönem etkileri tam olarak bilinmemektedir. Avrupa Gıda Güvenliği Otoritesi (EFSA) tarafından belirlenen günlük alım sınırları vardır.

Alerji: Aspartam, nadir durumlarda alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyonlar genellikle deri döküntüsü, kaşıntı veya şişme şeklinde ortaya çıkar. Ancak, aspartam alerjisi nadirdir.

Detaylar: Aspartam-asesülfam tuzu, aspartam ve asesülfam potasyumun bir karışımıdır. Aspartam, iki amino asitten (fenilalanin ve aspartik asit) oluşan bir dipeptittir. Asesülfam potasyum ise bir sentetik tatlandırıcıdır. Bu iki madde birlikte, şekerden daha tatlı bir tat profili oluşturur ve düşük kalorili veya şekersiz ürünlerde kullanılır. Üretim süreci, kimyasal sentez yoluyla gerçekleştirilir.

İsim: Poliglisitol şurup

Ekod: E 964

İşlev: Tatlandırıcı, nem tutucu (humektan). Şeker alkolü olarak, tatlı bir tada sahiptir ve ürünlerin nem içeriğini koruyarak raf ömrünü uzatmaya yardımcı olur.

Kaynak: Sentetik. Glikozdan kimyasal olarak üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, düşük kalorili gıdalar, ilaçlar, fırınlanmış ürünler, dondurulmuş gıdalar.

Sağlık: Genellikle güvenli kabul edilir. Ancak aşırı tüketimi ishal, şişkinlik ve gaz gibi sindirim sorunlarına neden olabilir. Yüksek dozda tüketildiğinde bağırsak mikroflorasını olumsuz etkileyebilir. Diğer şeker alkollerine göre daha iyi tolere edildiği söylenir, ancak bireysel hassasiyet değişebilir. Günlük güvenli kullanım miktarı için net bir sınır belirlenmemiş olsa da, aşırı tüketimden kaçınılması önerilir.

Alerji: Poliglisitol şurubu ile ilgili alerjik reaksiyonlar nadirdir. Ancak, herhangi bir gıda katkı maddesinde olduğu gibi, bireysel alerjik reaksiyonlar görülebilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında deri döküntüsü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı yer alabilir.

Detaylar: Poliglisitol şurubu, poliglisitollerin bir karışımıdır. Glikozun kimyasal olarak indirgenmesiyle üretilir. Tatlı bir tada sahip olup, şekerden daha düşük kalorilidir. Nem tutucu özelliği sayesinde gıdaların nem içeriğini korur ve raf ömrünü uzatır. Diğer şeker alkollerine göre daha düşük bir glisemik indekse sahiptir ve insülin tepkisini daha az uyarır. Ancak, yine de aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

İsim: Maltitoller

Ekod: E 965

İşlev: Tatlandırıcı, nemlendirici, kıvam arttırıcı.

Kaynak: Bitkisel (mısır nişastası veya buğday nişastası hidrolizi ile elde edilir).

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, dondurulmuş gıdalar, şekersiz içecekler, fırınlanmış ürünler.

Sağlık: Maltitoller, sukroza göre daha düşük glisemik indekse sahiptir, bu nedenle kan şekeri seviyelerini daha az yükseltir. Ancak, aşırı tüketimi ishale neden olabilir. Genellikle güvenli kabul edilir, ancak bireysel hassasiyetler farklılık gösterebilir. Günlük alım için belirli bir sınır belirlenmemiştir, ancak aşırı tüketimden kaçınılmalıdır.

Alerji: Mısır veya buğday alerjisi olan kişilerde alerjik reaksiyonlara neden olabilir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında döküntü, kaşıntı, şişme ve nefes darlığı bulunur.

Detaylar: Maltitoller, maltozun hidrojenasyonuyla elde edilen bir grup şeker alkolüdür. Maltoz, nişasta hidrolizi ile elde edilir. Maltitoller, sukroza göre daha az tatlıdır ve daha düşük kalorilidir. Nem tutma özelliğinden dolayı gıdalara nemlilik ve yumuşaklık kazandırır. Bağırsak florası tarafından sindirilemediğinden, aşırı tüketilmesi gaz ve ishale yol açabilir.

İsim: Laktitol

Ekod: E 966

İşlev: Tatlandırıcı, dolgu maddesi, nemlendirici

Kaynak: Sentetik (laktozdan elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, dondurulmuş gıdalar, fırınlanmış ürünler

Sağlık: Laktitol, sukroza göre daha düşük glisemik indekse sahiptir, bu nedenle kan şekeri seviyelerini daha az etkiler. İnsanların %10-15'inde büyük miktarlarda tüketildiğinde bağırsak problemlerine (gaz, şişkinlik, ishal) sebep olabilir. Büyük miktarlarda tüketimi ishale yol açabilir. Ayrıca, bazı bireylerde mide rahatsızlığına neden olabilir. Günlük önerilen miktarı aşmamak önemlidir. Özellikle diyabet hastaları için doktor tavsiyesi alınması gerekir.

Alerji: Laktoz intoleransı olan kişilerde laktitol de tolerans problemi yaşayabilir. Aşırı tüketimde ishal gibi alerjik olmayan reaksiyonlar görülebilir. Nadiren alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir.

Detaylar: Laktitol, laktozun hidrojenasyonuyla elde edilen bir şeker alkolüdür. Laktoz, süt şekeridir ve laktitolün üretimi için gerekli bir maddedir. Sükrozdan yaklaşık %40 daha az tatlıdır. Yüksek oranda sindirilmez kalır ve bu nedenle, sukrozdan daha düşük kaloriye sahiptir. Ayrıca, bağırsak florasını beslediği düşünülmektedir. Yüksek konsantrasyonlarda kullanımı, yukarıda belirtilen gastrointestinal sorunlara neden olabilir.

İsim: Ksilitol

Ekod: E 967

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel (genellikle huş ağacı, mısır koçanı, meyve kabukları gibi bitkisel kaynaklardan elde edilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Sakızlar, şekersiz şekerlemeler, diş macunları, bazı ilaçlar, fırınlanmış ürünler, dondurulmuş tatlılar ve içecekler.

Sağlık: Ksilitol, şekerden daha az kalorili bir tatlandırıcıdır. Ancak aşırı tüketimi bağırsak sorunlarına, özellikle de köpeklerde ciddi sağlık sorunlarına (hipoglisemi ve karaciğer yetmezliği) neden olabilir. İnsanlarda yüksek dozda tüketimi ishale neden olabilir. Güvenli kullanım limitleri günde 50 gramdan azdır. Hamile ve emziren kadınlar, karaciğer veya böbrek yetmezliği olan kişiler ksilitol tüketiminde dikkatli olmalıdır.

Alerji: Ksilitol genel olarak alerjik reaksiyonlara neden olmaz, ancak bazı bireylerde sindirim sistemi rahatsızlıklarına yol açabilir. Nadir alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir.

Detaylar: Ksilitol, beş karbonlu bir şeker alkolüdür. Bitkisel kaynaklardan kimyasal işlemlerle elde edilir. Şekerden daha az tatlıdır ve kan şekerini ve insülin seviyelerini çok az etkiler, bu nedenle diyabet hastaları için alternatif bir tatlandırıcı olarak kullanılabilir. Diğer şeker alkollerine göre daha az bağırsak tahrişine sebep olur ancak yine de aşırı tüketimi ishale neden olabilir. Özellikle köpekler ksilitole karşı oldukça hassastır ve çok düşük miktarlarda bile ciddi sağlık sorunları yaşayabilirler.

İsim: Eritritol

Ekod: E 968

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Bitkisel (mısır nişastası, buğday nişastası gibi çeşitli bitkisel kaynaklardan fermantasyon yoluyla üretilir)

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Şekersiz sakızlar, şekersiz tatlılar, düşük kalorili içecekler, dondurulmuş tatlılar, çikolata ve şekerlemeler

Sağlık: Eritritol, diğer şeker alkollerine göre daha iyi sindirilebilir ve daha az kalori içerir. Ancak, aşırı tüketimi sindirim sorunlarına (ishal, gaz, şişkinlik) yol açabilir. Bazı kişilerde yüksek dozda alındığında baş ağrısı, mide bulantısı ve kusmaya neden olabilir. Günlük alım miktarı için belirlenmiş resmi bir sınırlama olmamakla birlikte, aşırı tüketimden kaçınılmalıdır. ABD Gıda ve İlaç Dairesi (FDA) tarafından genellikle güvenli (GRAS) olarak kabul edilmektedir.

Alerji: Eritritol, genellikle alerjik reaksiyonlara neden olmaz. Ancak, nadir durumlarda, özellikle yüksek duyarlılığı olan kişilerde, hafif alerjik reaksiyonlar bildirilmiştir. Bu reaksiyonlar genellikle hafiftir ve mide rahatsızlığı gibi semptomlar gösterir.

Detaylar: Eritritol, doğal olarak bazı meyve ve sebzelerde bulunan bir şeker alkolüdür. Endüstriyel olarak ise, mısır nişastası veya buğday nişastası gibi bitkisel kaynakların mayalar kullanılarak fermantasyonu ile üretilir. Eritritol, glikozdan farklı olarak vücutta çok az metabolize olur. Bu nedenle, glisemik indeksi düşüktür ve kan şekeri seviyelerinde önemli bir artışa neden olmaz. Diğer şeker alkollerinden daha iyi sindirilir ve daha az kalori içerir, bu da onu diyabet hastaları veya kilo kontrolü yapan kişiler için tercih edilebilir bir tatlandırıcı yapar. Ancak yine de aşırı tüketimden kaçınılması önerilir.

İsim: Advantame

Ekod: E 969

İşlev: Tatlandırıcı

Kaynak: Sentetik. Aspartam'ın bir türevidir ve kimyasal sentez yoluyla üretilir.

Helallik: Helal

Kullanıldığı Gıdalar: Diyet içecekler, şekersiz sakızlar, tatlılar, süt ürünleri, dondurulmuş tatlılar.

Sağlık: Advantame, aspartama göre daha tatlıdır ve daha düşük miktarlarda kullanılır. Genellikle güvenli kabul edilir, ancak yüksek dozda kullanıldığında potansiyel etkilerle ilgili sınırlı veri mevcuttur. Uzun süreli kullanım etkileri hakkında daha fazla araştırmaya ihtiyaç vardır. Gebe kadınlar ve emziren anneler için özel bir risk tespit edilmemiştir fakat güvenli kullanım limiti ile ilgili verilerin yetersizliği nedeniyle uzman tavsiyesi alınması önerilir. FDA, günlük alım için bir üst sınır belirlememiştir.

Alerji: Aspartam alerjisi olanlarda çapraz reaksiyon riski olabilir, ancak bu nadirdir. Alerjik reaksiyon belirtileri arasında kızarıklık, kaşıntı, şişme, nefes darlığı sayılabilir.

Detaylar: Advantame, aspartamın bir türevi olan yüksek yoğunluklu bir tatlandırıcıdır. Aspartamın aksine, ısıya ve asidik ortamlara karşı daha dayanıklıdır. Kimyasal yapısı aspartama benzer, ancak yapısındaki farklılıklar daha tatlı ve daha kararlı olmasını sağlar. Bu özelliği nedeniyle çeşitli gıda ve içecek ürünlerinde kullanılabilir. Tatlılığı sakkarozun yaklaşık 20.000 katıdır.

Bunları da beğenebilirsin

8 Comments

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir